Kılıçdaroğlu: Erdoğan darbeyi biliyordu
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, çoklu baro ile Türkiye’nin birlik ve bütünlüğüne dinamit koyulduğunu söyledi.
DUVAR - Grup Toplantısı'nda konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sözlerine bugün vefat eden adalet Ağaoğlu'nu anarak başladı: "Adalet Ağaoğlu’nu kaybettik. Edebiyat dünyamızın ve hepimizin başı sağ olsun. Sadece bugüne değil yarına da kalemleriyle ışık tutan edebiyat dünyası her zaman bizim için çok değerlidir."
Kılıçdaroğlu'nun konuşması özetle şöyle:
DEVLET KİMLERE TESLİM EDİLDİ?: Patlamamış enkazın başka bir yere taşınması gündeme. Kim aldı bu kararı bilmiyoruz. Hiçbir önlem alınmıyor. Oradaki patlamada da üç askerimiz şehit oluyor. Bunların hakkını ve hukukunu aramak bizim namus borcumuzdur. Bu ülkenin Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan zat, hayatını kaybeden işçilerin ailelerini değil, 11 yılda beş kez fabrikasında patlaması olan patronu arıyor. Devletin kimlere teslim edildiğini Sakaryalılar’ın da bilmesi gerek.
YOLSUZLUK YAPAN YOLSUZLUĞU SORAMAZ: 60 dolardan asfalt alıyorlar, aynı firmadan 60 dolardan değil 25 dolardan asfalt aldı Ankara Büyükşehir Belediyesi… Saray’ın sorması gerekmiyor mu? Bu malı kim götürdü? O soramaz, biz soracağız. Yolsuzluk yapan, yolsuzluğu soramaz…
ELEKTRİĞE YÜZDE 108 ZAM: Mardin ve Şanlıurfa’da çiftçilerin durumu pek parlak değil. Son iki yılda tarımsal sulamada kullanılan elektriğin bedeli yüzde 108 arttı. Mardin’de onlarca köyün elektriği kesik. Şanlıurfalıların ve Mardinlilerin bunu düşünmesi lazım. Saray sosyetesi 50 bin dolarlık çanta takarken Şanlıurfalı, Mardinli kardeşlerimin elektriği kesiliyor. Gül üreticisi zarar etmiş. Ne olacak? Dışarıdan gül getirdiler. Bulgaristan’dan gül ithal ederler. Ispartalılara sesleniyorum, yakında gül üretimini de bitirecekler. İnsanı yoksullaştırarak kendilerine bağımlı hale getiriyorlar. Fındık ülkemiz ve Karadeniz açısından stratejik bir ürün. Dünyada bir numarayız. Ama yıllar yılı fındık üreticisi tekellerin eline bırakılmıştı. Fiskobirlik’i bitirdiler, TMO’yu görevlendirdiler. TMO geçen yıl 14 liradan fındık aldı. Şimdi o fındığı 24 liradan sattı. O zaman bölge halkı itiraz etmeli ve taban fiyatı en az 25 lira olmalı.
ÇOKLU BARO: Beş gün 52 saat Çoklu Baro düzenlenmesine karşı çıkmak için çalışan tüm milletvekili arkadaşlarıma teşekkür ederim. Bu yasa teklifine karşı çıkmak Cumhuriyet Halk Partisi’nin göreviydi. Vatanı bölmek değil, birleştirmek esastır. Çoklu Baro’yla Türkiye’nin birlik ve bütünlüğüne dinamit koydular.
15 TEMMUZ RAPORU NEDEN 4 YILDIR YAYINLANMIYOR?: Bir Saray’ın bir de halkın 15 temmuzu var. Halkın 15 Temmuz’unda şehitlerimiz, gazilerimiz,sokağa çıkan yüz binler bedel ödeyenler, demokrasi sevdalıları var. O gün bedel ödeyenler için para toplandı. Eğer biz takip etmeseydik o paralar yok olacaktı. 250 bin şehit derneklerine verecekti Erdoğan. Kaddafi’den aldı Erdoğan… Nerede bu paralar, niye vermiyorsunuz. TBMM’de araştırma komisyonu kuruldu. Grubu olan paritlerin milletvekilleri kuruldu ve darbe girişimi araştırıldı. Bu araştırma komisyonuna 2 kişinin gelmesini Erdoğan yasakladı. Birisi MİT Müsteşarı, diğer, Genelkurmay Başkanı. Bu isimlerin bilgi vermesini Erdoğan neden yasakladı? Failleri ortaya koyup bilgi alacağız. Milletin önüne atamayla gelmiş 2 kişiyi çıkartmadılar. 15 Temmuz’un perde arkası ortaya çıkmasın diye. Rapor çıktı, 4 yıldır neden yayınlanmıyor? Hapiste olan gazeteci Müyesser Yıldız aslında 15 Temmuz’un perde arkasını araştırıyordu. Yakaldılar, hapse attılar. Araştırmasın diye… Daha önce siyasi ayağı bulunamadı demişti sayın Bahçeli. Çıkarmıyorsanız size destek vermiyorsunuz desene? Söyleyemez. Bunu ancak CHP söyler.
KENDİSİ FETÖ'NÜN 1 NUMARALI SİYASİ AYAĞIDIR: Erdoğan, 15 Temmuzla ilgili şüphe bulutları kaldırılmalı demiş. Kılıçdaroğlu, kiminle konuştuğunu anlatsın demiş. HTS kayıtları elinde. O gece kim, kiminle neyi konuştu hepsi devletin arşivinde. Açıkla kardeşim. Lafa gelice dil bir karış, olmuyor, bu maya tutmuyor. Asıl kendisi FETÖ’nün 1 numaralı siyasi ayağıdır. Erdoğan neden Marmaris'te saklanır? Yaverleri zaten FETÖ'cüymüş. Yerini söylerlerdi. Peki o zaman niye Marmaris'e saklandı? Darbeyi biliyordu ve ne olur ne olmaz diye saklandı.
AYASOYFA TEPKİSİ: Ayasofya’nın ibadete açılması ilk kez 2005 yılında gündeme açılmış. Danıştay talebi reddetmiş. 2008’de bir dava daha açılıyor, o da reddediliyor. Anaya Mahkemesi ayrıca kişi bakımından yetkisizlik kararı veriyor. 2016’daki davada Cumhurbaşkanı’nın avukatı da dahil oluyor. Bu dava daha önce defalarca görülmüş, reddedilmiş. Buranın ibadete açılması tamamen Erdoğan’ın ve idarenin kararıdır diyor ve davanın reddedilmesini istemişti. Şimdi Danıştay, Bakanlar Kurulu’nun kararını iptal etti. Erdoğan da çıkıp Ayasofya’nın camiye dönüşmesi bu kararlılığımızın sonucudur diyor. Hangi kahramanlık? Bunun adı sahtekarlıktır.
TEK DÜŞÜNDÜĞÜ KOLTUĞU: Biz daha önce Bakanlar Kurulu’ndan karar çıkartın bu iş bitsin dedik. Samimi olun kardeşim. Etrafını dolanıp iki yüzlülük ediyorsun. Erdoğan bu konuların hiç birinde samimi değil. Erdoğan’ın tek düşündüğü koltuğudur. O koltuk için feda edemeyeceği hiçbir şey yoktur. Ayasofya üzerine yaptığı konuşmada Erdoğan bir şey daha söylüyor. Ayasofya'nın camiye dönüştürülmesi ile ilgili kararı eleştiriyor; 'En büyük haramı işlemiş ve günahı kazanmış olur. Bu vakfiyeyi kim değiştirirse Allah'ın peygamberlerin, tüm Müslümanların laneti ebediyen onların üzerinde olsun' ifadesini kullanıyor. Mazbut Vakıflar diye bir vakıf kurulumuz var. Bu vakıfların da mal varlıkları var ve bu vakıflar halen faal. Bu vakıfların mal varlığı ile de Vakıflar Bankası kuruldu. Peki vakıflar bankasının hisseleri nereye gitti? Hazine'ye gitti. Oradan da varlık fonuna gitti. Şimdi sormazlar mı, 'Huzurunuzda ifade ediyorum ki en büyük haramı işlemiş, bu vakfiyeyi, kim değiştirirse Allah'ın peygamberin, bütün Müslümanların ebediyen laneti onun üzerinde olsun' Bence hiçbir sakıncası yok olsun. koltuk için yapmayacağı hiçbir şey yok."