Kılıçdaroğlu: Parka ve postalı öğrenciliğimden beri giyiyorum

Kılıçdaroğlu, kendisine parka ve postal göndermeyi teklif eden Erdoğan'a yanıt verdi. CHP lideri, Erdoğan'ın Hatay Sınır Karakolu’na yaptığı ziyaret sırasında yaşananları da "52 şehit verdikten sonra ‘Yaylalar’ türküsü, bilmem nelerle falan şov yapıyorsunuz" diyerek eleştirdi.

Abone ol

DUVAR - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dün TBMM'deki makam odasında bir grup gazeteci ile bir araya geldi. Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kılıçdaroğlu, gazetecilerin sorularına da yanıt verdi.

Cumhuriyet'ten Ayşe Sayın'ın aktardığına göre Kılıçdaroğlu, hafta sonunda Hatay’a yapacağı ziyaretle ilgili kendisine “postal ve parka gönderelim” diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a da yanıt verdi. Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Parka ve postalı öğrenciliğimden beri giyiyorum, onun haberi bile yok. Gerçekten öğrenciliğimde giydim. Bizim vatanseverliğimiz parka ve postal vatanseverliği değildir. Önce ruh olarak vatansever olacaksınız. Reklam üzerinden vatanseverlik olmaz.”

'SANATÇILARIN ALET EDİLMESİNİ DOĞRU BULMUYORUM'

Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın Hatay Sınır Karakolu’na bir grup sanatçıyla yaptığı ziyarete ilişkin eleştirilerini de yineleyerek, “Sanatçılarla sınıra gidilmesini değil, şov yapılmasını eleştiriyorum” dedi. CHP lideri, “Orada klarnet, eğlence, davul ve zurna yani eğlence olmasını eleştirdim. 52 şehit verdikten sonra ‘Yaylalar’ türküsü, bilmem nelerle falan şov yapıyorsunuz. Ben bunu eleştirdim. Sanatçıların o ortama alet edilmesini de doğru bulmadım” dedi.

Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na: Sana postal göndereyim

'ERDOĞAN VESAYETİ VAR'

CHP lideri, Erdoğan'ın kamuflaj giysisi ile kameraların karşısına geçmesini de eleştirdi. Kılıçdaroğlu, şöyle dedi: “Saygın hiçbir devlet yönetimi vesayeti kabul etmez ama devleti devlet yapan o devletin kurumlarıdır. Hukukun üstünlüğüne inanmış kurumlarıdır. Ordusu da, Merkez Bankası da, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu da, Milli İstihbarat Teşkilatı da.. Bunlar güçlü oldukları ve hukukun üstünlüğü çerçevesinde çalıştıkları ölçüde o devlet güçlü olur, ekonomisi de güçlü olur. Dolayısıyla demokrasilerde vesayet olmaz. Ama bugün 20 Temmuz darbesinden sonra bir siyasal baskı, Erdoğan vesayeti var. Kimse korkusundan konuşamıyor, yazıp çizemiyor bunu da en iyi medya mensupları bilirler. Ya oto-sansür uyguluyorlar kendilerine ya da daha rahat yazamıyorlar, bu da zaten vesayetin en açık göstergesidir.”

CHP'li Özkoç'tan Erdoğan'a: O postalları iki oğluna gönder