Kılıçdaroğlu: Vekilliklerin düşürülmesi millet iradesine darbedir
Üç milletvekilinin milletvekilliğinin düşürüldüğünün açıklanmasına tepki gösteren CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Baskı yapacaklar biliyorum ama iktidar olanlar şunu unutmasınlar; baskı karşısında hiçbir Cumhuriyet Halk Partili boyun eğmez" dedi.
DUVAR - Pandemi sonrası partisinin ilk TBMM Grup Toplantısı'nda konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gazeteci gözaltılarına ve CHP'li Enis Berberoğlu ile HDP'li Leyla Güven ve Musa Farisoğulları'nın milletvekilliğinin düşürülmesine tepki gösterdi.
Kılıçdaroğlu konuşmasında özetle şunları söyledi:
NE İSTİYORSUNUZ GAZETECİLERDEN?: Zor bir süreçten geçiyoruz. Bir şekilde önlem almaya çalışıyoruz. Süreci en az zararla atlatma arayışı içerisindeyiz. Gazeteciler bizi bilgilendirmek istiyorlar. Ama bir haber geliyor, iki gazeteci arkadaşımızı gözaltına alıyorlar. Neden, hangi gerekçeyle alıyorlar. Nasıl bir ülkede yaşıyoruz biz? Gazetecinin huzur hakkı yok mu? Ne yaptı bu gazeteciler? Haber peşinde koşuyorlar. Bunlar casusluk yapacakmış, bu kadar ayağa düşürmeyin casusluğu. Ne casusluğu ne ajanlığı? Kozmik Odayı terör örgütüne teslim edenlerin eli kanlıdır. Ne istiyorsunuz Müyesser hanımdan?
DARBE DÖNEMİNDE KARŞILAŞILAN OLAYLAR: 3 milletvekili arkadaşımızın milletvekilliği düşürüldü. Bunlar seçime girdi mi girdi. Kim izin verdi seçime girmesine? Savcılıktan temiz kağıdı aldılar mı, aldı. Yüksek Seçim Kurulu baktı mı, baktı. Dosyayı onayladı mı, onayladı. Seçime girebilirsin dedi mi, dedi. Ne oldu da şimdi birdenbire 'mahkemeden karar çıktı ben bunu düşüreceğim' diyorsun. Hayır arkadaş, düşüremezsin. Yaptığın yanlıştır, anayasaya aykırıdır. Darbe hukukunu içeren bu anayasaya bile aykırıdır. MİT tırları sır mıydı? Bütün dünyanın bildiği bir gerçekti. İktidar olanlar şunu unutmasın hiçbir baskı karşısında hiçbir CHP'li boyun eğmez. Tek başına AK Partili milletvekilleri oy verse dokunulmazlık zaten kalkıyor. Neden işletmediniz o zaman? Kaldı ki bu olay komisyonlarda görüşülürken, komisyon raporu da var, doğrudan doğruya Sayın Şentop'un komisyon başkanı olduğu sırada; Anayasanın 83. maddesinin 3. fıkrası saklıdır. Seçim olur eğer bu kişiler tekrar seçilirlerse dokunulmazlık kazanırlar. Pek çok mahkeme de bu yönde karar verdi. Olay ne? Olay idarenin saraya ipotek edilmesi. Beyefendiler saraya gidecek, saraydan talimat alacaklar, talimatın gereğini yapacaklar."
DEMOKRASİ HERKES İÇİN: Her zaman demokrasiyi savunduk, kim olursa olsun. Çünkü demokrasi sadece benim için değil, herkes için geçerli bir kavram. Benim gibi düşünmeyen için de demokrasi geçerli bir kavramdır, öyle olması lazım. AK Partili Balıkesir Belediye Başkanı görevden alındığında biz itiraz ettik. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı görevden alındığında kim itiraz etti, biz. 'Milletin oyuna, darbe yapıyorsun' dedik. Onları İstanbullular, Balıkesirliler, Ankaralılar seçti. Neden görevden alıyorsunuz? Neden zorla istifa ettiriyorsunuz bunları? Biz söyledik. Aynı şekilde milletvekillerinin üyeliklerinin düşürülmesi millet iradesine yapılmış bir darbedir. Sen düşüreceksen milletvekilliklerini, millet neden sandığa gidiyor?"
APARTMAN GÖREVLİLERİ İÇİN ÇALIŞMA YAPIYORUZ: Korona virüsü salgını tüm dünyayı etkiliyor. Bilim Kurulu kararlarına titizlikle uyulmalı. Salgın sürecinde fedakarca çalışan apartman görevlilerine yönelik çalışma yapıyoruz. Kuryeler, eczacılar, güvenlik görevlileri, zabıtalara da salgın sürecindeki özverili çalışmaları dolayısıyla teşekkür ediyorum.
SAĞLIK ÇALIŞANLARI ÖDÜLLENDİRİLMELİ: En büyük teşekkürümüz ise sağlık çalışanlarına. Sağlık çalışanları hepimizin göğsünü kabarttı. Cumhuriyeti aydınlanma felsefesinin yarattığı bir başarıdır bu. 1923'de Türkiye'de 554 doktor vardı. 4 hemşire, 69 eczacı, 139 ebe vardı. Bugün Avrupa'nın en güçlü sağlık ordusu bizde. Bu süreçte eve gitmediler, yeri geldi 24 saat çalıştılar, bazıları virüs kaptı, hepsine şükran borçluyuz. Sağlık çalışanları için hükümet ödüllendirici bir şeyler yapmalı. Bu süreçte en azından iki maaş ikramiye verilmesi lazımdı. Bu miktarda değil ama ek ödeme verildi. Güzel, hiç itirazımız yok buna. Ama sağlık çalışanları arasında ayrım yapıldı. Bunu bütün sağlık çalışanlarına ver, sağlık çalışanları arasında ayrım yaparsan haksızlık yapmış olursun. Tıbbi sekretere, hastanenin güvenlik görevlilerine, sağlık işçilerine, hasta bakıcılara, laborantlara, radyoloji teknisyenleri ve aşçılara ek ödeme verilmedi. Bu doğru değil, bu devletin saygınlığına gölge düşürür. Sağlık çalışanları bir bütündür, yardım yapacaksan hepsine yap. Tamam birisine yüksek birisine az olabilir ama hepsine yapman lazım. Ayrımcılık yaparsan sen devleti iyi yönetemiyorsun anlamına gelir. (HABER MERKEZİ)