Koca: Biz, 21 Eylül'de okulların açılmasından yana bir yaklaşım içindeyiz
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Hayat Eve Sığar (HES) uygulamasına yeni özellik getirileceğini söyledi. Koca, "Uygulamaya riskli alan özelliğini kazandırdık. Bu özellik, gittiğiniz toplu mekanlarda kare kod uygulamasıyla size bilgi verecek. Yakın tarihte orada bir Covid hastası bulunmuş mu veya bulunuyor mu bunu öğreneceksiniz" dedi. Okulların açılma tarihine değinen Koca, "Biz, 21 Eylül'de okulların temelde açılmasından yana bir yaklaşım içindeyiz" diye konuştu.
DUVAR - Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısının ardından basın toplantısı düzenledi.
Türkiye'nin korona virüsü (Covid-19) salgınıyla yönelik çalışmalarının başarılı olduğunu söyleyen Fahrettin Koca, "Salgınla mücadelemiz başarıyla sürüyor. Bundan kuşkunuz olmasın. Türkiye'nin salgınla mücadelesine başarısızlık etiketi yapıştırmaya çalışan varsa salgının ne anlama geldiğini ya bilmiyor ya da bildiği kadarını da siyaseten unutmayı tercih ediyor. Tarihte düz çizgi halinde seyreden salgın olmamıştır. Vakaların azalması yükselmeyeceğine güvence teşkil etmemiştir. Önemli olan mücadelede istikrardır" dedi.
Günlük test sayısının 100 bine çıkabileceğini belirten Koca, "Koronavirüse karşı geldiğimiz noktayı özetlemeye çalışayım. Bildiğiniz gibi günlük tabloda test sayısı, yeni hasta sayısı, ağır hasta sayısı öne çıkan başlıklardan üçüdür. Yeni hasta sayılarının tekrar binin üzerine çıkmasından sonra 3 Ağustos'ta günlük 41 bin olan günlük test sayımız, dün 82 bin olarak gerçekleşti. Bu sayı birkaç gün içinde 100 binin üzerine çıkabilecek" diye konuştu.
Koca'nın açıklamasından satır başları şöyle:
EVDE TEDAVİDE YENİ BİR UYGULAMAYA GEÇİYORUZ: Kronik hastalığı olmayan, yaşı genç, hastalığı hafif belirtilerle geçiren kişiler, evlerinde izole olarak istirahat etmekte ve planlanan tedaviyi uygulamaktadırlar. Sağlık ekiplerimiz bu kişilerle tedavi ve izolasyonun birinci, üçüncü, yedinci ve 14'üncü günlerde irtibat kurmaktadır. Evde tedavi olanlar için önümüzdeki günlerde yeni bir uygulamaya geçiyoruz. Hekimlerimiz "tele tıp" denilen sistem sayesinde hastalarıyla doğrudan görüşme yapacak.
İLAÇ TEDARİKİNDE SIKINTIMIZ YOK: Türkiye hastaların Covid-19 tedavisini erken aşamada başlatmaktadır. Tedaviye erişim çok kolaylaşmıştır. Böylece riskli gelişmelerin önü alınmaktadır. İlaç tedarikinde herhangi bir sıkıntımız yoktur. Antiviral ilacın yerli üretimine 4 firma tarafından başlanmıştır. Tanı testlerinde olduğu gibi ilaç ve tedavi giderlerinin devlet tarafından karşılandığı nadir ülkelerden biriyiz.
EN ÖNEMLİ GÖSTERGE AĞIR HASTA SAYISI: Salgının sonuçları açısından en önemli gösterge ağır hasta sayısıdır. Dün ağır hasta sayımız 686'ya ulaştı. Bu gruptaki hastalarımız, çoğunlukla kronik hastalığı olanlar kişilerle büyüklerimizden oluşmaktadır. En üzücü sonuçları bu hasta grubunda görmekteyiz. Tedavileri gerçekten büyük zorluklarla gerçekleşiyor. Kontrollü sosyal hayatın üç basit kuralı olan maske, mesafe, temizlik kuralına uyarken bizler sadece hastalığın yayılmasını önlemiyoruz. Ağır hasta sayısını, vefat sayılarını azaltıyoruz. Çekilmesi muhtemel acı ve ıstırapları önlüyoruz.
FİLYASYON EKİBİ SAYISI ARTTI: Türkiye salgınla mücadelede filyasyon çalışmasının çok büyük yararlarını gördü. Filyasyon ekiplerimiz dünya televizyonlarına konu aldı. Bu başarı devam ediyor. 1 Temmuz'da 7 bin 507 olan filyasyon ekibi sayımız 9 bin 344'e çıktı. Her filyasyon ekibimizde bir hekim görevlendirdik. Temaslı zincirinde olduğu bilinen kişilere ulaşma oranımız, son 45 gün içinde yüzde 98.9'dur.
SİVAS VE URFA'DA KISA SÜRE SORUN YAŞADIK: Sivas ve Urfa'da kısa bir süre yaşanan yoğun bakım hasta doluluğu dışında bir sorunla karşılaşılmamıştır. Covid-19 ve diğer tüm hastalıklar dahil olmak üzere servis yatağı doluluk oranı yüzde 51,3, yoğun bakım yatağı doluluk oranı yüzde 64,8, ventilatör doluluk oranı yüzde 31,7'dir.
YEREL MÜCADELE YÖNTEMİNİ SEÇTİK: Günler geçtikçe tanı konmuş kişi sayısı, temaslı sayısı artıyor. Süreçte her bölge kendisine has özellikler gösteriyor. Biz de salgınla bölgesel şartlar içinde mücadele yöntemini seçtik. Salgınla mücadele yerel mücadele özelliğine ulaştı. Savaşı coğrafyanın, bölgedeki sosyal hayatın, gelenek ve göreneklerin yapısı neyi gerektiriyorsa ona göre veriyoruz. İl hıfzıssıhha kurullarımızın adını bu sebeple daha sık duyuyorsunuz. Alınan kararlar sonucunda 10 şehirde vaka sayıları düştü, 12 şehirde stabil hale geldi, 7 ilde mücadelemiz devam ediyor.
HES UYGULAMASINA YENİ ÖZELLİK EKLİYORUZ: Covid-19'la mücadelede teknolojinin gücünden yararlanmak isteyen her yurttaşımızın heyecan duyacağı bir haber vereceğim. Bildiğiniz gibi bakanlığımız HES adlı bir mobil uygulama geliştirmişti. Bu uygulamaya riskli alan özelliğini kazandırdık. Şu anda pilot bölge olan Kırıkkale'de denenen bu özellik ay sonunda tüm yurtta hizmete girecek. Riskli alan özelliği, gittiğiniz toplu mekanlarda kare kod uygulamasıyla size bilgi verecek. Yakın tarihte orada bir Covid hastası, bir temaslı bulunmuş mu veya bulunuyor mu bunu öğreneceksiniz.
95 BİNDEN FAZLA İHLALİ UYGULAMA SAYESİNDE TESPİT ETTİK: Geliştirdiğimiz HES mobil uygulamasından büyük yararlar gördük. HES kodu üreten vatandaş sayısı 25 milyonu geçti. Hastalığı veya teması sebebiyle izolasyonda olması gereken 95 binden fazla kişinin izolasyon kuralını ihlal ederek uçak, tren, otobüse binmeye çalıştığını bu uygulamayla tespit ettik ve engelledik. Kolluk kuvvetleri şehirler arası ulaşımda yaptıkları denetimlerde yolcular için riskli kişilerin seyahatini bu uygulama sayesinde önlemektedir. Ev izolasyonları da yine bu uygulamayla denetlenmektedir.
EKSİKLİKLERDEN KAYNAKLANAN ŞİKAYETLER ALDIK: Eksikler, hatalar olabilir. Geçen haftalar içinde bazı şehirlerimizde hatalardan kaynaklanan şikayetler aldık. Bu savaşı insanlar veriyor. İnsanlar yorulabilir, insan kaynaklı sorun tespit ettiğimiz yerlerde değişikliklere gittik, altyapımızı güçlendirdik. Sağlık çalışanlarımızdan hizmet alırken onlara güvenimiz, saygımız tam olsun. Altına girdikleri yük, taşınması kolay yük değildir. Hastaları için mücadele ederken birçoğu hastalığa yakalanıyor. Başka bir meslekte bunu göremezsiniz.
ZAYIFLAMA İŞARETİ VEREN BİRLİĞİMİZİ BOZMAYALIM: Toplum olarak bir mutabakat sağladık, amacımız insan sağlığını korumak, bu süreci en az acı ve ızdırapla atlatmak. Zayıflama işaretleri veren birlik ve beraberliğimizi, mücadele dostluğumuzu bozmayalım. Savaşın kayıpları karşısında kazandırdıkları da var. Gelişen insanlık hassasiyetlerimizi, ödev duygularımızı aramızda kalıcı kılalım. Bizler sağlık ordumuz olarak sizler için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz. Asla bir geri adım olmayacak. Sizden istediğimiz maske, mesafe, temizlik tedbirlerine uymaktır. Mücadeleyi kazandığımız güne kadar hayat tarzımız kontrollü sosyal hayat olmalıdır. Sizleri tedbirlerde yeniden dayanışmaya davet ediyorum.
OKULLARIN AÇILACAĞI TARİH ÖNEMLİ, SONBAHARDA GRİP VAKALARI ARTACAK: Okullarda yüz yüze eğitime geçilecek tarih başka açılardan da önem arz ediyor. Sonbahara girmiş olacağız, grip vakaları artmış olacak. Çok dikkatli olmanızı rica ediyorum. Eğer salgın tedbirlerine uyarsanız işimiz çok kolaylaşacak. Koronavirüsle gribin bulaşma yolu aynıdır. Aynı tedbirlerle ikisini de önleyeceksiniz.
GÜNLÜK TABLODA VAKA SAYISI İYİLEŞENLERİN SAYISINI GEÇTİ: Bugünkü günlük tabloyu açıklamak istiyorum. Bugün hasta sayımız 1303. 1300'ün üzerine çıkmış oldu. Bugün vefat eden vatandaşlarımızın sayısı 23. Bugün iyileşen hasta sayımız 1002. Yani hasta sayımız iyileşenlerden fazla. Bugünkü test sayımız ise 87 bin 223. Konuşmamda bahsettiğim şekliyle önümüzdeki günler 100 bine ulaşabileceğimizi tahmin ediyorum. Çünkü test kapasitemiz şuan 120 binleri geçmiş durumda. Toplam vefat sayımız 6 bin 39. Zatürre oranımız ise yüzde 7,4. Zatürre oranımız son günlerde giderek azalmakta. Önemli sebeplerden birisi, son dönem bildiğiniz gibi antiviral ajan olan praliveriri Türkiye'de üretebilir olduk. 4 tane firma bu ilacı üretebilmek için ruhsat aldı ve ihaleleri yapıldı. Elimizde bu anlamda yeterli miktarda Türkiye'de üretilen ilacın olduğunu çok rahat söyleyebilirim.
İLAÇ KULLANIMIYLA PNÖMONİ ORANI DÜŞÜYOR: Birkaç ilimizinde pnömoni oranını söylemek istiyorum. Özellikle Konya'da geçen ay yüzde 27,06 olan pnömoni oranı, son hafta yüzde 12,51'e, son 3 gün yüzde 10,42'ye kadar düştü ilaç kullanımı artış gösterdiği için. İzmir'de son ay pnömoni oranı yüzde 13,7'ydi, son hafta yüzde 7,78'e, son 3 gün yüzde 6,17'ye indi. İstanbul'da son ay yüzde 6,83, son hafta yüzde 4,28, son 3 gün yüzde 3,67'ye kadar düşmüş oldu. Ankara ise son ay yüzde 12,1'di, son hafta yüzde 5,61'e, son 3 gün yüzde 4,57'ye kadar düşmüş oldu. Ağır hasta sayımız da artıyor. Son 1 ay boyunca sürekli bir artış içinde artmış oldu. Bugün ağır hasta sayımız 719. Yani süreçte ağır hasta sayımızın azalıyor olması bizim için önemli olacak. Erkeden dönemde tedavi ile bu oranın da önümüzdeki haftalar azalmasını bekliyoruz.
OKULLARIN 21'İNDE AÇILMASINDAN YANAYIZ: ("Vaka sayılarındaki artışla birlikte okulların açılmasıyla ilgili öngörünüz nedir?" sorusu üzerine) Milli Eğitim Bakanlığımızla birlikte Bilim Komisyonumuzun eğitimle ilgilenen halk sağlığı ekibi sürekli iletişim halindeler çalışıyorlar. Biz, 21 Eylül'de okulların temelde açılmasından yana bir yaklaşım içindeyiz. Bu daha önce de açıklandığı şekilde kademelendirme tarzında muhtemelen olur. Önümüzdeki haftalar Milli Eğitim Bakanlığımızla netleştirerek açıklaması yapılmış olur. Çünkü bazı sınıfların bir şekilde eğitime başlaması gerektiğini biliyoruz. O nedenle genel anlamda 21'inde eğitiminde temelde başlamanın esas, ama salgındaki seyir farklı seyrederse kademelendirme yöntemiyle bir noktaya gelinmiş olur. Gerektiğinde uzaktan, online, hibrit gibi karma yöntemler de olabilir.
SMA İLAÇLARINA ERİŞİMDE SORUN YAŞANMAYACAK: (SMA hastası çocukların ilaç alamadığı gerekçesiyle Koca ve bakanlığa yapılan çağrılar hakkındaki soru üzerine) İlaca, erişimle ilgili hiçbir sorun yaşanmayacak. Bunu çok rahat söyleyebilirim. Dünyada tip 1, tip 2, tip 3'ü bu kadar yaygın, vatandaşından ücret almayan nadir bir ülke olduğumuzu söylemek istiyorum.
DMO'NUN BELİRLEDİĞİ FİYAT DIŞINDA TANI KİTİ ALINMADI: (Korona virüsü tanı kitleri yüksek fiyattan alındı iddiası) Geçen toplantıda söylemiştim: Siyaseti pandemiye bulaştırmayalım. Sağlık Bakanlığı yurt dışından alınan 8,75 dolarlık kit dışında, DMO'nun belirlediği rakam olan 9,8 liranın üstünde bir fiyat uygulaması yapmamıştır. İnsanları yanıltmayalım. Bu fiyattan veren başka kuruluşlar, üreticiler, 12 tane üretici de vermedi. Ve kitin arkasında nasıl küresel oyunların oynandığını çok iyi biliyorum, emin ol kitap yazılır. Lütfen vatandaşımızı yanıltmayalım. Kimlerin arkasında neleri hesap ederek konuştuğunu çok iyi biliyorum.
TÜRKİYE'DE 13 AŞI ÇALIŞMASI VAR: Ülkemizde toplam 13 aşı çalışması var. 3 tane çalışmanın hayvan çalışmasının bittiğini, preklinik çalışmaların devam ettiğini söylemek istiyorum. Rusya'nın aşı grubuyla iletişim içinde olduğumuzu biliyorsunuz. Faz 3 çalışmasının Türkiye'de yapılması şeklinde konuştuk, iletişim halindeyiz. Sözleşme taslağı hazırlandı. Çin ve Almanya'da yapılan çalışmalarla ilgili de iletişim halindeyiz.
KİME AŞI YAPILACAĞINA DAİR ÇALIŞMA YAPIYORUZ: Herkesin aşı olması gibi bir durum dünyada söz konusu değil, bu önerilmiyor. Kurulu'nda da konu gündeme gelmiş oldu. Özellikle kimlere aşı yapılma zorunluluğu olduğunu biliyoruz ama Covid döneminde kimler riskli olabilir, bununla ilgili çalışma yapılıyor olacak.
65 YAŞ ÜZERİ İÇİN GENEL BİR KISITLAMA YOK: (65 yaş ve üstündeki kişilere yönelik bazı illerdeki kısıtlamalarla ilgili soru üzerine) 65 yaş üzeri olan büyüklerimiz içinse bu çok gündeme getirilen, yer yer istismar da edilen, biz gerçekten büyüklerimizi bu virüse karşı korumak için 65 yaşla ilgili kısıtlama getirdik. 65 yaş virüsü bulaştırır diye değil, virüs bulaşırsa daha büyük risk olduğu için büyüklerimizi korumak istedik. Şu dönemde 65 yaş ile ilgili genel anlamda kısıtlama yok. Özel anlamda il bazında riskli bulunan illerde il hıfzıssıhha kurulları tarafından bu kararlar alınabilir. Sadece bir ili söyleyeyim. Dün konuştuğumuz bir ilin, hastanede yatan hastaların yüzde 42'si 65 yaşın üzerindeydi. İlin yüzde 6 toplam 65 üzeri oranı. Hasta olanlar yüzde 40'ın üzerinde. Bu risk değil mi, bu il için bir önlem almanız gerekmez mi?
EK ÖDEMELERLE İLGİLİ ÇALIŞMALARIMIZ VAR: Özellikle Covid'li hastalarla ilgili poliklinik, servis ve ilgili branş veya branş dışı sağlık çalışanları, hekimler olmak üzere ek ödemenin 1 Ağustos'tan itibaren 3 aylık bir zaman diliminde ödeneceğini buradan söylemek istiyorum. Ayrıca Covid'li hasta grubuyla daha çok uğraşmayan hekimlerimiz, veya sağlık çalışanlarımızla ilgili de Ocak ayı esas alınarak ayrıca düzenleme yapılarak ek ödeme planlanıyor. Aile hekimlerimiz de gerçekten bu dönemde bütün hekim arkadaşlarımız gibi yoğun, özverili çalıştıklarını biliyoruz. Covid'li hastaların semptom takibi için sürekli devrede olmuş oldular. Aile hekimlerine de 1 Ağustos itibarıyla bir ek ödeme olacağını söylemek istiyorum.
VAKALAR GİZLENİYOR İDDİASI: (Vaka sayıları gizleniyor iddiaları) Daha önce biz entübe olan hastalar ve yoğun bakımda olan hastalar şeklinde tabloda gösteriyorduk. Tablodaki değişiklik yurt dışıyla literatür eşitliğini yakınlığını sağlamak içindi. Ağır hasta vakalarımız niye her gün artıyor? Ağır hasta sayısı azaltmak çok mu zordu? Her gün ben isyan ediyorum, ağır hasta vakaları artıyor diyorum. Yoğun bakımdaki hasta sayılarımız her gün artıyor. Çünkü yurt dışı bizim gibi hastaları takip etmiyor. Hasta solunum sıkıntısı yaşamadıkça hastaneye gelmiyor ve test yapılmıyor. Biz ise filyasyon yapıyoruz. Yani temaslı taraması yapıyoruz, test yapıyoruz. Biz semptomu olan kişilere testlerini yapıyoruz. OSB'lerden olsun tarama anlamında birçok bölgede tarama yapıyoruz. Dünyanın daha çok ağır hastayı tanımladığı, test yaptığı kişilerle biz hastane yükü oluşturan, yoğun bakım ve servis hastalarını daha çok önemsememiz gerektiğini söylüyorum.
(Yoğun bakımlarda yer kalmadı iddiası) Sorun yaşadığımız Urfa ve Sivas ili oldu. Diyarbakır'da kısmen oldu. Sivas'ta bu dönemde Sivas'a gelen 2 milyona yakın insan oldu. Biz hastaneyi inşa ederken, yatak sayısını planlarken nüfusa göre planlama yapıyoruz. 10 binde 27 şeklinde Türkiye ortalaması. Sivas bunun altında değil. Ama 2 milyon kişinin bir zaman diliminde oraya gelmiş olması hastanelerdeki doluluk oranı yükselten unsur olarak karşımıza çıkıyor. Urfa'da vaka sayısının arttığını biliyoruz, yoğun bakım sayılarımızı arttırıyoruz, toplam 121 yoğun bakım yatağı ilave olacak. (HABER MERKEZİ)