Kocaeli'de 1 Mayıs kutlaması: Patronların çıkarı için milyonların sağlığı yok sayılıyor

Ogün Akkaya

KOCAELİ - Kocaeli'de 1 Mayıs İşçi Bayramı kutlamaları KESK, TTB, TMMOB, DİSK'in çağrısıyla Anıtpark'ta yapıldı.

Kutlamaya CHP, EMEP, HDP, SYKP, Sol Parti, Kaldıraç, Halkevleri, Kocaeli Kadın Platformu ve Dilovası’nda grevlerini sürdüren Systemair HSK işçileri de katıldı.

Kutlama için ayrılan alana girişlerde, korona virüsü (Covid-19) salgını nedeniyle polisler tarafından HES kodu kontrolü yapıldı. Sosyal mesafe kurallarına dikkat edilen etkinlikte giriş alanına dezenfektan ve maske yerleştirildi.

Basın açıklamasını sırasıyla TMMOB Kocaeli İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Murat Kürekçi, Kocaeli Tabip Odası Genel Sekreteri Mehtap Yılmaz Maçkalı, DİSK Kocaeli Bölge Temsilcisi Vedat Küçük ve KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Erdal Karakuş okudu.

'SAĞLIĞIN METALAŞMASININ BEDELİNİ AĞIR BİÇİMDE ÖDÜYORUZ'

Dünya genelinde kapitalist sistemin yarattığı eşitsizliklerin her gün ağır bir biçimde yaşandığını belirten TMMOB Kocaeli İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Murat Kürekçi, “Sağlık hizmetlerinin ve güncel olarak da Covid-19 aşısının bir ticari meta haline gelmesinin bedelini insanlık ağır biçimde ödüyor. Bizler, bu topraklarda yaşayanlar, aklı, bilimi, emeği ve insan yaşamını öncelemeyen bir anlayışla yönetilenler, daha ağır bedeller ödüyoruz” dedi.

İşçilerin sağlığının tehdit altında olduğunu belirten Kürekçi, “Covid-19 salgınıyla mücadelede dünyanın en başarısız ülkelerinden birinde hayatta kalmaya çalışıyoruz. Sermayenin ve patronların çıkarları için, akıl, bilim ve milyonların sağlığı yok sayılıyor. Buradan bir kere daha haykırıyoruz: Çarklar dursun, ölümler bitsin” diye konuştu.

'ÇALIŞANLAR HASTALANMAYA, ÇALIŞMAYANLAR DA AÇLIĞA MAHKUM EDİLİYOR'

Korona virüsüyle mücadele kapsamında verilen tam kapanma kararının sadece sermaye kaynaklarının çıkarlarını korumaya yönelik olduğunu ifade eden Kocaeli Tabip Odası Genel Sekreteri Mehtap Yılmaz Maçkalı, yasaklarda ve kapanmalarda insanların işe gitmeye devam ettiğini, sağlık çalışanlarının ise tükendiğini söyledi.

“Tam kapanma dedikleri önlemlerde biz yokuz. Çalışanlar hastalanmaya, çalışmayanlar da açlığa mahkum ediliyor.” diyen Maçkalı, şöyle devam etti:

“Açık alanlarda nefes almamız yasaklanıp kapalı ortamlarda çalışmaya zorlanıyoruz. Ne pahasına olursa olsun 'Çarklar dönecek' inadıyla, insan yaşamı piyasaya kurban ediliyor. Yeterli aşı tedarik edilemiyor. Göz göre göre hastalanıyoruz, ölüyoruz ve tükeniyoruz! 'Böyle salgın mücadelesi olmaz' diyor ve yaşam hakkımızdan vazgeçmiyoruz. Sadece sağlığımız değil; işimiz, aşımız ve geçimimiz de tehdit altında. Pandemide yurttaşlarına en az nakdi destek veren iki ülkeden biri Türkiye oldu. Kod 29 ile tazminat bile alamadan işimizi kaybediyoruz. Milyonlarca çalışan ve ailesi ücretsiz izin dayatmasıyla günde 50 liraya yaşamaya mahkum ediliyor.”

'KADINA YÖNELİK ŞİDDET ARTIYOR'

Halkın yaşam mücadelesi verdiği esnada, şirketlerin pandemide kâr elde ettiğini belirten DİSK Kocaeli Bölge Temsilcisi Vedat Küçük “Ekonomik kriz ve pandemi koşullarında, adaletsizliğin en çirkin yüzü karşımıza çıkıyor. Pandemi sürecinde sınıfsal eşitsizliklerin yanında toplumsal cinsiyet eşitsizliği de derinleşiyor. Salgında kadınların omuzlarına yıkılan hane içi iş ve bakım yükü artıyor” diye konuştu.

Kadına yönelik şiddetin arttığını söyleyen Küçük, “Kadına yönelik şiddet tırmanıyor. Kadınlar bir yandan işsizliğin, bir yandan pandemide yaygınlaşan esnek çalışma biçimlerinin ve güvencesizliğin hedefi haline geliyor. Pandemi koşullarında kadınların güçlendirilmesi gerekirken, İstanbul Sözleşmesi gibi kazanımlar iktidarın hedefi oluyor” dedi.

'KOD 29 VE ÜCRETSİZ İZİN ZULMÜNE SON VERİLSİN'

Kutlamanın sonunda KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Erdal Karakuş tarafından, atılması gereken adımlar ve istenen talepler sıralandı.

Herkese gelir desteğinin ve aşının sağlanması, acil ve zorunlu işler dışında dört haftalık kapanma, korona virüsünün meslek hastalığı ve iş kazası olarak kabul edilmesi, İşsizlik Sigortası Fonu kaynaklarının işçiler ve işsiz kalanlar için kullanılması, asgari ücret üzerindeki tüm vergi ve kesintilerin sıfırlanması, Kod 29 ve ücretsiz izine son verilmesi, toplu sözleşme ve grev hakkının önündeki engellerin kaldırılması talepler arasında yer aldı.

İstanbul Sözleşmesi’nin ve 6284 sayılı yasanın etkin bir şekilde uygulanması ve Uluslararası Çalışma Örgütü’nün İşyerinde Şiddete Karşı 190 sayılı Sözleşmesinin onaylanması da istendi.