Kasa Galeri'de gerçekleştirilen Bir İhtimal Daha Var: Açık Mekan ve Sanatçı Kolektifleri Üzerine Konuşmalar serisi kolektif üretimin son 20 yıldaki dönüşümünü ortaya koydu ve günümüzdeki olanakları göz önüne serdi.
Ülkenin içinden geçtiği süreç sanat dünyasını dört bir koldan
etkiliyor. En başta sansür ve otosansür, mekanların birer birer
kapanması, kamu kurumlarının yüzünü iktidarın belirlediği sanata
çevirmesi ve ekonomik sorunlar sanatçıları alternatif arayışlara
yöneltiyor. 90'ların sonunda ve 2000'lerin başında yükselişe geçen
kolektif ve inisiyatif tarzı yapılaşmalar tekrar tartışılmaya
başlandı. 19 Ocak - 24 Şubat tarihlerinde Kasa Galeri'de
gerçekleşen Bir İhtimal Daha Var: Açık Mekan ve Sanatçı
Kolektifleri Üzerine Konuşmalar serisi de, son 20 yıllık birikimi
tartışma olanağı sundu ve şu anki kolektiflerin geleceğe neler
devredebileceğine dair sorular sordu.
Kolektif deyince, tabii ki Hafriyat'ın ne olduğunu ve nasıl
yapılandırıldığını tartışmadan, Türkiye bağlamında meseleyi
açamayız. Kasa Galeri'deki konuşma serisi de Hafriyat'ı ele alarak
başladı. 1996'da ilk sergisini ve sonrasında Karaköy'de kendi
mekanını da açan Hafriyat "başka bir ihtimalin" daha olduğunu en
güçlü şekilde karşımıza çıkarmıştı. İlk toplantı Hafriyat
katılımcılarının ve yolu Hafriyat'tan geçenlerin katılımıyla
kolektifin kuruluş amacına, çalışma ve üretim pratiğine, otonom
yapılanmasına ve son sürecine odaklandı.
Kasa Galeri'deki konuşma serisi de
bir döneme damgasını vurmuş Hafriyat'ı ele alarak başladı.
"Elimizde bir dosyayla galerileri gezmektense, başka bir
ihtimalin olabileceği kafamıza oturmuştu. Böyle bir yöntem yerine
inisiyatifini kendimiz alarak bir yöntem uygulayabileceğimizi
düşündük ve 1996'da ilk sergimizi açtık," diyerek motivasyonlarını
açıklıyor bir Hafriyat katılımcısı. Allah Korkusu'ndan Alternatif
Seçim Afişlerine, Makul'den Haksız Tahrik'e kadar bugün kolay kolay
açılamayacak birçok sergiye yer verdi Hafriyat. Bir Hafriyat
katılımcısının dediği gibi başka kurumların açamayacağı sergileri
açtı.
90'ların sonu ve 2000'lerin başı Türkiye'deki güncel sanat alanı
için çok farklı bir dönemdi. Bir yandan Nişantaşı/Teşvikiye
galerileri halen güçlerini koruyor ve sanat piyasasına yön
veriyordu. Ancak bir yandan da yeni olanaklar için alternatif
arayışların sürdüğü ve sanatçıların da bu piyasanın dışına çıkmak
için alanlar oluşturduğu bir dönemdi. Bugünden bakıp o dönemin
sanat pratiklerini ya da o günden bakıp bugünün sanatçılarını
yargılamak, işin kolayına kaçmak olur. Ancak en başta Taksim'de
AKM'nin var olduğu ve herkesin başvuru yaparak ve sırasını
bekleyerek sergi açabildiği bir dönemden bahsettiğimizi vurgulamak
gerek. Bugün olmayan ve hayal bile edilemeyen bir şeyden
bahsediyoruz.
Konuşma serisinin devamında Emre Zeytinoğlu ve Vahit Tuna, Beral
Madra ve Feyyaz Yaman, Asena Günal ve Ezgi Bakçay, Fatih Özgüven ve
Ayşe Erek yer aldılar. 21 Şubat'taki son toplantıda da halen
çalışmalarını sürdüren (ya da yakın zamana kadar devam eden)
kolektiflerin yer aldığı bir açık oturum düzenlendi. Toplantıya
katılan 30'dan fazla kolektifi dinlediğimizde birçoğunun bir araya
gelmenin verdiği enerjiyle yola çıktığını görüyoruz. Bazı
sanatçılar hem kolektif üyesi olarak, hem de bireysel olarak
çalışmalarını sürdürüyor. Bazı kolektifler üyelerinin isimlerini
dahi açıklamak istemiyor. Ekolojiden queer kültüre, mimariden
şehirciliğe kadar farklılaşmış alanlarda çalışan birçok kolektif
bir anlamda geleceğin sanatının taşıyıcıları ve günümüz sanatını da
zorlayan ve itekleyen işler yapıyorlar.
Şu anki sanat ortamına baktığımızda genç sanatçılar için ana
akım içinde birçok yol bulunuyor. Mamut, BASE gibi genç sanatçılara
yönelik organizasyonlar, Akbank Sanat, Siemens Sanat, Odeo Bank
gibi kurumların açtığı yarışmalar ve genç sanatçılara alan açan
galeriler yanında, yeni mezun bir sanatçı için de birçok alan
mevcut. Ancak bir düşünme ve üretim pratiği olarak kolektif ve
inisiyatif benzeri yapılar, alternatif bir alandan çok,
sanatçıların kendilerini bulabileceği asli unsurlar olarak önemini
koruyor.
Açık konuşmaya katılan kolektifler: Altı Aylık, Atılkunst, Artık
Mekan, Bandrolsüz, BAS, birbuçuk, ÇokAyaklılar, Darağaç Projesi,
Dramaqueer Sanat Kolektifi, HAH, Halka Sanat, Hallederiz İnş.
Kooperatifi, HAYAKA ARTI, Hazavuzu, HER HÂL, Karapembe Karşı Sanat
Kolektifi, Kartonkitap, Kendine Ait Bir Oda, Loading, Mardin'de
Çağdaş Sanat Konuşmaları, Mars, Maquis Projects, Merkezkaç, Mtaär,
Noks, Oda Projesi, Oddviz, Pasaj, Pelesiyer, PiST///, Sanatorium,
Taşeron, Yaygara, Yoğunluk, Videoist, xurban_collective, 5533,
216.