Korona virüsü salgını ayrımcılık yaptırmamalı
Virüsün Türkiye’ye de ulaşmasıyla hastalıklara karşı en savunmasız grup olan göçmenlerin sağlık ihtiyaçlarının karşılanması hayati bir önem kazanmıştır. Göçmen kamplarının virüsün yayılma riski karşısında boşaltılması gerekebilir.
Ahmet Doğan
Korona virüsü (Covid 19) dünya nüfusunun çoğunun hayatına girdi. 'Virüs herkese eşit davranıyor' deniliyor. Virüs belki sınıf ve fakirlik ayrımı yapmıyor ama yayılmasını engellemek için yapılan ve alınan önlemlerde ayrım yapılıyor. İnsanlara “Evinizde kalın”, “Bireyler arasında yeterli mesafeyi koruyun”, “Kişisel hijyene dikkat edin” çağrıları yapılıyor. Evde kalabilenler evde kalıyorlar ama çalışmadan günlük hayatlarını idame ettiremeyenler hâlâ işe gidiyorlar.
Peki ya bu çağrıları uygulayabilecek koşulları olmayan kamplardaki göçmenler, mülteciler?
- Türkiye’de toplam 28 tane Geri Gönderme Merkezi (GGM) bulunmaktadır. Geri Gönderme Merkezi kapasitesi 20 bindir(1).
- Ayrıca Türkiye’de 5 ilde toplam 7 tane Geçici Barınma Merkezi bulunmaktadır. Geçici Barınma Merkezlerinde kalan göçmen sayısı 63 bin 995’tir(2).
Kamplarda kalan göçmenlerin ne kalacakları bir evleri ne virüsten korunmak için maske ve dezenfektanları var. Kamplardaki mevcut koşullar virüs salgını için “ideal bir yayılma alanı” olarak nitelendirilmektedir. Virüsün Türkiye’ye de ulaşmasıyla hastalıklara karşı en savunmasız grup olan göçmenlerin sağlık ihtiyaçlarının karşılanması hayati bir önem kazanmıştır. Göçmen kamplarının virüsün yayılma riski karşısında boşaltılması gerekebilir. Ya da toplu olarak insanlar ölüme terk edilebilirler.
Geçtiğimiz aylarda uluslararası koruma başvuru ve statü sahiplerinin sağlık sigortalarının kayıttan bir yıl sonra kapatılması ve sadece özel ihtiyaç sahibi olarak değerlendirilen kişilerin sigortasının devam etmesine dair 06.12.2019 tarihinde Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu (YUKK) 89. Madde, 3. fıkra (a) bendinde bir değişiklik getirilmiştir. Bu değişiklik ile, Türkiye’nin çeşitli illerinde uluslararası koruma sahiplerinin sigortaları kapatılmaya başlanmıştır. Çalışma izni alamayan, düzenli geliri olmayan, üstelik zorunlu göçün yol açtığı birçok fiziksel ve psikolojik sağlık sorunu yaşayan yüzbinlerce kişinin, temel bir hak olan sağlık hakkına erişimi bu yolla engellenmiş ve korona virüsü ile mücadelede daha ağır koşullar ve riskler ile karşı karşıya kalmışlardır.
İlgili kanun değişikliği ile genel sağlık sigortaları iptal edilen uluslararası koruma statü/başvuru sahiplerinin, korona virüsü belirtileri dahil bir sağlık sorunuyla karşı karşıya kalmaları halinde bir sağlık kuruluşuna erişememe ihtimali doğmuştur.
Aralık 2019’da Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nda yapılan değişiklikler, sınır dışı kararına itiraz süresini yedi güne indirmiştir. Yedi gün sınırlaması, adalete erişim hakkını zaten ciddi ölçüde kısıtlarken, salgın döneminde bunun yol açabileceği ilave sorunlar olacaktır. Sınır dışı edilmek üzere geri gönderme merkezlerinde alıkonan kişilerin korona virüsü nedeniyle on dört gün ayrı bir bölümde tutulmasına ve ziyaretlerin kısıtlanmasına yönelik önlemler, sınır dışı kararına itiraz hakkını kullanabilmeyi imkansız kılabilir.
Bütün bunların ışığında bazı sorulara cevap aramamız gerekmektedir. Bunlar;
1. Geri Gönderme Merkezi ve Geçici Barınma Merkezleri’nden salgın nedeniyle karantinaya alınan kişi var mıdır? Varsa, kaç kişidir?
2. Geri Gönderme Merkezi ve Geçici Barınma Merkezleri’nde kalan göçmenlerin salgına karşı önlemleri alınmış mıdır?
3. Kamplarda karantina için uygun ortam hazırlanmış mıdır?
4. Korona virüsü salgını ortamında temel ve istisnaya yer vermeyen “Non-refoulement /Geri Gönderme Yasağı” ilkesine uyulmakta mıdır?
5. Edirne ili Pazarkule sınır kapısında günlerdir zor şartlarda bekleyenler ve çalışanlar için bölgede gerekli ve yeterli sağlık hizmetinin sağlanmış mıdır?
Korona virüsü salgınının göçmenler arasında yaygınlaştırılmaması ve olası krizin önüne geçilmesi için bazı öneriler:
1. Göçmen kampları karantina koşullarına uygun şekilde yeniden düzenlenmelidir.
2. Göçmen kampları için kriz masası oluşturulmalı, virüsle mücadelede uzman sağlık ekipleri sağlanmalıdır. Sağlık ekiplerine tam teşekküllü koruma ekipmanları sağlanmalıdır.
3. Göçmenlere yönelik, kendi dillerinde, virüsle mücadelede uyulması gereken kurallarla ilgili dokümanlar hazırlanmalıdır.
4. Virüs bahanesi ile göçmen düşmanlığının yayılmasına izin verilmemelidir.
5. Adalete erişim hakkının kullanılabilmesi için, sınır dışı kararına itirazda yedi gün sınırlandırmasının kaldırılması ve kanunda hükmedildiği gibi itiraz etmek isteyenlerin etkin bir şekilde bu hakkı kullanmasının sağlanması gerekmektedir.
6. Hiç kimsenin korona virüsü salgınının görüldüğü yerlere sınır dışı edilmemesi gerekmektedir.
7. Kanun değişikliği ile genel sağlık sigortası kapatılan uluslararası koruma başvuru ve statü sahiplerinin ivedilikle tekrar genel sağlık sigortası kapsamına alınmalı ve sosyal medya ve telefon mesajı yoluyla mülteci ve sığınmacılar bu durumdan haberdar edilmelidir.
8. Edirne ili Pazarkule sınır kapısında günlerdir zor şartlarda bekleyenler ve çalışanlar için bölgede gerekli ve yeterli sağlık hizmetinin sağlanmalı; salgını önleyici sağlık tedbirlerinin ivedilikle alınmalıdır.
[1]. https://www.goc.gov.tr/geri-gonderme-merkezleri33
[2]. https://www.goc.gov.tr/gecici-koruma5638
* Araştırmacı/Sivil Toplum Çalışanı