Stockholm'de oynanan UEFA Avrupa Ligi Final mücadelesinde şampiyon genç Ajax mı olacaktı, yoksa ülkesinde kahraman gibi görülen Zlatan'ın formasını giyemeyeceği Manchester United, Jose Mourinho ile zafere mi ulaşacaktı? Sadece hikâyesi bol final mücadelesinin 90 dakikası değil, keyifli bir UEFA Avrupa Ligi Finali yazısı.
Erken uyandırdım günü Stockholm'de. Aslında hiç batmamıştı ki güneş. Üzerinde güneş batmayan ülke İngiltere denir ya hep, onun İsveç olarak değiştirilmesi gerekli. Kuzeye doğru fazla gidersen güneşin batmaması coğrafya gereği. Ardından "Güzel bir İsveç kahvaltısı yaptım" demek isterdim ancak Türkiye'den tanıdığım bir arkadaşımda, Levent'te kalıyordum. Türk kahvesiyle başlamayı tercih ettim güne. Güneşin ısıttığı dakikalarda evden stadyuma 10 dakikalık mesafedeki evimden çıkıp maç öncesi bürokratik işlemleri hallettikten sonra, adresim şehir merkeziydi. Eğlenceli bir labirent gibi olan şehirde kısa bir tur.
'Beşiktaş elendiği için final maçı biletini sattığına pişman olan adamın dramı'nı yaşayan Canberk'le, hızlı bir şehir turuyla final havasını kokladık şehirdeki. Stockholm bu kadar insanı bir arada görmemiş daha önce. Taraftarlar için kurulduğu söylenen ancak sponsorlar için kurulan 'Fan Zone'da kısa bir tur ve UEFA Kupası'yla bir hatıra fotoğrafının ardından Manchester Unitedlıların toplandığı barlara bakındık. Polisin en çok bulunduğu alan burasıydı.
HİKÂYESİ BOL BİR FİNAL
Maça 2 saat kala stadyumda olma hedefimi gerçekleştirmek için yola koyulduğumda, aklımda maçla ilgili cevaplanacak çok soru vardı sonuçtan da ziyade. Hikâyeleri bol olan bir maçtı. Ajax, tarihinin en genç kadrolarından biriyle yıllar sonra Avrupa'da bir final maçına çıkıyordu. Kadrolarında Patrick Kluivert'in oğlu , Justin Kluivert vardı. Genç yaşta bir Avrupa Kupası zaferi yaşama aile geleneğini başarabilecek miydi? Mourinho'nun Chelsea'ye transfer ettiği ve ilk kez forma şansı verdiği Traore, takımının atak gücünü arttırabilecek miydi? Danny Blind'in, kendisi gibi Ajax'ın altyapısından yetişen oğlu Daley Blind, kupaya Manchester United formasıyla mı uzanacaktı? İsveç'te oynanan finalde, ilk kez milli takım forması giydiği yerde, kariyerindeki zıplama yaptığı Ajax'a karşı Manchester United formasıyla sakatlığı nedeniyle forma giyemeyen Zlatan Ibrahimovic, bu maçta olsa nasıl olurdu? Kariyerinde düşüş yaşayan Jose Mourinho, ikinci yükselişini UEFA Avrupa Ligi Kupası'nı kazanarak mı yapacaktı, başka bir sezona mı bırakacaktı? Manchester United kazanırsa, önümüzdeki sezon için Şampiyonlar Ligi bileti elde edecek olması nedeniyle, seneye Şampiyonlar Ligi'nde 5 Premier Lig takımı mı olacaktı?
TÜM STADYUM BİRBİRİNİ SUSTURDU
Maç öncesi, Manchester'da yaşanan terör saldırısı anısına bir dakikalık saygı duruşu yapılacaktı. Ajax taraftarları bunu unutmuş, takımlar orta yuvarlağa dizildiğinde meşaleleri yakmıştı bile. Fakat stadyumdaki "Hişşş" sesleri, önce onların artan seslerini, sonra tüm stadyumu önce susturdu. Tam sessizlik sağlanınca da saygı duruşuna geçildi.
İlk dakikalarda Manchester United rakip kalede daha fazla göründü. Baskılıydı. 10. dakikada Manchester Unitedlı Fellaini kafasını sokamadı. Tam da altıpasa kadar girmişti. Ajax, ilk 10 dakikada rakip sahada görülmedi neredeyse. İlk 10'luk dilim biter bitmez Ajax da altıpasa tehlikeli bir orta kesmişti. Ama Smalling izin vermedi tehlikeye. Ajax tribünleri oldukça coşkuluydu. 2 saat önce girmişlerdi tribüne. Kuzeylilik kanlarında vardı. Tişörtlerini çoktan çıkarmışlardı. Manchester United taraftarlarından daha fazla ses çıkardıkları aşikardı.
İlk 10 dakikalık durgunluktan sonra Ajax da yarı sahaya yerleşmişti. Sol kanattan gelişen atakta Traore, Ajax adına kaleyi bulan ilk şutu attı. Veltman, Ajax'ın sol beki, biraz sabıkalı bir oyuncuydu. Olay çıkarma potansiyeli yüksek, hırçın bir sağ bek. Daha maçın başında gerginliğe mahal verecek bir hamle yapıp Darmian'ı taç atışını geriden kullanması için itmişti. Taç atışının ardından da bir faul yapmıştı Ajax. Sol kanada indirildi top, serbest atış sonrası, Veltman araziydi. Soldan kesilen orta sonrası yaşanan karambolde top ceza sahası dışına çıktı. Pogba uzaktan kaleciyi denemeyi severdi ve denedi. Sevdiği yerden sevmeyeceği şekilde yaptığı vuruş Sanchez'e çarpıp kaleci Onana'yı yanıltınca United ilk golü buldu henüz 18. dakikada.
Bu dakikadan sonra Ajax köşe vuruşlarıyla, Manchester United kanada ters toplarla tehlike arayışındaydı. Maçta en çok ıslıklanan pozisyonu Veltman, Darmian/Mkhitaryan mücadelesi oldu 25. dakikada. 31. dakikada Mkhitaryan ile Veltman arasındaki mücadelede Ermeni oyuncu maçın ilk sarı kartını gördü. Ajax kopuk oynuyordu. Pas bağlantılarındaki hareket iletişiminde yetersizlik vardı. Fakat Ajax'ın tilkisi, Enes Ünal'ın sezon başındaki ekürisi Hakim Ziyech, ince bir hareketle sağ çizgiye sıkışan topu rakibine attığı şık bir çalımla oyunda tuttu. Sağdan başlayan atağı bir anda sola döndürünce Ajax 34. dakikada kimsenin dokunamadığı bir top attı altıpasa; tehlikeliydi ama sonuçsuzdu.
United ilk devrenin ikinci yarısında daha çok bekleyen bir karaktere büründü. Ajax ise bu sürede yeterli derecede kaliteli kullanamadı topu. Sanchez'in göğsüyle geri vermek istediği top kısa kaldı. Rashford sinsice topu kapmak için arkadan yaklaşsa da Sanchezhafif bir dokunuşla topu kurtardı ve Ajax taraftarlarına derin bir oh çektirdi. Devre biterken Dolberg, Traore duvar pası Ajax'ı kaleye yaklaştı ama Darmian Ajax forvetlerinin önüne yatarak Manchester United'ın devreyi golsüz kapamasını sağladı.
ZLATAN DA, SOW DA KISKANDI BU GOLÜ!
Devre arasında basın odasında oldukça sıkıcı geçtiğini düşündüğümüz ilk yarının ardından henüz 48. dakikada Mkhitaryan, Smalling'in altıpasa indirdiği topla, Moussa Sow ve sakatlığı nedeniyle sahada bulunamayan Zlatan Ibrahimovic'e nazire yaptı ve skoru 2-0'a getirdi. Ajax'ın genç ve ümitvar çocuklarının gardını düşürüyordu bu gol. Gerginlik katsayısı da artarak ikili mücadelelere yansımaya başladı. Ajax'ın üstünlük kurmaya çalıştığı dakikalarda Manchester United Mata ile hızlı atak başlatmak isterken Veltman da sarı kart gören ilk Ajax'lı oyuncu oldu.
Oyuncu değişikliğinde ilk hamle sahanın en genci Dolberg'ten yana kullandı. Blind, genç Danimarkalıya top yüzü göstermemişti. David Neres'i oyuna aldı Ajax'ın hocası Peter Bosz. Son 25 dakikaya girmiştik ama Ajax ikinci yarıda net bir gol pozisyonuna girememişti. Bosz'un oyuncu değişiklikleri de çare olmuyordu, hem havadan, hem yerden atak yollarını kapatmıştı Manchester United. Mourinho'nun otobüse ihtiyacı yoktu, Mata vardı. Ajax'ın kazandığı serbest vuruşta, Mata kurulan barajın arkasına uzanmıştı! Son 5 dakikaya girerken Ajax yükleniyor, Manchester United çizgiye inmelerine pek izin vermiyor, rakibini zorladığı set hücumlarında da topu kapıyordu. Artık dakikalar 90'ı gösterirken Rooney, Mata'yla yer değiştiriyordu. Manchester United taraftarları kaptanlarını ayakta alkışlayarak karşıladı.
KOLTUK DEĞNEKLERİNİ FIRLATTIRAN DAKİKALAR!
Uzatma dakikalarında sahada bir şey değişmedi. Hakem Skomina şampiyonu ilan eden düdüğü çalar çalmaz, Manchester United kulübesi sahaya hareketlendi ama yavaş yavaş... Koltuk değnekli sayısına bakınca adeta bir Manchester United hastanesi'nden getirilmiş özel konukları andıran saha kenarında Zlatan koltuk değneklerini attı, sahaya daldı. Ashley Young, Marcos Rojo ise hâlâ koltuk değnekleriyle koşuyordu adeta!
Kupa seremonisinde iki takım da birbirine oluşturduğu alkış koridoruduyla sahneye çıktı. Önce Mourinho, ilk kez merhabalaştığı UEFA Kupası'yla tekrar samimi bir buluşma yaşadı. Oynayamamış olsa bile, Zlatan oyuncular arasında sahneye adımını atan ilk kişiydi. Kupa Rooney'nin ellerinde yükseldikten sonra oyuncuların ellerinde tek tek dolaşan kupa Zlatan'a geldiğinde ise iki takım taraftarı da alkışlarla kutladı yıldız oyuncuyu. Kupa Manchester United'ındı ama gece o zalim sakatlık nedeniyle final mücadelesinde sahada yer alamayan Zlatan'ındı.
Manchester Arena'da yaşanan terör saldırısının ardından kupanın Manchester şehrine gitmesi de gecenin güzel yanıydı.