Kürtçe konuştukları için saldırıya uğradılar: İşten atılmaları istendi

Trabzon'da Kürt işçilere 'Kürtçe konuştukları' gerekçesiyle saldırıldı. İşçiler havalimanı yetkilileri tarafından işten çıkarılmak istendiklerini ancak müteahhidin buna izin vermediğini söyledi.

Abone ol

TRABZON - Trabzon Havalimanı'nın yenilenmesi çalışmaları kapsamında inşa edilen ısı merkezi binasının inşaatında çalışan Ağrılı işçiler Kürtçe konuştukları için özel güvenlik personelinin saldırısına uğradı. Aldıkları darbeler sebebiyle yüz bölgesinde morarma ve ezilme meydana gelen işçilerden İ.A., S.A., E.A., ve M.A. darp raporu alarak özel güvenlik personelinden şikayetçi oldular.

TEK SEBEP KÜRTÇE KONUŞMALARI

Saldırıyla ilgili görüştüğümüz darp edilen işçilerden İ.A. olayı şöyle anlattı:

"İş arasında çay molası vermek için çalıştığımız alanın dışarısına çıkmıştık. Bulunduğumuz alanda havalimanının özel güvenlik personeli araç parkı nedeniyle birileriyle tartışıyordu. Biz de sorunun ne olduğunu kendi aramızda Kürtçe olarak konuşuyorduk. Bu sırada özel güvenlik personelinin servis şoförü olan şahıs 'Burada Kürtçe konuşmazsınız lan' diyerek bize saldırdı. Biz de kendimizi savunmaya koyulduk. Daha sonra 20-25 kadar özel güvenlik personeli dördümüze saldırdı. Bize saldıranlar kişileri tanımıyorduk bile. Bizim iş ekibi de toplanınca kendimizi savunabildik. Bize saldıranların çoğu özel eğitimli dövüş sporlarında derecesi olan insanlar. Bu insanlar bize linç girişiminde bulundu. Olayı daha sonra polisler ayırdı."

'YURTTAŞ OLARAK DİLİMİZİ KONUŞABİLMEK İSTİYORUZ'

Kendisi dahil 4 işçinin yüzünde morarmalar ve ezilmeler meydana geldiğini belirten İ.A., saldırganlardan şikayetçi olduklarını ve şikayetlerinin sonuna kadar arkasında olacaklarını belirtti.

Tanımadıkları insanlar tarafından sadece anadillerini konuştukları için linç girişimine maruz kaldıklarını söyleyen İ.A., "Bizim hayatımızı korumakla görevli kişiler bizim canımıza kast etti. Bize 25 civarı güvenlikçi saldırmıştı fakat karakolda karşımıza 3 kişi çıkarıldı. Saldırganların adil bir şekilde cezalandırılmasını istiyoruz. Bu ülke kimsenin babasının malı değil, hepimizin ülkesi. Biz burada kardeşçe, özgürce kendi dilimizi konuşmak istiyoruz. Buraya İngiliz'i, Fransız'ı, Arap'ı gelip kendi dilini nasıl rahatça konuşabiliyorsa Türkiye Cumhuriyeti'nin yurttaşı da kendi dilini rahatça konuşabilmelidir" dedi.

 

'HAVALİMANI YETKİLİLERİ KENDİ PERSONELİNİN İŞİNE SON VERMEK YERİNE BİZİM İŞTEN ÇIKARILMAMIZI TALEP ETTİ'

25 senedir Trabzon'da çalıştığını ve daha önce hiçbir ırkçı saldırıyla karşı karşıya kalmadığını kaydeden İ.A, "Burada bir sürü dostum, komşum var. Beni seven bir sürü insan var. Bu insanlardan kibrit çöpü kadar zarar görmedim, hep fayda gördüm. Ama kendi dilimi konuştuğum için bu yapılan zulüm hiçbir insana reva görülmemeli. Hepimiz yaşadığımız saldırı karşısında şaşkınız" sözlerini kullandı.

Aynı işe bugün itibariyle devam ettiklerini belirten İ.A., müteahhidin de baskıya rağmen kendilerinin arkasında durduğunu söyledi. Havalimanı yetkililerinin işten çıkarılmalarını talep ettiğini de öne süren İ.A., "Yaşanan olaydan sonra havalimanı yetkilileri kendi personelinin işine son vermek yerine bizim işten çıkarılmamızı talep etti. Müteahhit de kesinlikle buna izin vermeyeceğini kendilerinin personellerini çıkarması gerektiğini iletti. Biz şu anda işimize devam ediyoruz" diye konuştu.

TİP: KUTUPLAŞTIRICI POLİTİKALARIN SONUCU

Yaşanan olayın ardından Türkiye İşçi Partisi (TİP) Trabzon Temsilciliği de basın açıklaması yaparak Kürt işçilere yapılan faşist saldırıların derhal sona ermesi çağrısında bulundu.

Yaşananlarla ilgili Trabzon Valiliği, Adalet Bakanlığı ve ilgili tüm kurumların göreve davet edildiği açıklamada "Kürt emekçilerine yönelik bu saldırılara karşı bir adım geri durmayacağız. Saray rejiminin milliyetçi söylemleri üzerinden kutuplaştırıcı politikaları sonucu gerçekleşen bu saldırılar karşısında işçi kardeşlerimizin yanındayız. Memleketinden uzakta çalışmak zorunda olan emekçi kardeşlerimize yapılan faşist saldırılara karşı halkımızı dayanışmaya çağırıyoruz" sözlerine yer verildi.