ANKARA - Kış mevsiminin etkisini göstermesiyle birlikte hanelerdeki ısınma ihtiyacı çoğunlukla doğalgaz aracılığıyla sağlanıyor. Doğalgazın olmadığı ya da ekonomik koşulların yetmediği noktada ise devreye LPG, yani sıvılaştırılmış petrol gazı giriyor. LPG genellikle evlerde tüplü soba ve mutfak tüpü içerisinde ısıtıcı olarak kullanılıyor. LPG bilinçsiz kullanıldığında ya da denetimlerinin kullanıcılar tarafından gerçekleştirilmediği durumlarda sonu ölümlere varan kazalara davetiye çıkarıyor.

‘GAZ ABONELİĞİNİN SAĞLANAMAMASI İNSANLARI LPG KULLANMAYA YÖNELTİYOR’

Ankara’nın Keçiören İlçesinde 18 Kasım’da LPG sızıntısı nedeniyle yaşanan patlamada iki kişi öldü, dört kişi ise yaralandı. Daha sonraki günlerde ise Polatlı ve Etimesgut ilçelerinde de patlamalar meydana geldi.  Soğuyan havalarla birlikte sık duymaya başladığımız LPG kaynaklı patlamaları ve sızıntı sırasında alınabilecek önlemleri TMMOB Makina Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Yener anlattı.

Yener, tüketicileri LPG’li ısıtıcı kullanmaya iten şeyin ekonomik zorluklar, fatura ödenmediği için kesilen abonelikler ve doğalgaz sistemi kuracak maddi güç yetersizliği olduğunu söyledi. Kazaların yaşanmaması adına çözüm önerisi olarak ise yardıma muhtaç ailelerin faturalarının bir kısmının devlet tarafından karşılanması gerektiğini belirten Yener, Ankara’daki bir LPG patlamasının göçmenlerin yaşadığı evde gerçekleştiğini hatırlatarak, yaşanan sorunlara dair şunları anlattı:

“Geçiş dönemleri sıkıntılı dönemler. Tüp gaz kullanımına özellikle doğalgazın olmadığı, tarım alanlarında, köylerde ve kasabalarda devam ediliyor. Ankara’daki patlamalardan bir tanesi göçmenlerin yaşadığı iskan sorunu olan bir evde gerçekleşti. İskan ve yerleşme sorununun olduğu yerlerde gaz aboneliğinin sağlanamaması insanları LPG kullanmaya yöneltiyor. Ciddi bir nüfus hareketliliği var. Anlık ihtiyaçları karşılama anlamında sıkıntılar yaşanıyor. Göçmenler içerisinde durum daha da ciddi. Göçmenler için LPG’ye erişmek, doğalgaza erişmekten daha kolay.”

HANGİ ÖNLEMLERİ ALMALI?

Yener, gazlı soba kullanımına kapalı mekanlarda çok dikkat edilmesi gerektiğini söyleyerek, tüp kullanımının yüksek katlı binalarda ya da balkonlarda güvenlik problemi yaratacağı uyarısında bulundu. Yener, sızıntı kazası yaşanmaması için alınacak önlemleri ise şöyle sıraladı:

“Kullanılan basınç regülatörünün gaz kaçağına karşı duyarlı olması gerekiyor. En fazla bir buçuk metrelik, her iki taraftan da cihaza kelepçeli sızdırmaz bir şekilde uygun hortumla bağlanmalı. Bu hortumların üç yılda bir değiştirilmesi gerekiyor. Gazlı sobaların kapalı mekanlarda kullanılmasına çok dikkat edilmesi gerekiyor. Kullanılan mekanın havalandırılması şart.”

‘MAZGALLAR AÇIK TUTULMALI’

Kaçak olduğunda ya da kaçak şüphesi oluştuğunda ortamı alevlendirici hareketlerde bulunmamak gerektiğini hatırlatan Yener, alınabilecek önlemlere dair sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sigara yakmak, kibrit çakmak yanı sıra kumanda da dahil olmak üzere elektronik cihazların kullanılmaması gerekiyor. Gaz kaçağı sırasında mümkünse LPG gazı zeminde toplandığı için su tazyiki ile birlikte mekanın havalandırılması gerekiyor. Penceredeki mazgalların havalandırma için açık tutulması gerekiyor”

‘ALEVLE DEĞİL, KÖPÜKLE KONTROL ETMEMİZ GEREKİYOR’

Yener, son olarak ısıtıcı için kullanılan cihazların ve tüplerin belirli aralıklarla kontrol edilmesi gerektiğini hatırlattı. Satın alınan tüplerin bayiler aracılığıyla dolaşıma sokulduğunda güvenli olduğunu söyleyen Yener, şu tavsiyelerde bulundu:

“Siz bilmediğiniz yerden otogaz doldurma işlemini yapıyorsanız orada sıkıntı var. Piyasada kalan tüpler güvenli fakat bilinmeyen yerlerden aldığınızda tehlike başlıyor. Yani güvenli hattın dışına çıktığınızda tehlike başlıyor. Piyasa dışındakilerin gaz oranını bilmiyoruz. LPG’de kullanılan gaz yaz ve kış mevsimine göre değişiklik gösterebilir. Bayilerden doldurulmadığında tüp sağlayıcısının kontrolünden çıkmış oluyor. Kaç yaşında olduğunu bilmediğimiz tüpler kullanılıyor. Gaz kaçağı şüpheniz varsa alevle değil, köpükle kontrol etmemiz gerekiyor.”