Macron’un gözü emeklilerin 13 milyarında, küresel ekonomide yanlış alarm mı?

Küresel ekonomide olumlu bir hava var. IMF küresel resesyon olmayacağını bildirdi. Macron ise savunmaya yüz milyarlarca euro harcarken, emeklilerin 13 milyarı ile tasarruf yapacağını söylüyor.

Abone ol

Acaba aşırı mı karamsardık? Çünkü 2023'te hemen herkes ABD ve Avrupa'da durgunluk bekliyordu. Hatta yüksek enflasyonla birlikte durgunluk (stagflasyon) öngörülüyordu. Şimdilerde bu fırtına bulutları yavaş da olsa dağılıyor. ABD'de enflasyon ve Merkez Bankası'nın (FED) yakından izlediği çekirdek enflasyon inişte, kış beklentilerin üzerinde sıcak geçiyor ve doğal gaz fiyatları da düşüyor.

Euro Bölgesi yılın son çeyreğinde yüzde 0.1 büyüme gösterirken, 2023 yılına ilişkin tahminlerini güncelleyen Uluslararası Para Fonu (IMF), 2023'te yüzde 0.7 büyüme öngördü. Ekim ayındaki tahmini ise yüzde 0.5'ti.

IMF EKİM’E GÖRE DAHA İYİMSER, KÜRESEL RESESYON BEKLEMİYOR

IMF, yeni tahmininde daha umutlu bir tablo çizdi. Daha önce bu yıl dünya ekonomisinin üçte ikisinin durgunluk yaşayacağını öngören IMF, Ocak ayındaki yeni tahmininde küresel bir resesyon (durgunluk) beklemediğini, önceki tahminine oranla çok daha az ülkenin resesyon yaşayacağını bildirdi.

IMF'ye göre, küresel ekonomi bu yıl yüzde 2.9 büyüyecek. IMF, Dünya Ekonomisinin Görünümü Ocak ayı raporunda, Ekim ayına oranla küresel büyüme tahminini 0.2 puan artırdı. Geçen yılki büyüme yüzde 3.4 olmuştu. 2024'te ise büyüme yüzde 3.1 olacak. Bu yıl geçen yılki yüzde 8.8'in ardından yüzde 6.6 küresel enflasyon bekleniyor.

IMF'ye göre, Ukrayna savaşı belirsizliği körüklemeye ve ekonomik faaliyet üzerinde baskı yaratmaya devam ederken, Çin'in yeniden canlanması mümkün. IMF, geçen yıl sadece yüzde 3 büyüme gösterebilen Çin'in bu yıl yüzde 5.2 büyümesini bekliyor.

ABD ekonomisinin ise, geçen yılki yüzde 2'nin ardından bu yıl yüzde 1.4'e gerilemesi bekleniyor. IMF, son tahmininde ekim ayına oranla Çin’in büyüme beklentisini yüzde 0.8, ABD’nin ise yüzde 0.4 artırdı.

ABD EKONOMİSİ TOPARLANIYOR; İŞSİZLİK 1969’DAN BERİ EN DÜŞÜK ORANDA

Ekonomistler de ABD ekonomisine ilişkin olarak, durgunluktan ziyade yavaşlama beklentisinde, hatta ikinci çeyrekte ABD ekonomisinin büyüme trendine girebileceğini bile öngörenler var.

Hafta içinde açıklanan istihdam verileri de oldukça umut vericiydi. Ocak ayında 517 bin kişi istihdam ordusuna katılırken, işsizlik oranı yüzde 3.4'e düştü. Bu 1969'dan bu yana en düşük oran.

İşgücüne artan talep ve işgücü piyasasının aşırı ısınmasına karşı önlem düşünülmeye başlandı. Ücret artışları da yavaşladı. Aralık rakamıyla birlikte yılın tamamında ortalama saatlik ücret artışı yüzde 4.4 oldu. Beklenti yüzde 4.8'di.

BİDEN MUTLU, 'SON 2 YILDA 12 MİLYON İŞ YARATILDI' DEDİ

Yarım milyondan fazla istihdam artışı ve düşen enflasyon Başkan Joe Biden'ın da keyfini yerine getirdi. 7 Şubat'ta Kongre'de ikinci "Birliğin Durumu" konuşmasını yapacak olan Biden, öncesinde yaptığı açıklamada, ekonomiden "çok iyi haberler" geldiğini, son iki yılda 12 milyon iş yaratıldığını ve bunun da tarihin en güçlü iki yıllık istihdam artışı olduğunu ifade etti.

FED: BİRKAÇ FAİZ ARTIRIMI DAHA VAR…

FED, geçen hafta beklentiler paralelinde politika faizini 25 puan artırdı. Böylece, FED son bir yılda sekizinci kez faiz artırımına giderek, politika faizini bir yıl önce sıfırdan yüzde 4.5-4.75 aralığına çıkardı. Diğer yandan 25 baz puanlık artış da mart ayından bu yana en düşüğü oldu. FED enflasyondaki düşüşe paralel olarak faiz oranlarının daha yavaş olarak artırmayı sürdüreceğini bildirdi.

FED Başkanı Jerome Powell, ilk kez dezenflasyonist sürecin başladığını söyleyebileceklerini belirterek, "görevi tamamlayana kadar aynı yönde kalmaya devam edeceklerini" söyledi.

Önümüzdeki dönemde "birkaç faiz artırımına" daha işaret eden Powell'ın enflasyona karşı zafer ilan edene dek faiz artışlarının süreceği mesajı, FED'in yeni bir döneme girdiği, faiz oranlarını enflasyon yavaşladıkça daha yavaş artıracağı şeklinde yorumlandı. Kimi yorumcular, FED'in faiz artırımlarını çok yakında -mart'tan sonra- durdurabileceğini ve yıl sonundan itibaren faiz indirimlerinin başlayacağını öngörüyorlar.

AVRUPA’DA ENFLASYON DÜŞÜYOR, 0.5 PUAN FAİZ ARTIŞI YAPILDI

Avrupa Merkez Bankası (ECB) da perşembe günü faiz oranlarını yarım puan artırarak, 2008'den bu yana en yüksek orana çıkardı. ECB, mart ayında da yarım puanlık artışa gideceğini bildirdi. Diğer yandan Euro Bölgesi'nde enflasyon ocak ayında keskin bir iniş gösterdi.

Aralık ayında yüzde 9.2 ile zirve yapan Euro Bölgesi enflasyonu ocakta yüzde 8.5'e düştü. Enflasyonun düşmesinde enerji fiyatlarının gerilemesi etkili olurken, maliyetlerdeki artışın hâlâ etkili olduğu ifade edildi.

Euro Bölgesi'nde de bu yıl durgunluğun önüne geçilse de yüksek faiz oranlarının ekonomiyi baskılaması ve enflasyonun hane halkı bütçelerini eritmesinden dolayı keskin bir ekonomik yavaşlamanın söz konusu olacağı tahmin ediliyor.

Borsaların keyfi yerinde, yılın ilk ayında küresel hisse senetleri yüzde 8 değer kazandı, buna karşılık ABD'de tahvil faizleri 50 baz puan geriledi. Hafta içinde S&P 500 endeksi yüzde 2 yükselirken, teknoloji hisselerinin ağırlıkta olduğu NASDAQ endeksi ise yüzde 4 yükseldi. Dow Jones endeksi ise, cuma günü 100 puan kaybetti ve haftayı yüzde 0.1 ekside kapattı.

ENERJİ DEVLERİ VE BANKALAR KÂRLI BİR YILI GERİDE BIRAKTI

Wall Street'te 2022 bilançoları açıklanıyor. 2022'nin parlak bir yıl olmadığını yazıp çizdik ama özellikle petrol devlerinin ve büyük bankaların geçen yılki kâr rakamları inanılmaz...

Beş büyük petrol şirketinin (ExxonMobil, Shell, Chevron, Total ve BP) 2022 net kâr toplamı 200 milyar dolar ile rekor seviyeye ulaştı. Bu daha önceki rekor yılı 2011'in toplamından yüzde 50 daha fazla...

ExxonMobil, 56 milyar dolar kâr açıkladı. Shell şimdiye kadarki en yüksek yıllık kârı olan 40 milyar dolar kâr bildirdi. Chevron ise 36 milyar dolar kâr etti.

Petrol devlerinin karı 2022'de tarihi rekor kırdı. Kaynak: Bloomberg

Geçen yıl pandeminin yavaşlamasıyla başlayan toparlanma talebi artırırken Rusya'nın Ukrayna'yı işgali arzı baltaladı ve neredeyse tüm yakıtlar için yüksek fiyatlar söz konusuydu. Bu durum petrol devlerine yaradı.

2023 ENERJİ DÜNYASI İÇİN O KADAR KÂRLI OLMAYACAK

Ancak bu yıl öyle olmayacak. Petrol fiyatları, Ukrayna savaşının geçen yıl Şubat ayında başlamasından kısa bir süre sonra zirve yaptığı seviyenin üçte birinden düştü ve doğal gaz fiyatları çoğunlukla Avrupa'nın büyük bölümünde mevsim normallerinin üzerinde ılık geçen kış nedeniyle Ağustos ayındaki en yüksek seviyesinden yüzde 70 düştü. Chevron'un CEO'su Mike Wirth geçen hafta, "2023'te bizi neyin beklediğini bilmiyoruz" dedi ve "belirsizliğin disiplin gerektirdiğini" ifade etti.

ABD Enerji Bakanlığı, Brent petrolünün bu yıl varil başına ortalama 83 dolar olacağını tahmin etti - tarihsel olarak yüksek, ancak 2022 seviyelerinin yüzde 18 altında-. Sonuç olarak, petrol ve gaz şirketlerini kârlı bir 2023 bekliyor, ancak gelirler ve kârlar 2022'dekilerin altına düşecek.

YENİLENEBİLİR ENERJİ YATIRIMLARI ÇOK DÜŞÜK, FOSİL YAKITA DEVAM

Fosil yakıt yakmaya devam, anlayacağınız… Petrol devlerini yenilenebilir enerjiye yeteri kadar yatırım yapmamakla suçlayanlar haksız değil. Çevreci gruplar enerji devlerinin yenilenebilir yatırımlarının toplam yatırımlara oranının, geleneksel yatırımları geçtiği takdirde bir geçiş döneminin başladığının söylenebileceğini savunuyor.

Örneğin Shell, 2022 yılında yenilenebilen enerji yatırımının bir milyar dolar artarak 3.5 milyar dolar olduğunu açıklarken, bunun toplam yatırımları olan 25 milyar dolarda yüzde 15 bir pay sahibi olduğunu bildirdi.

Fosil yakıt deyince, geçen hafta yazmıştım, hala kömür yakıyoruz, tüketimi geçen yıl rekor kırdı diye… Yeni bir veri geldi, paylaşayım: Almanya’da 2022’de üretilen elektrikte kömürün payı yüzde 33’e çıktı. Yenilenebilir enerjinin payı ise yüzde 50.

ABD’DE 6 BÜYÜK BANKANIN SON 10 YILDA KÂR TOPLAMI 1 TRİLYON DOLAR

ABD'de büyük bankaların tamamı kâr açıklaması yapmadı ama ülkenin 6 büyük bankasının (JP Morgan, Bank of America, Wells Fargo, Citigroup, Goldman Sachs, Morgan Stanley) toplam 110 milyar dolar seviyesinde kâr yakalaması bekleniyor. Bankaların kârında rekor yıl 2021 olmuştu. 6 büyük bankanın son 10 yıldaki net kâr toplamı bir trilyon dolar olacak.

Sadece Amerikan bankaları değil, Avrupa'nın en büyük 10 bankasının toplam kârı 2007'den bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. 2022'de en büyük 10 bankanın toplam kârı 42 milyar Euro oldu. Sadece Deutsche Bank, rekor bir rakam olan 5.6 milyar Euro kâr açıkladı. İsviçreli dev UBS ise 8.3 milyar Euro kâr etti.

AVRUPA GREVLER VE PROTESTOLARLA AYAKTA

Devler böylesine kârlar açıklarken ve eşitsizlik sürdürülemez boyutlara varmışken, dünyada çalışanları yoksullaştıran enerji ve gıda fiyatlarına ve kemer sıkma politikalarına öfke patlıyor. Fransa'da 3 milyon işçi Salı günü Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un emeklilik planına karşı protesto gösterileri yaptı. Sadece Fransa'da değil, protestolar ve grevler tüm Avrupa'ya yayılıyor.

Fransız protestolarıyla aynı gün Belçikalı sağlık çalışanları, Covid-19'un tetiklediği hastane krizine karşı Brüksel'de yürüdü. Teknoloji işçileri, Finlandiya genelinde ücretler konusunda ilk kez greve gitti.

Ve İngiltere'de 12 yılın en büyük grevi yapıldı. Yarım milyon işçi, adil maaş zammı talebiyle, enflasyona ve grev karşıtı yasalara karşı greve gitti. 2011 yılından beri en büyük ortak eyleme, maaş artış oranları enflasyonun altında kalan memurlar, öğretmenler ve tren sürücüleri katıldı.

MACRON, EMEKLİLERDEN KESİYOR VE SİLAHLANMAYA HARCAMAYA DEVAM

Fransa'ya dönelim; Cumhurbaşkanı Macron, asgari emeklilik yaşını 62’den 64'e yükselterek genel emeklilik harcamalarını yüzde 5'in üzerinde veya yılda yaklaşık 13 milyar Euro azaltmak için çabalıyor. Ancak bu yasa tasarısına Fransız halkının yüzde 70'i karşı çıkıyor ve yüzde 79'u önümüzdeki aylarda sosyal bir patlamanın "mümkün" olduğunu savunuyor.

Macron ise, Rusya'yla savaşmak üzere Ukrayna'ya tanklar gönderiyor ve savunma bütçesini 2024-2030 yılları arasında yaklaşık 100 milyar Euro artırarak 413 milyar Euro'ya çıkardı. Ardından, emekli maaşlarını kesmenin sistemi iflastan kurtarmak" için "zorunlu" olduğunu iddia etti.

Başbakan Elisabeth Borne, kesintilerin "pazarlık konusu olmadığını" ilan etti ve hükümet kesintileri protesto eden işçilere ve gençlere saldırmak için on binlerce çevik kuvvet polisini seferber etti.

EMEKLİLERLE YAPILACAK TASARRUF ARNAULT’NUN YILLIK SERVET ARTIŞININ ÜÇTE BİRİNDEN DAHA AZ

Küresel eşitsizlikle ilgili Oxfam raporu, dünyanın en zengin adamı Bernard Arnault'nun ülkesi Fransa'da toplumun en üstteki yüzde 1'inin 2020-2021'de yaratılan tüm servetin yüzde 63'üne veya 26 trilyon dolardan fazlasına sahip olduğunu ortaya koydu.

Arnault'nun serveti, 2020'de 85,7 milyar Euro'dan 2023'te 213 milyar Euro'ya yükseldi. Macron'un toplam yıllık emeklilik harcamalarından kesmek istediği 13 milyar Euro, salgının başladığından bu yana Arnault'un kişisel servetindeki yıllık artışın (42 milyar euro) üçte birinden daha az.

EN ZENGİNLER İŞTEN ÇIKARMAYA DEVAM, TEKNOLOJİ İŞÇİLERİNE KAN BANYOSU…

İşte Jeff Bezos... Dünyanın en zenginlerinden biri... Ancak sahibi olduğu online ticaret tekeli Amazon 18 bin çalışanını işten çıkaracağını bildirdi. Amazon, geçen yıl faaliyetteki 68 fiziki perakende mağazasının tamamını kapatacağını bildirmişti. İşten çıkarmaların büyük bölümü bu bölümden ve diğer teknoloji çalışanları...

Teknoloji demişken; Google da 12 bin çalışanını işten çıkaracağını bildirdi.

ABD'de 2022'de 238 bin teknoloji çalışanı işini kaybetti. Anlayacağınız, teknoloji emekçiler için kan banyosu bu yıl da sürüyor.