Madran Dağları'nda tarih öncesi 'eller'

DUVAR - Aydın'ın Çine ve Bozdoğan ilçeleri arasında kalan Madran Dağı'nda tarih öncesinden kalma kaya resimleri bulundu.

İlk kez Söke'ye bağlı Latmos (Beş Parmak) dağlarında bulunan kaya resimlerinin benzerlerine Madran Dağı'nda da rastlandı. Ana kayaya çizilmiş kaya resimlerinin boya rengi ve figür açısından Latmos resimleriyle benzerlik gösterdiği belirlendi. Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) Başkanı Bahattin Sürücü, bir kaya yüzeyinde tüm resimlerin el izinden oluşmasına ilk kez rastlandığını söyledi. Sürücü, "Kaya yüzeyinin iki alanında yer alan resimlerin bir bölümünde birçok el izinin olduğu, diğer alanda ise iki el izinin varlığı belirlendi. El izi resimleri, Latmos'un en doğu ucunda bulunan kaya resmine yaklaşık 60 kilometre uzaklıkta olması, boyar maddenin ve figürlerin benzemesi ilginç gelişmelere yol açabilir.

Bugüne kadar bulunan kaya resimlerinin genel olarak Latmos Dağlarındaki Tekerlek Dağ çevresinde yayıldığı görülürken, birkaç yıl önce Çine'ye bağlı Akçaova Sağlık köyünde bir resim bulunmuştu. Bu resimde de el izleri vardı. Yeni bulunan resim daha da uzak olan bir bölgede Madran Dağı'nda tespit edildi" diye konuştu.

Yeni bulunan resimle ilgili Aydın Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu'na bilgi verileceğini söyleyen Sürücü, "Latmos'un ilginç kaya şekilleri batıdan başlayarak, Çine Çayı Vadisi üzerinden Bozdoğan Altıntaş'a kadar ulaşıyor. Bu da demektir ki, aynı kaya yapısına sahip geniş bölge içinde daha pek çok resimle karşılaşmak mümkün olabilir. Tarih öncesinden kalma resimlerin önemi, gelecek yıllarda konusunda uzman bilim insanlarının bu konudaki çalışmalarıyla daha iyi anlaşılacaktır. Latmos'ta başlayan bu kültürün, Madran Dağı'na kadar yayılan gizeminin sırları, yapılacak bilimsel çalışmalarla birgün meydana çıkarılacak. Bu ilginç coğrafyadaki binlerce kayanın altında henüz bilinmeyen ve bulunamayan daha nice kaya resimleri keşfedilmeyi bekliyor" dedi.

'DOĞA HARİKALARI TEHLİKEDE'

Tarihi çizimler ile olağanüstü güzellikteki dağların risk altında olduğunu savunan EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü, "Bu dağlardaki en büyük risk, olağanüstü güzellikteki kayaları geri dönülmez biçimde tahrip eden maden ocaklarıdır. Yeni bulunan kaya resmine çok yakın bir alanda bir maden ocağı açılmıştır. Eğer bu maden ocakları açılmaya devam ederse, keşfedilmeden, bulunamadan, belki de tarihe ışık tutacak çok önemli bulguları kaybetmiş olacağız.

Kültür ve Turizm Bakanlığı, her köşesinden tarih fışkıran adeta bir açık hava müzesi niteliğindeki Latmos ve Madran Dağı'na özel bir koruma statüsü getirmelidir. Bu dağlarda madencilik değil, sürdürülebilir bir şekilde turizm yapılmalıdır. Alternatif turizm için bu bölge eşsiz güzelliktedir. Burada koruyarak yapılan turizm hem yöre insanlarını zenginleştirecek hem de ülkenin tanıtımına büyük katkı yapacaktır" diye konuştu. (DHA)