Mahremiyete saygı

Meta Türkiye ve Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu, izinsiz paylaşılan mahrem görüntüler dahil olmak üzere, zararlı içeriklerin yayılmasını engellemek için dünya çapında hizmet veren StopNCII.org’u Türkiye’de hayata geçirdi. StopNCII.org, İntikam Pornosu Destek Hattı tarafından yürütülen bir proje olup, intikam pornosu görüntülerinden mağdur olan insanlara yardım etmek için teknoloji şirketleri tarafından kullanılan yaratıcı teknolojileri sunuyor.

Menekşe Tokyay meneksetokyay@gmail.com

Kötülüğün de mahremiyetin de tarihi insanlık tarihi kadar eski. İyi nedir, kötü nedir, ne gizlidir, ne mahremdir, ne kamusaldır, insan neden kötülüğe başvurur gibi felsefi sorular insanın zihninde sürekli döner durur.

Kimisinin gözünü intikam hissi bürüdüğünde tüm etik değerler, saygı ve toplumsal dengeler alt üst olur; mahremiyetin o demirden kozasını kırıp içindekileri toplumun farklı köşelerine ve dijital dünyanın uçsuz bucaksızlığına doğru savurmakta bulur çözümü.

Oysa Konfüçyus, “zayıf insanlar intikam alır” der. Böylesine zayıf ve marazi bir insanlık halinin karşısında ise, ulusal ve uluslararası düzeyde güçlü yasalar ve etkin yaptırımlar, büyük bir uyarıcı olarak durmalıdır. 

Haziran ayında Netflix’te gösterime giren “Intimacy / Intimidad” isimli İspanyol yapımı bir politik dram mini-dizisi, “intikam pornosu” tartışmasını yeniden gündeme taşıdı.

İntikam pornosu, her iki tarafın da onayı alınmaksızın kişisel mahrem görüntülerin izinsiz olarak paylaşılması ve çevrimiçi olarak yayılması anlamına geliyor.

Kapsamında çıplak veya cinsel içerikli görsellerin rıza olmaksızın paylaşımı veya bu yönde tehditte bulunulması ya da “derin sahte” (deepfake) de denen o uçsuz bucaksız alanda dijital manipülasyon teknikleri kullanarak sahte pornografik fotoğraf ve videoların oluşturulması yer alıyor.

Çıplaklığın yanı sıra, birlikteliğe dair bir fotoğraf, cinsel görüntü içeren bir video da bu teknolojik ayak izi kapsamında. Genellikle de ayrılık sonrasında öç alma, akran zorbalığını şiddetlendirme veya toplumda saygın bir yeri olan kişilere itibar suikastı yapmak amacıyla kullanılıyor. 

Itziar Ituno / Intimacy 

Dizinin başrolünde La Casa de Papel’den de aşina olduğumuz Itziar Ituno, intikam pornosuna maruz kalan kadın siyasetçi Malen Zubiri rolünde.

Bilbao belediye başkan vekili olan ve belediye başkanlığına da yakın zamanda adaylığını koymayı hedefleyen, dolayısıyla çok seveni olduğu kadar nefret edeni de eksik olmayan Malen’in yıldızı her geçen gün daha da parlarken bir anda cinsel yaşantısına dair çekilmiş bir gizli kayıt kamuoyuna sızıyor. Ve dünyası allak bullak oluyor.

Mahremiyetinin ihlal edildiği, aile hayatının parçalandığı, kızının arkadaşları tarafından alay konusu edildiği ve yalnızlaştırıldığı bir dönemde ise, benzer süreçlerden geçmiş başka bir kadının kız kardeşiyle yolları kesişiyor.

Tüm risklere, karşılaşacakları suçlamalara ve dışlanma tehlikelerine rağmen, kadınlardan biri adalet arayışına başvururken, diğeri damgalanmaktan korkuyor, ilk başta çekimser kalıyor. Ama ikisinin de yaraları taze ve halen kanıyor.

Dizide intikam pornosunun yol açtığı inkâr, öfke, suçlanma, damgalanma endişesi, bir noktada kabullenme ve hak arayışı süreçleri net ve öğretici şekilde verilmiş. Bu tür adli vakalarda kurbanın çoğu zaman suçlandığı (“victim blaming”) anımsatılıyor, ama “sen bir kurban değilsin, bu senin hatan da değil” mesajı vurgulanıyor.

Dolayısıyla, intikam pornosuyla karşılaşan bir kişinin nasıl bir patikadan geçeceği ve hangi yöntemlere başvurabileceği konusunda da bir rehber niteliğinde.

Bir kişinin özel yaşantısının saniyenin milyonda biri kadar kısa bir süre içerisinde kamuoyuna sunulduğu bir internet çağında artık zararlı içeriğin yayılması da salgına benzer bir hal aldı. Kişinin mahremiyeti bilgisayar veya telefon ekranları arasında virüs etkisiyle geçişkenlik gösteriyor – hem de kıyas kabul etmez bir hızla.

Etkin koruma ve önleme stratejileri izlenmediğinde ve kişi bu zorlu durumda tek başına ve çaresiz bırakıldığında işini ve/veya ailesini kaybedebiliyor, psikolojik sağlığı bozuluyor, sosyal çevresi zedeleniyor, intihara dek varan bir çöküş süreci başlıyor.

Kurbanların böylesine hızlı ve bağlantılı bir dijital dünyada kendilerini çaresiz hissetmelerinin önüne ise, toplumsal dayanışma (b)ağları ve sivil toplum kuruluşları arasındaki işbirlikleri geçiyor. Beraberinde elbette etkin uygulanan cezai tedbirler ve müeyyideler eşliğinde...

Geçtiğimiz hafta Meta Türkiye ve Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu, izinsiz paylaşılan mahrem görüntüler dahil olmak üzere, zararlı içeriklerin yayılmasını engellemek için dünya çapında hizmet veren StopNCII.org’u Türkiye’de hayata geçirdi.

“Karşılıklı mutabakata dayanmayan kişisel görüntü” ifadesinin İngilizce karşılığının başharflerini oluşturan (Non-Consensual Intimate Image) NCII’nin durdurulması için çalışan StopNCII.org, bu konuda proaktif bir koruma kalkanı sağlıyor. 

“Hash teknolojisi” kullanılarak her bir görüntüye benzersiz bir sayısal kod veriliyor ve güvenli bir dijital ayak izi oluşturuluyor. Atanan “hash”lerden bir algoritma oluşuyor ve işbirliği yapılan şirketlerle –yani Facebook ve Instagram- paylaşılıyor.

Böylelikle birisi platformlarında bu görüntüleri paylaşırsa veya bu platformlara yüklemeye çalışırsa bu ayak izlerinin önceden paylaşıldığı teknoloji şirketleri de bunu tespit edip önleyebiliyor, yayından kaldırıyor ve içeriğin daha fazla yayılması önleniyor.

Hash, farklı büyüklükteki girdilerden sabit büyüklükte bir çıktı yaratma anlamına geliyor. Böylelikle, mahrem görüntülere dair bir veri bütünlüğü ve güvenlik sağlanıyor.

Platformun web sitesinde bu konuda uluslararası örgütlere ve dokümantasyona ulaşılabilen bir merkez de var. 18 yaşından küçükler için yardım mekanizmaları ve çocuk hattı da açık bir şekilde anlatılıyor.

“Birisi sizi kişisel görüntülerinizi paylaşmakla tehdit ediyorsa ne yaparsınız?” sorusuyla açılan website, “kendi vakanızı” yaş, görüntü içeriği bildirmeniz için turuncu bir kutu sunuyor.

2015 yılında kurulan İntikam Pornosu Destek Hattı (Revenge Porn Helpline - RPH) bu konudan muzdarip binlerce mağdura destek oldu ve yüzde 90’ın üzerinde bir oranla, 200.000’den fazla mahrem görüntünün başarılı bir biçimde internetten kaldırılmasını sağladı.

StopNCII.org ise, İntikam Pornosu Destek Hattı tarafından yürütülen bir proje olup, intikam pornosu görüntülerinden mağdur olan insanlara yardım etmek için teknoloji şirketleri tarafından kullanılan yaratıcı teknolojileri sunuyor. Endüstri ortakları ise Facebook ve Instagram’ın çatı kuruluşu olan Meta.

İntikam pornolarına başvurulması ve yaygınlaşması son on yılda hızlı bir artış sergiliyor. İsrail’den Kanada’ya, Birleşik Krallık’tan Japonya’ya, Belçika’ya dek birçok ülke bu konuda mevzuatlarını güçlendirdiler.

Bu alanda mücadelede sahada çok fazla sivil toplum girişiminin olduğu ve devletin de yardım hatlarına yıllık maddi destek sağladığı Birleşik Krallık’ta sadece 2020 yılında 3145 vaka tespit edildi ve artış eğilimi de devam ediyor.

2022-2023 dönemi için Birleşik Krallık İç İşleri Bakanlığı, RPH’ye Kadın ve Kız Çocuklarına Yönelik Şiddetle Mücadele Stratejisi kapsamında 150.000 sterlin destek veriyor. Bir önceki dönemde bu destek 120.000 sterlin idi.

Birleşik Krallık’ta 1980’li yıllara geri dönersek, Hustler isimli bir porno dergisi, okurlarına, yayınlanması için kadınların vajinalarına dair fotoğraflar göndermeleri çağrısında bulunmuş, birçok kadın ise bunun üzerine rızaları alınmaksızın görüntülerini paylaşan dergiye dava açmıştı.

İrlanda’da çalışan Victims Alliance isimli kuruluşun verilerine göre, 2020 yılında İrlandalı kadın ve kız çocuklarına ait 100.000’in üzerinde cinsel içerikli görüntü rıza alınmaksızın çevrimiçi alana yayıldı.

2021 yılında Avrupa Birliği çapında yaşları 18 ila 80 arasında değişen 2000 kişiyle yapılan bir araştırmada ise, kadınların üçte birinin rızaları olmaksızın mahrem görüntülerinin internete düşebileceğinden korktuğu ortaya çıktı.

Google, Microsoft ve Twitter da intikam pornosu arama sonuçlarının hızlı bir şekilde kaldırılmasına yönelik olarak son yıllarda kural ve ilkeler benimsedi.

Ancak materyalin hızlı bir şekilde dünya çapında yayıldığı düşünüldüğünde ve bu içeriğin kaç kişi tarafından kaç kez indirildiği bilinmediği için mağdurların kişisel bütünlüğü açısından etkileri kolay kolay yok edilemiyor.

Geçtiğimiz günlerde Belçika’da ayrıldığı kız arkadaşının çıplak görüntülerini internet üzerinden dağıtan ve Ghent mahkemesinin kararına rağmen görüntüleri kaldırmayan bir erkek, 420 bin Euro cezaya –yani kaldırılmayan her görüntü başına 10 bin Euro- mahkûm edildi. Karar, bundan sonraki benzer vakalar için emsal niteliğinde.

Benzer şekilde İsveç de 2013 yılında Söderman v. İsveç (no. 5786/08) davasında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından kişilerin gizli şekilde filme çekilmesi karşısında mevzuatının yeterli olmadığı konusunda uyarılmış; bu kararın ardından İsveç yasaları da rızaya dayalı olmayan her türlü mahrem görüntünün paylaşımı ve dağıtılması konusunda sıkılaştırılmıştı.

Bir yandan, Google, Facebook, TikTok gibi kuruluşlar, benzer durumlarda mahrem görüntülerin bildirilmesine dair bir kılavuz hazırlamak için Belçika Kadın-Erkek Eşitliği Enstitüsü ile görüşmelerini sürdürüyor.

Bu kılavuzlar tamamlandığında, mağdurların görüntüleri kendilerinin de kaldırması mümkün olacak. Belçika hükümeti de bir yandan bu tür intikam pornosu vakalarında şikâyet sürecini kolaylaştırmanın yollarını araştırıyor.

Söz konusu suçun beş yıla kadar hapisle cezalandırıldığı, görüntüleri kaldırmayan internet platformlarına ise para cezası verildiği Belçika’da bu konu toplumda giderek daha yaygın bir yer ediniyor; zira Kadın-Erkek Eşitliği Enstitüsü'nün son verilerine baktığımızda, her 100 yetişkin Belçikalıdan 1'i intikam pornosuna maruz kalıyor. Vakaların ağırlıklı bir kısmı eski eş veya sevgili iken, bir kısmı da yakın bir kız arkadaş olabiliyor. Ancak her 6 kurbandan sadece 1’i resmi şikâyette bulunuyor.

İntikam pornosuna yönelik mücadelede temel olarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 8.maddesine başvuruluyor. Madde; herkesin özel hayatına saygı gösterilmesi hakkına dair.

Türkiye gibi geleneksel aile yapılarının, namus ve ahlak kavramlarının baskın olduğu toplum yapılarında ise, intikam pornolarının yaygınlaşması, kişileri intihara dek sürükleyebilen bir fitili ateşleyebiliyor veya bu görüntülerin internete düşeceğine dair şantaj karşısında razı olmadığı bir ilişkiyi sürdürmek zorunda bırakarak, yani korkuyla boyun eğdirerek, kişiyi psikolojik ve fiziksel sağlığından mahrum kılabiliyor. 

Ülkemizde henüz bu konu özelinde bir yasa çıkarılmış değil. Ancak ilgili davalar, özel hayatın gizliliği ve mahremiyeti üzerine temelleniyor ve ağır yaptırımları var. Müstehcenlik suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 226. maddesinde “genel ahlaka karşı suçlar” başlığı altında düzenleniyor ve erişimin engellenmesi kararı verilebiliyor.

2014 yılında Türkiye güzeli Melisa Aslı Pamuk, kendisini porno görüntü ile tehdit eden kişiye dava açmıştı. 2006 yılında ise, manken-oyuncu Gamze Özçelik’in milli basketbolcu olan eski erkek arkadaşı, kendisinin mahrem görüntülerini çekip internet aracılığıyla yayması üzerine 5 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.  

İntikam pornosuna maruz kalan kişi sayısı, cinsiyet, meslek ve yaş dağılımı ve yıllara göre artış veya azalma trendine dair herhangi bir resmi istatistik ise henüz yok.

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu’nun (TKDF) bu konuda önleyici sistemi Türkiye’ye getirmesiyle birlikte benzeri bir durumda kalan kişi, kurumun acil yardım hattını aradığında (0212 656 96 96 veya 0549 656 96 96) önce kolluk kuvvetlerine şikâyet bildirimi yapmaları sağlanıyor ve iç hukukta izlenecek yollara başvuruluyor. Bu aşamada, vakanın 6284 sayılı Kanun çerçevesinde yargıya intikal etmesi gerekiyor.

Ardından, ilgili kişi için gerekli psikolojik ve hukuki süreç başlıyor ve bu içeriğin kaldırılması konusunda StopNCII.org ile ortak harekete geçiliyor. Website üzerinde açılacak forma görüntülerin olduğu linkler yükleniyor ve bir bildirim yapılmış oluyor. Bir taraftan iç hukuk süreci devam ederken, diğer taraftan görüntülerin ivedilikle silinmesi sağlanıyor; bağlı bulundukları hesap tespit ediliyor.

Teknoloji devi Meta’ya ait Facebook ve Instagram da bu süreçte kolaylaştırıcı rol oynuyor.

Ancak Telegram veya WhatsApp gibi mahrem görüntülerin kitleler halinde paylaşıldığı mecralar “özel iletişim alanı” sayıldığı için şimdilik kapsam dışı. Bu konuda yasal düzenleme yapılması doğrultusunda dünya çapında bir çağrı var.

Henüz Meta ile Türkiye arasındaki bu işbirliği çok yeni. Ancak yardım hattının ülkemizdeki bilinirliği arttıkça bu konu özelinde de önalıcı tedbirler daha yaygın bir şekilde hayata geçirilecek; intikam pornosunun mağduru kişilerin bu içeriği “ulusal sınırları tanımayan bir dijital ortamda” kaldırmaya çalışmak gibi ağır bir yükü tek başına üstlenmelerindense teknoloji şirketleri ve sivil toplumun desteğinden yararlanmaları sağlanacak.

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü

TKDF’nin bu girişimi, başkanı Canan Güllü’nün ifadesiyle “maruz kalanların yalnız olmadıklarını göstermek” açısından çok önemli. Çünkü gerek intikam pornosuna maruz kalmak gerekse içeriği kaldırmak için ilgili platformlarla temasa geçmek, mağdur açısından travma üstüne travma doğuruyor. Kurbanı suçlayan anlatı ve iğneleyici bakışlar da cabası...

“Dünyanın başka ülkelerindeki ortaklar ile sesimizi yükseltmek ve çözüm üretmek adına mücadeleye devam,” diyor Güllü.

İnsan haklarına yönelik ihlaller, kadınlara yönelik şiddet farklı biçimler alırken hepimiz, birlikte mücadeleye devam.

“Soğuk bir mevsimin eşiğinde, yalnız ve isyankâr kadın” Furuğ Ferruhzad, şöyle der bir şiirinde: “Suskunluk nedir, söylenmemiş sözlerden başka…” Kadınların susmaması, söylenmemiş sözlerin birikmemesi, intikam pornolarının canları ve hayatları acımasızca almaması için mücadeleye devam...

Tüm yazılarını göster