Mansur Yavaş: Özhaseki'ye, HDP'den oy isteyip istemediğini sorun!

CHP'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mansur Yavaş, HDP'yle görüşüp görüşmeyeceğine ilişkin soruya, "HDP açık açık 'ben Mansur Yavaş'a oy vermem' dedi. Kendi takdirleridir. Lütfen Özhaseki'ye HDP'den oy isteyip istemediğini sorun" yanıtını verdi.

Abone ol

ANKARA - CHP ve İYİ Parti'nin yerel seçimde yapacağı işbirliği çerçevesinde CHP'den Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Mansur Yavaş, CHP Ankara il ve ilçe yöneticileriyle birlikte gazetecilerle buluştu. En büyük projesinin, 'Ankara'yı marka kent haline getirmek' olduğunu söyleyen Yavaş, yol haritasını anlattı, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Yavaş, "Saadet Partisi ya da Vatan Partisi’yle de temasa geçecek misiniz?" sorusuna "Önce Sayın Kılıçdaroğlu ve Akşener'i ziyaret edeceğiz. Sonrasında bizim ajansımızın gördüğü yolda gideceğiz. Saadet Partisi, Millet İttifakı denmesini istemiyormuş. Bütün partileri gezmeyi düşünüyorum. Herkesin oyunu alacağımıza, herkesin belediye başkanı olacağımıza göre gerekirse görüşürüz" yanıtını verdi.

'HDP'NİN KENDİ TAKDİRİDİR'

"HDP'yi de ziyaret edecek misiniz?" sorusu üzerine ise Yavaş "HDP açık açık 'ben Mansur Yavaş'a oy vermem' dedi. Kendi takdirleridir. Lütfen Özhaseki'ye HDP'den oy isteyip istemediğini sorun. Çok önemli bu. Bunu İstanbul'da da sormalarını isterim. Bütün HDP'lilere laf sayıp onlarla işbirliği yapıyorlar diyorlarsa açık açık, 'Biz HDP'nin oyunu istemiyoruz' diye İstanbul'da Sayın Binali Yıldırım'ın ilan etmesi gerekir" dedi.

Ayhan Bilgen'den Mansur Yavaş'a yanıt: Herkesin oyuna talip olmalı

HDP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı  Yurdusev Özsökmenler, “Demokrasi güçlerinin Mansur Yavaş’ı destekleme gibi bir düşünceleri olduğunu zannetmiyorum. Yerel inisiyatiflerin seçim adaylarını önemsiyoruz. Tepede yapılan pazarlıklarla ilgilenmiyoruz ve bize doğru gelmiyor” açıklamasını yapmıştı.

'MUHATABIM ÖZHASEKİ'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Arnavutköy'deki toplu açılış törenindeki, "İdeolojileriyle taban tabana zıt adayları milletimizin karşısına çıkarmaya başladılar ama paslı demir yaldızlı boyayla boyanmakla altın olmaz" ifadelerinin hatırlatılması üzerine Yavaş, "Şu anki muhatabım Özhaseki. O yüzden yorum yapmayacağım" diye konuştu.

'HALK YARARINA PROJELER DEVAM EDECEK'

Mansur Yavaş, AK Partili rakibi Mehmet Özhaseki'yle ilgili ne düşündüğü sorusu üzerine şu açıklamayı yaptı:"Ben rakiplerimle ilgili yorum yapmamayı tercih ediyorum. Televizyonlardan izledik ve hükümetin planı içerisinde programlarını açıkladılar. Umarım Ankara için güzel projeler açıklarlar. Ön yargımız yok. Benim daha önceki yıllarda Ankara için öne sürdüğüm projeler bugün hem Ankara'da hem de Türkiye'de uygulanıyorsa, Özhaseki'nin de güzel projesi varsa Ankara belediye başkanı olduğumuzda elbette onları da değerlendireceğiz. Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin şu an devam ettirdiği halk yararına olan projelerinin hemen hemen hepsini devam ettireceğizy"

'BEN BİR DÖNEM ADAYIM'

Ankara'nın huzuruna üçüncü kez çıktığını, 2014'teki yerel seçimde  önerdiği projelerin bazılarının Mustafa Tuna döneminde Ankara'da ve diğer illerde hayata geçirildiği hatırlatan Yavaş, "Bu seçimde de sadece Ankara'da polemiklere girmeden, Cumhuriyetimizin Başkentini, Atatürk'ün bize emanet ettiği başkenti marka şehir yapmak için yola çıktık. Bunu da hep birlikte, artı İYİ Parti'nin desteğiyle gerçekleştireceğimize inanıyorum. Ben bir dönem adayım. Bu dönem zarfında Ankara'nın önümüzdeki 50 yılını planlayıp, bununla ilgili çalışmaları yapıp, belediye içerisindeki sistemi buna göre kurup inşallah 5 yıl sonra veda ederken Ankara halkına borcumuzu ödemiş olarak veda edeceğiz diye düşünüyorum" dedi.

"İYİ Parti ve CHP'nin ittifak adayısınız. Ankara'da ortak bir etkinlik, program belirleniyor mu yoksa sadece CHP'yle mi yürüyeceksiniz?" sorusuna ise Yavaş, "Önerimizi yaptık bu konuda ve ortak ilerlenmesinin önemli olduğunu söyledik. Bu benim tek başıma vereceğim karar değil. Genel Merkeze ilettik. Onların vereceği kararla olabilir diye düşünüyorum" yanıtını verdi.

'İKTİDARLA KAVGA ETMEDEN UZLAŞMANIN YOLUNU BİLİYORUM'

AK Parti’nin yerel seçim öncesinde Meclis’e sunduğu 71 maddelik torba kanun teklifinde yer alan, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın bütçesine belediyelere yardım ödeneği konulmasının önünü açan düzenlemeye ilişkinse Yavaş şu değerlendirmede bulundu: "Gelir Yasasının yerel yönetimlere uygun bir yasa olmadığına inanıyorum. Bütünşehir Yasası da yerel yönetimlerin felsefesine aykırı. Demokrasi muhtarlarda başlar, yerel yönetimlerle gelişir. Dolayısıyla bu zamana kadar gelen her hükümet, yerel yönetimleri güçlendirdiğini iddia eder ancak şimdiki bütünşehir uygulaması hantal bir yapı ortaya çıkarmıştır. Yerel yönetimlerin sayısının ve mali kaynaklarının sayısının arttırılması gerekir. 6.5 yıl muhalefette belediye başkanlığı yaptım. İktidarla kavga etmeden uzlaşmanın yolunu mutlaka biliyorum. Ankara çok daha farklı. Böyle bir uygulamanın olacağını düşünmüyorum. Ankara'da belediye durursa hayat durur. Ankara'da hayat durursa da Türkiye'de hayat durur."

'AK PARTİ'DEN TEKLİF ALDIM'

Yerel seçimler öncesi AK Parti'den de teklif aldığını hatırlatan Mansur Yavaş, yerel seçimlerde beklediği oy oranına ilişkin "Sandık güvenliği için geçen seçim bir takım çalışmalar yaptık ama koordinesizlik oldu. O günkü seçimi yöneten arkadaş tarafından iki saatte bütün sonucun alınacağı iddia edildi. Ancak  maalesef dördüncü gün bile bütün sonucun yüzde 50’sini alamamıştı bu arkadaş. Verilerin de bize transfer edilmesi engellenmişti. Şimdi sonuçların iki üç türlü takibi yönünde çalışmalarımız devam ediyor. Ankaralılara söz veriyorum, Ankara seçimi bu kez iki-üç saat içerisinde sonucu kesin olarak alınan ve bundan sonraki seçimlerde de halkın sandık sonuçlarına emin olduğu bir süreç olacak."

'EN BÜYÜK PROJEM ANKARA'YI MARKA KENT YAPMAK'

Mansur Yavaş'ın Ankara'da hayata geçirmeyi planladığı projelerle ilgili yöneltilen sorulara ise yanıtları şu şekilde oldu:

2014 yılındaki yerel seçimlerde en büyük projenizin Ankara'yı Melih Gökçek'ten kurtarmak olduğunu söylemiştiniz. Bu seçimlerde en büyük projeniz nedir?

En büyük projem  Ankara'yı marka kent yapmak. Ulaşımıyla, belediye  hizmetlerinin kaliteli ve ucuz olmasıyla başlayarak özellikle istihdam alanında Ankara'da yaşayan yurttaşların gelirinin artması için çalışacağım. Örneğin Eskişehir'de okuyan öğrencilerin birçoğu 20 yıl sonra ben Eskişehir'de okudum diyerek öğrenci kenti olduğunu söyleyerek aldığı hizmetlerle övünüyor.  Maalesef Ankara'da böyle bir şey olmadı. Hem öğrencilerin hem kadınların hem de Ankara'da yaşayan yurttaşlarımızın gururla yaşamaktan keyif aldığı bir Ankara yaratmak istiyoruz.

'İNSANA VE YAYAYA DAYALI BİR TRAFİK ÖNGÖRÜYORUZ'

Ankara'yı marka kent  haline getireceğinizi söylediniz. Ankara'nın en büyük problemlerinden birisi trafik sorunu. Trafik sorunu çözmek için bir proje geliştirdiniz mi?

İnsana ve yayaya dayalı bir trafik öngörüyoruz. İnsanların birçoğunun yürümesini istiyoruz. Yürümenin 51 farklı faydası var. Semtlerden Ankara'ya gelirken herkes kendi arabasını kullanmak zorunda kalıyor. Bunun hem şehre hem kente hem de o aileye maliyetini rakamlarla ortaya koyacağız. Yürüme alanı içerisindeki iş yerlerine ve istihdama da katkısının olacağını ve gelir artışına neden olacağını iddia ediyoruz. En büyük iddiam ulaşım konusunda.

‘ŞEHİR HASTANELERİNİN YERİ YANLIŞ’

Geçen dönem şehir hastaneleriyle ilgili yerlerin yanlış olduğunu söylemiştik. Bizim  bu konuda bir inisiyatifimiz olmadığı için yapımın başladığını görünce projeyi o zaman çizmiştik. Etlik'ten Ankaray'ın olduğu yere bir hava ray projesi, ODTÜ'den Bilkent Şehir Hastaneleri'ne uzanan ve ODTÜ, Hacettepe öğrencilerinin de rahatça kullanacağı bir havadan ray sistemi ön görmüştük. Bunun yerine şimdi yapılanları görüyorsunuz. Bir belediye başkanının kendi başına karar alıp yaptığı hatayı Ankaralılar çekiyor. Oraya ambulanslar zor girecek. O günkü yönetimin şehir hastaneleri için 800 milyon liralık yol yapıyoruz açıklaması oldu. Acı acı güldüm. Hastaneleri oraya yapmasaydınız 800 milyon liralık çözümü olmayan yolu yapmayacaktınız ve 800 milyon liraya hastanenin kendisini yapacaktınız. Bundan sonra biz ortak akılla yapacağımız büyük yatırımları meslek odalarına, sivil toplum kuruluşlarına  sorarak yapmak istiyoruz.

‘SARAÇOĞLU MAHALLESİ KORUNMALIDIR’

Mehmet Özhaseki'nin de projeleri var ama Ankara'yla ilgili projeler hükümetin ikinci 100 günlük eylem planında yer aldı. Burada yer alan projelerle ilgili düşünceleriniz nedir? Özellikle Saraçoğlu Mahallesi'yle ilgili...

Saraçoğlu Mahallesi'nin olduğu gibi korunması gerektiği kanaatindeyim. Bunlar Ankara'nın değerleridir. Özellikle cumhuriyet döneminin büyük değerleridir. Ancak her nasılsa buralar da ranta açılacak şekilde değerlendirilmek istenmektedir. Buna son derece karşıyız.

'ABD BÜYÜKELÇİLİĞİ'NİN YAPILMASI BÜYÜK HATA'

Atatürk Orman Çiftliği'nin imara açılması tartışmalarına nasıl bakıyorsunuz? ABD Büyükelçiliği'nin  Atatürk Orman Çiftliği içerisinde devam eden bir inşaatı ve inşaatın ruhsatının durdurulması talepleri var...

Atatürk Orman Çiftliği'ni tam Gençlik Parkı'yla birleştiren Atapark projemiz vardı. Onun bir kısmını  şimdi millet bahçesi olarak ilan ettiler ama o Atapark projesini daha da büyüterek hazırlıyoruz. Ankara'nın en büyük yeşil alanı olacak. Oraya ABD Büyükelçiliği'nin yapılması çok büyük bir hata.  Ruhsat iptali için geçerli neden olması gerekiyor. Bu ruhsat verilmiş. Ruhsatı iptal ettiğiniz zaman bunun tazminatını ödemek zorundasınız. Bunu değerlendireceğiz. Herhangi bir ön yargımız yok. Ankara halkı şikayetlerini arttırırsa ne olur bilmiyorum. Bunları ortak akılla çözmek gerekiyor.

'MUHALİF DURUMUMUZ DEVAM ETTİ'

Son seçimin ardından siyaset sahnesinde sizi çok fazla görmedik. Dört yıl boyunca siyaset sahnesinde çok aktif olmamanız bu seçim kampanyasında handikap mı?

Beypazarı'ndan Ankara'ya geldiğimde emekli de değildim ve dolayısıyla bir kuruşum da yoktu. Avukatlık yapmak zorundaydım. 2009 seçimi bitti, ben büroma döndüm. 2014 seçiminin ardından da büroma dönmek durumundaydım. Siyaset genlerimizden biraz uzaklaştı. Ben bir belediye başkanının kendi düşüncelerini ve görüşlerini halka zorla kabul ettirmek gibi, başka siyasi partinin genel başkanıyla uğraşmak gibi görevlerinin olmadığını düşünüyorum. Siyasetten uzak kaldık ama sürtüşlerimizin içinde kalmamamızın da bir faydası olduğunu düşünüyorum. Hukukçu olmamız nedeniyle referandum sürecinde “Hayır” kampanyalarını yaptık. Muhalif durumumuz devam etti. Belki de bu yüzden her partiden bizim adayımız olsun diye teklif geldi. Şimdi herkesi kucaklamak gayesindeyiz.