Markaların karanlık geçmişleri: Eroin, Gestapo, cinsellik...

Bugün dünyanın en bilinen bir dizi markası gizemli, hatta karanlık geçmişlere sahip... İşte eroin satmaktan Gestapo üniforması dikmeye uzanan hikâyeler...

Abone ol

DUVAR - Dünyanın en bilinen markalarından bazılarının 'karanlık' geçmişlere sahip olduğunu biliyor muydunuz? ABD'de yeni yayımlanan bir kitap, Coca-Cola, Bayer, Ford ve Hugo Boss gibi markaların Nazilerle işbirliğini de içeren geçmişini mercek altına aldı.

.

'Markaların gizli tarihi: Bildiğimiz ve bayıldığımız markaların karanlık ve sapkın başlangıçları' isimli kitapta, bir dizi markanın kuruluş hikâyesindeki karanlık ayrıntılar ortaya döküldü. Kitabın yazarı Matt McNabb, belgelediği hikâyelerin 'söz konusu şirketlerin bugünkü duruşunu hiçbir şekilde yansıtmadığını' vurguladı. Yazarın ortaya döktüğü, bazıları bilinen, bazıları da ilk kez ortaya çıkan detaylar ise şöyle:

COCA-COLA'DA KOKAİN VARDI

Coca-Cola 1800'lerin sonunda ilk olarak piyasaya sürüldüğünde, morfine ve bağımlılık yapan etkilerine karşı bir alternatif olarak sunulmuştu. Ancak içinde, morfin kadar bağımlılık yapacak miktarda kokain vardi.

Coca-Cola'nın mucidi olan eczacı John 'Doc' Pemberton, 1880'lerde Amerikan İç Savaşı'nda göğsünden yaralandı. Acısını azaltmak için kendisine, o dönemin yaygın ağrı kesicisi olan morfin verildi. Cepheden döndüğünde kendi kendine, hem ağrıyı azaltacak hem de morfin bağımlılığına son verecek bir içecek yapma sözü verdi. Sahibi olduğu eczanede, 'Pemberton'ın Fransız Koka Şarabı' adını verdiği içeceği yarattı.

Coca-Cola bu dönemde, şişesi 1 dolardan (bugünün parasıyla yaklaşık 20 dolar) satıldı; 'psikolojik ve fiziksel yorgunluğa, kronik hastalıklara, böbek, karaciğer ve kalbe, melankoliye, histeriye ve uyku haline iyi gelen' bir içecek olarak pazarlandı. İçinde kafein kaynağı olan kola fındığı, anksiyeteye iyi geldiği iddia edilen damiana şurubu, kokainin ham maddesi olan koka yaprağı ve alkol vardı.

Coca-Cola'nın formulündeki kokain 20'inci yüzyılda çıkarıldı. Şirket is ebugün, içeceğin geçmişte kokain ihtiva ettiğini kabul etmiyor.

GESTAPO ÜNİFORMASINDAN PODYUMA

Bugün lüks giyimin önde gelen markalarından Hugo Boss şirketine ismini de veren kurucusu, Nazi Partisi'nin ateşli bir üyesiydi. Hugo Boss, 2'inci Dünya Savaşı'nın öncesinde ve sırasında Alman askerleri ve Gestapo için üniformalar üretti. SS subaylarının ve Hitler Gençliği'nin erken dönemde giydiği kahverengi gömleklerde ve siyah üniformalarda Boss'un imzası vardı.

Nazi liderlerinden Georg Rath ile çok yakın dost olan Boss'un Metzingen kentindeki atölyesinde 140 zorunlu işçi ve 40 Fransız savaş esiri çalışıyordu.

Hugo Boss şirketi bu karanlık geçmişin izlerini hafifletmek için tarihsel bir araştırmayı finanse etti ve 'Boss fabrikasında acı çeken kişiler için derin pişmanlık duyulduğuna' ilişkin bir açıklama yayımladı.

FORD YAHUDİ KARŞITIYDI

Ford Motor Şirketi'nin kurucusu Henry Ford, açıkça Yahudi düşmanıydı ve anti-Semitik hayat görüşü doğrultusunda, uluslararası bir Yahudi komplosunun Amerika'yı yıkmayı amaçladığına inanıyordu.

Milyonlarca kişinin ilk kez arabaya binmesine önayak olan Ford, göçmen işçilerinin kendi kafasındaki 'ideal Amerikan vatandaşı' formatına uymasını, kendi kültürlerinden uzaklaşmalarını takıntılı bir biçimde talep ediyordu. İşçilerin özel hayatlarının izlenmesi, evlerinde hijyen kontrolleri yapılması için 'Ford Sosyoloji Departmanı' kuruldu. İşçi sendikalarına karşıydı; fabrikada işçilerin itaat ettiğinden emin olmak için eski asker Harry Bennett'i devriye gezdiriyordu.

Ford bir yandan da yaşlandıkça paranoyaklaştı ve Yahudilerin kendisinin peşinde olduğunu iddia etmeye başladı. Michigan'ın Dearbprn kasabasında haftalık bir yerel gazeteyi satın alarak, 'Yahudilerin dünyayı gizlice manipüle ettiğine' dair anti-Semitik iddialarını yayınladı. Gazetenin tirajı 700 bindi ve 7 binden fazla Ford bayisinin gazeteyi alması zorunluydu.

Ford'un jazz müzik ve Bolşevik Devrimi'nden bile Yahudileri sorumlu tuttuğu anti-Semitik söylemi Hitler'in kulağına kadar gitmişti. Öyle ki, Hitler masasında onun bir portresini tutuyordu. Ford'a 1938'de Nazi Partisi'nin bir yabancıya verdiği en yüksek nişan da 'layık' görüldü.

CEPHEDE ADIDAS VE PUMA POSTALLARI

Alman ayakkabı devleri Adidas ve Puma kardeşler Nazi Partisi'ne üyeydi. Askerler için bot yapmakla kalmayıp, 2. Dünya Savaşı'nda cephede kullanılan 'Panzerschreck bazukası' isimli tank savar roket atıcıları da fabrikalarında ürettiler. İki kardeş de Gestapo'da görev yaptı.

NAZİ DESTEKÇİSİ BAYER EROİN SATTI!

Aspirin'i üreten ilaç firması Bayer, Nazilerin toplama kamplarına destek verdi ve Auschwitz yakınlarındaki bir merkezde esirleri, bizzat kendilerini öldürmek için kullanılacak kimyasalların üretiminde köle olarak çalıştırdı. Bayer 1863 yılında kurulmasından kısa süre, 'her derde deva' olarak piyasaya sürdüğü, bebeklerin bile kullanabileceği belirtilen bir ürününde eroin DE kullanıyordu. Bu ilaç, yanıltıcı biçimde 'bağımlılık yapmıyor' diye pazarlanıyordu.

NAZİ CASUSU CHANEL

Ünlü Fransız tasarımcı Coco Chanel, Adolf Hitler'in Fransa'daki 'baştan çıkarıcı' casusuydu. Westminster Dükü ile ilişkisinden ötürü 'Westminster' kod adını kullanan Chanel, Naziler için gizli görevleri yerine getiriyordu. Kitapta Chanel için, "Sadece hırslı bir iş kadını olarak değil, kötücül ve korkunç bir insan, Nazi sempatizanı ve nihayetinde Nazi casusu olan bir kadın" deniliyor. Chanel'in Alman işgali sırasında Fransa'da kurulan Vichy Rejimi ile yakın ilişki içinde olduğu, bir süre sonra da F-7124 numaralı, Westminster kod adlı ajan olarak çalıştığı biliniyor.

KELLOG'S CİNSELLİĞE KARŞI!

En bilinen mısır gevreği markası Kellog's'un yaratıcısı Dr. John Kellog, kafayı cinsellikle bozmuştu. Dr. Kellog, mastürbasyonun, tahrik olmanın ve cinsel ilişkinin kötü olduğuna inanıyordu; sahibi olduğu klinikte de kadın hastalarının klitorislerine asit sürmek gibi 'tedavi'ler uyguluyordu. Corn Flakes'in de, Kellog'un cinsel isteği bastırmak için bir yiyecek üretme denemelerinde ortaya çıktığı sanılıyor. (Dış Haberler)