Mastaş işçisi 3 aydır grevde: Kölelik sistemine devam etmiyoruz

Mastaş radyatör fabrikası işçileri, 3 aydır grevde. Özçelik Sendikası Bursa Şube Başkanı Çölcü, “Korku imparatorluğu var. Eğer ki, karşısında sermaye varsa muhalefet de korkuyor” dedi.

Abone ol

Pelin Akdemir

BURSA - Bursa Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren Mastaş radyatör fabrikası işçileri grevin 94. gününde. Hak-İş’e bağlı Özçelik Sendikası’nın 30 yıldır örgütlü olduğu fabrikada, 1 Ocak’ta başlayan toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamadı. İşçilerin, 1 Ocak’tan itibaren saat ücretlerine yüzde 15 zam yapılması, her işçinin 4 ikramiye alması ve sosyal hakların iyileştirilmesi talebini işveren karşılıksız bıraktı. Arabulucu görüşmelerinde de sonuç elde edilemeyince sendika grev kararı aldı.

Fabrika sahibi Mehmet Fikri Ünal, grev oylaması talep etti. Fabrikada çalışan 70’i beyaz yakalı 200 işçiden 180’i grev oylamasına katıldı. Oylamadan 150’ye yakın ‘evet’ oyu çıkmasının ardından 130 işçinin grevi 3 Haziran’da başladı. 94 gündür fabrikadaki üretimi beyaz yakalı çalışanlar sürdürüyor.

’30 YILLIK SENDİKALI FABRİKADA 100 LİRA BAYRAM HARÇLIĞI MI OLUR?’

Özçelik Sendikası Bursa Şube Başkanı Mustafa Çölcü, işçilerin taleplerini ve işverenin adaletsiz yaklaşımını anlattı: 

Mustafa Çölcü

“Bizim taleplerimiz günümüz şartlarının çok altında. Asgari ücrete yüzde 20 zam geliyor, biz yüzde 15 istiyoruz. Sendikalı iş yerlerinde yılda 4 defa ikramiye verilir. Ama bu fabrikada bir, iki, üç ikramiye alan işçiler vardı. 4 ikramiye alan 10 işçi vardı. Adaleti sağlamak için bütün işçilerin 120 günde 1 ikramiye almasını talep ettik. Bayram ikramiyesi 100 liraydı. 30 yıllık sendikalı fabrikada 100 lira bayram harçlığı mı olur? 100 lirayı, bugün insanlar çocuğuna veriyor harçlık diye.  En kötü işyerlerinde bile 300-350 lira olması gerekir.”

‘PATRON KÖLELİK SİSTEMİNE DEVAM ETMEK İSTİYOR’

20 günde bir yapılan toplu eylemler dışında pandemiden dolayı kalabalık olmayan grev alanında sürekli nöbet tutuluyor. Grev sürecinde işçilere sendika tarafından her ay 2500 TL maaş yatırılıyor. Çoğu işçi, geçimini sağlamak için ek işlerde çalışıyor. Fabrika sahibi ise greve engel olmak için işçilerin fabrikanın lavabolarını, elektriğini ve suyunu kullanmasını yasakladı. Fabrika sahibi Ünal’ın ses sitemini fırlattığını, işçilere hakaret ettiğini söyleyen Çölcü, “Bu arkadaşlar tuvalet ihtiyaçlarını gidermek için camiye gidip geliyorlar. Çıkardıkları zorlukların insani boyutu bu. Grevi kırmaya uğraştılar. Grevdeki arkadaşlara ‘işe başlayın, iş akdiniz sonlandırılacaktır’ diye mesajlar geldi. ‘Beyaz yakaya verilen zammı size de verelim’ diye mesajlar attılar” dedi. İşverenin sendikayı fabrikadan çıkarmak istediğini savunan Çölcü, “Sendika çıktığı zaman sosyal hak, bayram parası, ikramiye hiçbiri olmaz. Kölelik sistemine devam ettirmek istiyor. Bizim istediğimiz, beyaz yakaya verdiği zammın aynısı. Amaçları, sendikayı aradan çıkarıp, buradaki işçileri işten çıkarıp asgari ücretle çalıştıracağı yeni elemanlar almak” diye konuştu.

‘VALİ ARAYIP TEHDİT ETTİ’

Siyasilerden herhangi bir destek görmediklerini belirten Çölcü, “Siyasiler seçim zamanı kapı kapı dolaşıyor. Bizim bu zor dönemimizde uğramadılar bile. Sanki biz başka bir ülkede yaşıyoruz. Hiç duymuyorlar, görmüyorlar. Bu insanlar artık kirasını ödeyemez, evini geçindiremez hale geldi. Görün bizi artık” şeklinde konuştu. Bursa Valisi Yakup Canbolat’ın kendisini arayıp görevden aldırmakla tehdit ettiğini söyleyen Çölcü, “Bu ilin en büyük yetkilisi. Gecenin bir yarısı arayıp tehdit ediyor. Korku imparatorluğu var. Muhalefet de aynı. Eğer ki karşısında sermaye varsa muhalefet de korkuyor. Parti il başkanlarını, CHP milletvekillerini aradım. Hiçbirinden ses yok” ifadelerini kullandı.

‘GEÇMİŞİN PİSLİĞİNİ TEMİZLEMEYE UĞRAŞIYORUZ’

İşverenin kendisine teke tek görüşmeyi teklif ettiğini ama kabul etmediğini dile getiren Çölcü, sendikanın geçmişte yaptığı hataları şöyle değerlendirdi: “Geçmişte sendikacılar, işverenle kafa kafaya verip bir noktada buluşmuşlar. Biz şimdi bunun sıkıntısını yaşıyoruz. Bu, bugünkü problem değil, geçmişten gelen bir problemdir. Geçmişin pisliğini temizlemeye uğraşıyoruz. Benim işim işçinin hukukunu savunmaksa, bunu köküne kadar yapmam lazım. Her şeyi başaracağız diye bir şey yok ama ben başarılı olmak için mücadele ediyorum.”

‘ÜLKE EKONOMİSİNE İHANET EDİYORLAR’

Çölcü, işçinin moralini yüksek tutmak, işçilerin greve sahip çıkmalarını sağlamak için 94 gündür cumartesi-pazar demeden grev alanında olduğunu ifade etti. Grev sürecinin psikolojik ve fiziki olarak yorucu olduğunu aktaran Çölcü, “İşletmelerde bir saniyenin bile hesabı sorulur. Biz burada 94 gündür grevdeyiz. Şu fabrika 94 gündür çalışsaydı hem fabrika hem işçi hem de ülke kazanacaktı. Bunlar hem kendilerine hem ülke ekonomisine ihanet ediyorlar” dedi.

‘HAKLARIMIZ İÇİN BURADAYIZ’

10 yıldır fabrikada çalışan Serdar Yörük ise, “Haklarımız ve mücadelemiz için buradayız. Ne kadar sürerse sürsün fark etmez, hakkımızı alana kadar kapıdayız. Patronun tuvaleti, suyu, elektriği kapatması bizim için engel olsa da bunları aşmak zor değil” diye konuştu. 2017 yılından beri fabrikada çalışan Ümran Sevim de “Mağduruz, hakkımızı arıyoruz. Biz dilenci değiliz, sadaka istemiyoruz. Hakkımız olan parayı almak istiyoruz” dedi.