MEB'in ücret artışı, rehabilitasyon merkezlerini tatmin etmedi

MEB’in engelli öğrencilere yönelik ödediği ücret, rehabilitasyon merkezleri tarafından yetersiz bulunuyor. Merkezler, bu miktarın en az asgari ücretin yarısı kadar olması gerektiğini vurguluyor.

Abone ol

VAN - Milli Eğitim Bakanlığı, özel eğitim okulları ve rehabilitasyon merkezlerinde engellilere verilen destek bütçesini güncelledi. Buna göre; Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın 1 Ocak 2024 tarihinden itibaren geçerli olan tebliğiyle, engelli bireylere yönelik 8 saatlik bireysel eğitim için ödenen ücret 3 bin 147 TL’den 4 bin 692 TL’ye, 4 saatlik grup eğitimi için ödenen ücret ise 881 TL’den bin 314 TL’ye yükseltildi.

Ancak kira bedelleri, personel maaşları, servis ve diğer giderlerin artışı nedeniyle zor günler geçiren özel eğitim okulları ve rehabilitasyon merkezleri yapılan ücret artışını yetersiz buluyor. Özel Eğitim Dernekleri Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı ve Doğu Anadolu Özel Eğitim Kurumları Başkanı Yusuf Ertaş, 2006 yılı öncesine kadar her bir engelli birey için bakanlık tarafından ödenen eğitim ücretinin asgari ücretle eşdeğer olduğunu belirtti. Özellikle engelli öğrencileri taşıyan servislerin ücretlerinin bakanlık tarafından karşılanmaması nedeniyle zor günler geçirdiklerini belirten Ertaş, her engelli birey için verilen ücretin en az asgari ücretin yarısı kadar olması gerektiğini söyledi.

Özel Eğitim Dernekleri Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı Yusuf Ertaş

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından özel eğitim okulları ve rehabilitasyon merkezlerine ödenen ücretin yetersiz olmasının, eğitim kalitesinde düşüşe neden olduğunu belirten Ertaş, “Yönetmelikte sadece seans ve eğitim ücretinin bakanlık tarafından karşılanacağı belirtiliyor. Engelli öğrencilerimizin servislerle taşınmasını da kendimiz karşılamak zorunda kalıyoruz. Aile destek ücreti verilmediği için bunu da kendimiz karşılıyoruz. 2006 yılına kadar kamu kurumunda çalışan bir öğretmen, istifa ederek özel eğitim kurumlarında çalışmayı tercih ediyordu. Çünkü özel eğitim okulları, kamudan daha iyi şartlara sahipti ve maaşlar da daha yüksekti. Ancak gelinen noktada personellerimizi asgari ücret bandında çalıştırmak zorunda kalıyoruz. Hal böyle olunca, bu koşullarda çalışacak eğitimci bulmakta zorlanıyoruz” şeklinde konuştu. 

‘BİR ÜNİVERSİTE MEZUNUNA ASGARİ ÜCRET VERMEKTEN UTANIYORUZ’

2006 yılı ile kıyaslandığında, 2024 yılında bakanlığın ödemesi gereken ücretin 17 bin 200 TL civarında olması gerektiğini söyleyen Ertaş, “Aldığımız ücret, asgari ücretin 4’te 1’inee kadar gerilemiş durumda. Bu bizi ekonomik anlamda dar boğaza sokuyor. Geçim derdine düştük. Teknolojiye de ayak uyduramıyoruz ve yeni ekipmanlar alamıyoruz. Verdiğimiz maaşlar yetersiz kalıyor. Öğretmenlerimiz, ayın ortasını bile getiremiyor ve avans alarak ayı tamamlamaya çalışıyor. Bir öğretmenin hakkı asgari ücret değildir. Bunun da farkındayız. Bu yüzden, bir üniversite mezununa asgari ücret vermekten utanıyoruz” şeklinde konuştu.

‘BEN SANA ÖDENEĞİ VERİYORUM, ENGELLİ ÇOCUK KENDİSİ GELSİN’

Her yıl eylül ayında milletvekilleri ve bakanlarla görüşerek sorunlarına çözüm aradıklarını belirten Ertaş, “Milletvekillerimizi ve bakanlarımızı ziyaret ederiz. Rehabilitasyon merkezlerinin bitmek üzere olduğunu belirtiriz. Şu anda her bir öğrenci için asgari ücret kadar ödeme yapılması gerekirken, biz son üç yıldır en azından asgari ücretin yarısını istiyoruz. Bu durumun, kurumlarımızın kalitesi ve ayakta kalabilmesi açısından elzem olduğunu belirtiyoruz. Ödenek yetmeyince kredi çekerek öğretmenlerine maaş ödeyen kurumlarımız var. Nitekim, kurumlarımız arasında borç batağına girenler oldu. Her yıl daha kötüye gidiyoruz. Servis ücretlerini bile çıkaramıyoruz. Devlet, ‘ben sana ödeneği veriyorum, engelli çocuk kendisi gelsin’ diyor. Bu mümkün değil. Ancak böyle devam ederse servis hizmeti verememeye başlayacağız. Belki de daha sonra birçok kurumumuz kapanmak zorunda kalacak” dedi.