Meral Akşener: Gazilik er meydanında olur

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a gazilik unvanı verilmesine yönelik kanun teklifini değerlendirdi. Akşener, "Gazilik er meydanında oluşan bir şeydir. Eğer kanunla gazilik çıkarırsak, Sayın Erdoğan’ın özelinden ayırarak söylüyorum, o zaman kanunla da şehitlik makamı verilir. Bunların değersizleştirilmesini doğru bulmuyoruz" dedi.

Abone ol

ANKARA - İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin genel merkezinde Türkiye Kadın Federasyonu ve 14 kadın derneği temsilcileri ile bir araya geldi.

Toplantı öncesi gazetecilerin sorularını yanıtlayan Meral Akşener, Afrin’de devam eden harekata ilişkin sorular üzerine, "Afrin operasyonu yapılmadan önceki süreçte hataları yanlışları uyarı niteliğinde paylaştık. Bugün itibariyle ordumuz Mehmetçiğimiz bizim gibi kadınların doğurduğu çocuklar orada mücadele ediyor. An itibariyle elbette ki ordumuzun yanındayız. Burada bir sorun yok" dedi.

Hükümetin özeleştiri yapmasını gerektiğini söyleyen Akşener, şöyle devam etti:

"Suriye meselesine şahıslar üzerinden bir bakış açısıyla Orta Doğu'nun bataklığına çekilen bir Türkiye var. Türkiye’nin bu hale getirilmesinden sorumlu bir iktidar var. Diğer yandan Suriye’nin toprak bütünlüğünü kabul ederek oradayız biz. Resmi ağızlardan yapılan açıklamaya göre işgal etmeyeceğiz, geri döneceğiz deniyor. Dolayısıyla derhal Esad yönetimi ile bir yandan kavgalı görüntü verip, aşağıdan diplomasi yapmanın doğru olmadığına, açıktan bir müzakere başlatılması gerektiğine inanıyoruz."

'GAZİLİK ER MEYDANINDA KAZANILIR'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a gazilik unvanı verilmesine yönelik tartışmalara dair soru üzerine ise Akşener, şunları kaydetti:

“Uzun yıllar şehit ve gazi ailelerine yönelik vakıf yönettim. Gazilik er meydanında oluşan bir şeydir. Eğer kanunla gazilik çıkarırsak, Sayın Erdoğan’ın özelinden ayırarak söylüyorum, o zaman kanunla da şehitlik makamı verilir. Bunların değersizleştirilmesini doğru bulmuyoruz. İktidarın biran evvel dış politikayı iç politika malzemesi yapmasının önüne geçmemiz gerekiyor. Sağduyulu, akıllı, Türkiye’nin çıkarlarını düşünen bir mantığa geri gelinmesi gerekiyor. Çünkü şu andan itibaren artık yapılan işler ciddi işlerdir. Buna uyulması gerekiyor. Türkiye Cumhuriyeti devletinin, monşerler diye küçümsedikleri o dış politika birikimine, bakış açısına tez el elden dönmesi gerekiyor. Bunun anlamı da etrafımızdaki ateş çemberini söndürmekten geçiyor." (DUVAR)