DUVAR - Gezi Parkı davası kapsamında İstanbul’un Silivri ilçesindeki Marmara Kapalı Cezaevi’nde olan Tayfun Kahraman’ın eşi Meriç Demir Kahraman, geçen hafta yaptığı açıklamada, "Tayfun Kahraman MS hastalığı nedeniyle rutin nöroloji kontrolüne giderken kendisine eşlik eden kolluk güçleri, sabahtan itibaren 6,5 saat boyunca, kelepçesini bileklerindeki kan akışını durduracak ve fiziki zarar verecek şekilde niye sıktı? Talimatı kim verdi" ifadelerini kullandı.

Meriç Demir Kahraman'ın bu açıklamaları sonrası Jandarma Genel Komutanlığı'nın sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, Tayfun Kahraman'ın hastaneye sevkinin kanun, yönetmelik ve yönergelere uygun şekilde yapıldığı savunularak, kelepçenin sıkılmadığı ve Kahraman'ın tehdit edilmediği ileri sürüldü.

'TUTANAKLA YAZILI KAYIT ALTINA ALINMIŞTIR'

Jandarma Genel Komutanlığı'nın bu paylaşımı sonrası Meriç Demir Kahraman, eşine yapılan muameleye ilişkin tutanağı sosyal medya hesabından paylaştı.

Paylaşımında Meriç Demir Kahraman, "Yeni adli yılın adil olmasını dileriz. Ekte, eşim Tayfun Kahraman’a yaşatılan insan haklarına aykırı muameleye dair tutanağı tüm kamuoyuna ve yetkili mercilerin bilgisine sunuyorum. Kolluk kuvvetinden 4 personelin muayenene sırasında odada bulunarak hasta-doktor mahremiyetinin ihlal ettiği, bunun yanında Tayfun’un her iki elinde de kelepçenin aşırı sıkılması sonucu oluşan sekonder travma bu tutanakla yazılı kayıt altına alınmıştır. Hukuki süreç başladı, takipçisiyiz. Biz kanundan ve diyalogdan başka hiçbir yol bilmeyiz. Eşim Tayfun Kahraman evvela masumdur, hakkındaki iddialara dair tek bir somut delil yoktur. Bunun yanında adil yargılanmamıştır, bu anayasal hakkı ihlal edilmiştir" dedi.

'HUKİKİ SÜRECİN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ'

Meriç Demir Kahraman'ın açıklamasını paylaşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek de "İddia ettikleri hiçbir suça yönelik delil göstermeden, yargılama sürecinde birçok hukuki hakkını gasp ederek haksız ve hukuksuz şekilde iki yılı aşkın süredir özgürlüğünden alıkoydukları Tayfun Kahraman’a yönelik bu muamele, siyasi nefretin devlet kurumları üzerindeki yansımasıdır. Ailesinden, kızı Vera’dan ve sevdiklerinden koparılan Tayfun Kahraman’ın adil bir şekilde yargılanarak özgürlüğüne kavuşacağı o güne dek çağrılarımızı sürdüreceğiz. Kolluk kuvvetleri tarafından uygulanan bu insan hakları ihlaline yönelik açılan hukuki sürecin takipçisi olacağız" ifadelerini kullandı.

(ANKA HABER AJANSI)