Mesud Barzani: Türkiye Musul harekâtına katılmayacak

IKYB Başkanı Barzani, Fransa'da Musul'a yapılacak harekâtı görüştü. Barzani, harekâta Türkiye'nin katılmayacağını açıkladı.

Abone ol

DUVAR - Irak Kürdistanı Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Mesud Barzani 8 Eylül’de, Fransa'ya bir ziyaret gerçekleştirdi. Barzani, Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, Savunma Bakanı Jean-Yves Le Drian ve Dışişleri Bakanı Jean-Marc Ayrault görüştü.

Yapılan görüşmelerin ana konusu ise, IŞİD'in elinde bulunan Musul'a yapılacak askeri harekât oldu. Barzani, Musul'a yapılacak harekâta Türkiye'nin katılmayacağını ama kuvvetlere destek verebileceğini söyledi. Barzani, bağımsızlık ilanı konusunun ise Irak hükümeti ile müzakere edileceğini söyledi.

Fransa'nın önemli gazetelerinden Le Monde, Mesud Barzani ile bir söyleşi yaptı. Söyleşiyi Medyascope TV'den Haldun Bayrı, Türkçe'ye çevirdi.

Fransa’dan ne gibi taleplerde bulundunuz?

Barzani: Fransa’ya güçlü bir ilişkimiz oldu. Aynı düşmana karşı savaşa girmiş durumdayız: Terörizm. Barış, demokrasi ve birlikte-yaşama konularında aynı değerlere sahibiz. Peşmergeler, Fransa’nın da içinde bulunduğu uluslararası koalisyonun yardımıyla, DAEŞ’e (IŞİD’in Arapçası) karşı en ön saftalar. Bu işbirliğini Musul hedefiyle güçlendiriyoruz. Öncelik bu. Fransa bize çok yardım etti; peşmergelere cephane ve uzmanlar gönderip hava saldırılarını artırarak bunu sürdürecek de.

Bağdat’taki federasyon yetkilileriyle Musul’a karşı bir ortak saldırı planının onaylanması amacıyla görüşmeler başlattınız. Bu planda neler var?

Barzani: Musul sadece bizim için değil, herkes için önemli. Irak yönetimiyle eşgüdümümüz iyi gidiyor. Bu görüşmelerde, askeri ve siyasi olmak üzere iki veçhe var. Askeri cihette bir anlaşmaya varıldı, fakat henüz siyasi anlaşma yok. Siyasi anlaşma olmadan Musul savaşı olmaz.

Askerî bakımdan ne konuda anlaştınız?

Barzani: Peşmergeler ve Irak kuvvetleri savaşta başrolü oynayacaklar. Yerel milislerin katılımı Irak yönetiminin rızasına bağlı olacak. Musul Sünni milislerin bölgesinde bulunuyor, bu işe onların da katılması normal. Halk seferberliği güçleriyle (çoğunluğu Şii milislerden oluşan) ilgili olarak ise, yerel ahalinin rızası gerekir. Şayet yerel ahali razı olursa, biz de razı oluruz. Sünnilerle Şiiler arasında iyi bir eşgüdüm sağlanması gerekli; yoksa bu savaşın sonu hazin olur.

Irak kuvvetlerinin, elinizde tuttuğunuz kuzey ve doğu cephelerinde konuşlanmasına izin verecek misiniz?

Barzani: Riayet edilen bir askeri plan var. IŞİD’e karşı savaşta Irak kuvvetlerine yardım etmek için elimizden geleni yapacağız.

Irak’ın kuzeyinde sizin kurtarmış olduğunuz “tartışmalı” bölgelere ayak basmalarından çekiniyor musunuz?

Barzani: Bu konuda bir anlaşmaya varmamız lazım. Peşmergeler ahaliyi korumak için oradalar, dolayısıyla Irak kuvvetlerinin konuşlanmasına gerek yok. “Tartışmalı bölgeler”de, ahalinin Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ne (KBY) bağlanma hususunda fikir beyan etmeleri için bir referandum düzenlemek gerekecek. Ahali karar verecek. Irak Kürdistanı bir kırmızı çizgidir. Savaştan sonra burada Amerikalı veya Iraklı kimse kalmayacak.

Peşmergeler Musul’a girecek mi?

Barzani: O niyette değiliz; anlaşmada da öngörülmüyor bu. Savaşa bağlı olacak bu. Eğer girersek, kalmayacağız.

Anlaşmanın siyasi kanadı hangi konuları içeriyor?

Barzani: Şimdilik tartışmalar askeri düzeyde. Önümüzdeki ay siyasi veçhe üzerinde yoğunlaşacak. Musul şehrinin ve vilayetinin idaresini, tüm etnik ve dini azınlıkların temsilini ve bu azınlıkların kendi bölgelerini koruyabilmelerini kapsıyor. Ezidiler ve Hristiyanlar IŞİD’in en çok etkilediği azınlıklar oldu. Hristiyanların tehdit görmeden evlerine dönmelerine yardım edilmeli. KBY ile Bağdat arasında, dış tehdit ortadan kalktığı takdirde onların korunmasını sağlamak için bir anlaşma lazım. IŞİD’den sonra Peşmergelerin ve Irak güvenlik kuvvetlerinin rollerini de tartışıyoruz.

Musul anlaşması, KBY ile merkezi yönetim arasında tartışmalı bölgeler ve petrol gelirlerinin aktarılması konusundaki ihtilafların halledilmesi şartlarına mı bağlı?

Barzani: Irak Anayasası bu konunun nasıl yönetilmesi gerektiğini zaten belirtiyor. Petrol ve doğalgaz gelirleri ve tartışmalı bölgeler hususunda bir anlaşma var; bunu referanduma götüreceğiz.

Musul’un sene sonundan önce kurtarılmasının hedeflenmesini gerçekçi buluyor musunuz?

Barzani: Önce bir siyasi anlaşmaya varılırsa, evet. Biz iyimseriz ve bunun gerçekleşmesi için çaba göstereceğiz.

"TÜRKİYE KATILMAK İSTEMİYOR"

İyi ilişkiler yürüttüğünüz Türkiye, sizin denetiminiz altındaki bölgelerdeki askeri varlığını ve yerel milislere desteğini artırdı. Musul savaşına Türkiye de katılacak mı?

Barzani: Türkiye’nin Musul savaşına katılacağını sanmıyorum, ama katılan kuvvetlere yardım edebilir. Doğrudan bir katılım gereği yok ve Irak yönetimi buna karşı. Zaten Türkiye de Musul’a girmek istemiyor. IŞİD’le savaşın başında, Musul şehrinin [kurtarıldıktan sonraki] idaresine katkıda bulunmak için Musul’dan kaçmış olan polis ve askerler ile gönüllüleri yetiştirdiği iki üssü vardı Türkiye’nin. Türkler Bağdat’ın onayıyla bir üssü muhafaza ettiler.

Türklerin Kuzey Suriye’de bilhassa özerk bir Kürt bölgesinin yaratılmasını engellemeyi hedefleyen müdahaleleri hakkında ne düşünüyorsunuz?

Barzani: Suriye Kürtlerinin geleceği için çok endişeliyim. PYD bölgeyi denetimine aldı ve Türkiye’nin savaş halinde olduğu PKK’nin siyasetini sürdürüyor orada. PYD Suriye’nin kuzeyindeki herkesin katılımını sağlamayı başaramadı. Kürt bölgesinin geleceği üzerine bir anlaşmaya varmadan Suriye yönetimine yardım etti. Suriye muhalefetiyle anlaşmayı başaramadı. Bunun sonucunda, Kürtler için bugün [Suriye’de] bir gelecek yok.

Irak Kürdistanı’nın bağımsızlığı için bir referandum yapılması çağrısında bulunuyorsunuz. KBY ciddi bir siyasi krizle karşı karşıya olduğu sırada bu tasarlanabilir mi?

Barzani: Siyasi partilerden ve kişilerden daha önemli bir konu bu. İç sorunlar olsa bile, bütün halk ulusal sorun konusunda birlik halindedir. Irak Kürdistanı’nın iç sorunlarını çözmekle meşgulüz. Bir tarih belirlemeden önce, görüşünü almak için Irak yönetimiyle müzakereye oturacağız.