Metiner: Ben olsam alnının çatından vururdum

Hülya Karabağlı hkarabagli@gazeteduvar.com.tr

ANKARA - TBMM Cezaevi Alt Komisyonu, AK Parti Milletvekili Mehmet Metiner’in ‘Cezaevindeki FETÖ’cülerden gelen işkence iddialarının incelenmeyeceğine ilişkin açıklamasından sonra CHP’nin talebi üzerine bugün olağanüstü toplanDI. Komisyonnda AK Parti ile HDP arasındaki  'FETÖ sever' tartışması tansiyonu yükseltti. Komisyon Başkanı AK Partili Mehmet Metiner, 'FETÖ üyeleri'ne işkence yapıldığı iddialarının 'algı yaratma çabası' olduğunu savunarak, "Asla onlara işkence yapılmadı. Yakalanma esnasındaki yediği tekme tokatlarla ben ilgili değilim. Darbecilere karşı o gece elimde silah olsaydı alnının çatısından vururdum" dedi.

'İŞKENCE İDDİALARININ ÜZERİNE GİDİLİYOR'

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Mustafa Yeneroğlu başkanlığında toplandı. Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım ile Adalet Bakanlığı yetkililerinin katıldığı komisyon toplantısında cezaevlerindeki insan hakları ihlalleri masaya yatırıldı. İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Mustafa Yeneroğlu, insan haklarının korunmasının en temel öncelikleri olduğunu vurgulayarak tutuklu ve hükümlülerle ilgili alt komisyonlar kurulduğunu, ceza infaz kurumlarında düzenli incelemelerde bulunulduğunu, işkence ve kötü muamele iddialarının üzerine titizlikle gidildiğini kaydetti.

METİNER: TESLİM OLMAYACAĞIZ

CHP'li Veli Ağbaba ile HDP'li Burcu Çelik Özkan cezaevlerindeki insan hakları ihlallerinden örnekler verdikten sonra TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonunda, Cezaevi Alt Komisyonu Başkanı AK Partili Mehmet Metiner söz aldı. Metiner darbe girişiminde bulunan FETÖ üyelerine cezaevlerinde işkence yapıldığı, kendisinin FETÖ'den tutuklananları ziyaret etmek istemediğini söylediği iddialarını hatırlatarak, şunları söyledi: "FETÖ'cü teröristlerin bu yöndeki kara propagandalarına teslim olmayacağız. Algı operasyonlarına teslim olmayacağız. FETÖ'cülere işkence yapıldığı kanaatinde değilim. Bu yönde bir başvuru yok. Ama ben teröristlere gidip 'Size işkence yapılıyor mu ?' sorusu üzerinden bir algı operasyonu yapılmasına müsaade edilmemesi gerektiğine inanıyorum. Meclis komisyonunun buna alet edilmemesine inanıyorum, asla onlara işkence yapılmadı. Yakalanma esnasındaki yediği tekme tokatlarla ben ilgili değilim. Ben olsaydım bende aynısını yapardım. Fazlasıyla yapardım. Savaş hukuk geçerlidir, darbecilere karşı direnme meşrudur Darbecilere karşı o gece elimde silah olsaydı alnının çatısından vururdum. Darbecilere karşı milletin direnme hakkı vardır her yolla da direniriz" diye konuştu.

'TALEPLER KONUSUNDA DUYARLIYIZ'

Metiner, Alt Komisyon olarak cezaevlerinden gelen talepler konusunda duyarlı olduklarını da söyledi. Komisyona davet edilen Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım ile Adalet Bakanlığı yetkililerine “PKK tutuklusu Sibel Çaprazla hakkında size gerekli açıklamayı yaptım mı? Defalarca aradım” diye sordu ve yöneticilerden de teyit aldı. Metiner, “Bize iletilen herkes için insani nedenlerle insan duyarlılık gösterdik. Bunu birilerine şirin görünmek için yapmıyorum. Bizim de siyasi meclis faaliyetlerimiz var.  Görülmesi gereken cezaevlerine gittik. Cezaevlerindeki hiçbir insan hakkı ihlaline seyirci kalmamışızdır, bunlar açık suçlamadır. Siyasi suçlamadır” dedi.

'FETÖ SEVERLER - TEKME SEVERLER' TARTIŞMASI

Bu sırada araya giren HDP'li Ayhan Bilgen "Ben toplantıdan çıkıyorum. İnsan Hakları Komisyonundayız. Tekme tokatla falan Türkiye'nin itibarını zedeliyorsunuz. Siz bütün bu davaları şaibeli hale getireceksiniz" dedi.

Bunun üzerine Metiner "PKK terör örgütünün insan hakları ihlallerine de direniriz. Burada Murat Karayılan tarafından tehdit edilen milletvekili arkadaşların var. Niye savunmuyorsun. Siyasiler öldürülüyor niye savunmuyorsun. Hadi ordan FETÖ severler" deyince Bilgen "FETÖ sever ne demek sayın vekiller. Sizde tekme tokat severler" diye karşılık verdi. Metiner'in cezaevlerinde siyasi tutuklu olmadığını terör suçluları olduğunu söyleyince HDP'li komisyon üyeleri toplantıyı terk etti.

SİBEL ÇAPRAZ'IN DURUMUNDA DEĞİŞİKLİK YOK

Karnı parçalandığı için bağırsakları dışarıda olan, sondayla yaşayan, tek kolunu kullanamayan ve kendi başına kişisel ihtiyaçlarını gideremeyen Sibel Çapraz, geçen haziran ayında sevk edildiği İzmir R Tipi Cezaevi’nde tek başına tutuluyor. Çapraz'ın ağabeyi "Adalet Bakanlığı’nın bu vurdumduymazlığını anlamıyoruz. Sibel’in çığlığı, ailesinin feryadı duyulmuyor.”