MHP İzmir İl Başkanı Şahin: Bütün gemilerde asbest oluyormuş

Özlem Kara

İZMİR - Türkiye'de 2023 yılında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimleri için birçok parti seçim hazırlıklarına başladı. İzmir'de de siyasi partiler seçim için çalışmalarına başladı.

Siyasi partilerin İzmir temsilcileri ile 2023 seçimleri stratejileri, İzmir oy hedefleri ve anket sonuçlarına ilişkin başlattığımız görüşmelerin üçüncüsünü Milliyetçi Hareket Partisi İzmir İl Başkanı Veysel Şahin’le yaptık. Şahin'le seçim çalışmalarını, Cumhur İttifakı'nı, diğer ittifakları ve Aliağa’daki asbestli gemiyi konuştuk.

'KİM YAPMIŞ O ANKET ÇALIŞMALARINI?'

Partiniz İzmir'de 2023 seçimlerine yönelik nasıl bir çalışma yürütüyor?

MHP İzmir İl Teşkilatı olarak temmuz ve ağustos aylarında milletvekillerimiz, meclis üyelerimiz ve ilçe başkanlarımızla birlikte her gün bir ilçemizi ziyaret ediyoruz. İlk önce muhtarlarla bir toplantı yapıyoruz. Daha sonra STK ve esnaf ziyaretleri yapıyoruz. Eylül ayı için de genel merkezimizin programlarla ilgili verdiği talimat üzerine daha profesyonel bir çalışma içine girmiş olacağız. O şekilde 2023 seçimlerine kadar devam edeceğiz. İzmir tatil yöresi olduğu için “tatil bize haram” diyoruz. Daha sonra Kılıçdaroğlu da “tatil bize haram” dedi. Biz de Kılıçdaroğlu’nun “haram dediği tatil bize helal olur mu” diye devam ettik, ediyoruz. İzmir teşkilatı olarak tatil yapmadık, yapmayacağız.

Yapılan anket çalışmalarında hem AK Parti’de hem de MHP’de oy düşüşü olduğu belirtiliyor, siz bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kim söylüyor onu efendim?

Açıklanan anket çalışmaları...

Kim yapmış o anket çalışmalarını? CHP İl Başkanı yapmış o anketi. CHP İl Başkanı’nın yaptığı ankete göre, MHP’nin ve AK Parti’nin oyları düşmüş gözüküyor. Salı günü de kendi aralarında bir söylenti çıktı; CHP’nin altı ilçede oyları düşmüş. Benim de ona cevabım bu anketi yapanlar, CHP’liler. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin son bir yıl içerisinde işe aldıkları insanlar yaptı bu anketi. Ben 30 yıldır gözlem yapan bir siyasetçiyim. Benim toplumda gördüğüm, Milliyetçi Hareket Partisi’nin durumu öyle ikilik, üçlük, beşlik bir oran değil, asla. Milliyetçi Hareket Partisi’nin oyu İzmir’de yüzde 20’den aşağı değil. Türkiye’deki anket şirketleri de emperyalistlerin olmasını istediklerini söylüyorlar. Kim yapmış, gelsin bana desin ki, “Ben yaptım. Şurada yaptım, şu kadar adam arasından yaptım.”

Sandıktan iktidar ortağı olarak çıkamama gibi bir durumunuz olduğunu düşünüyor musunuz? Böyle bir durumla karşılaşılırsa yeni geliştireceğiniz bir politika var mı?

Cumhur İttifakı 2023’de de yüzde 55 oranıyla kazanacak. Türk milleti, gönül coğrafyamızda dünyaya karşı biz de varız demeye devam edeceğiz. Buna Allah’a inandığım gibi inanan bir Türk milliyetçisiyim.

Yüzde 55 oranı dediniz. Bu oranı neye göre söylüyorsunuz?

Önceki seçim yüzde 54’tü. Bugün Türk devleti, dünyanın gözünün içine baktığı işler yapıyor. Mısırlı biri Türkiye'nin tahıl koridoru açmasını beklerken, Lübnanlı biri de kendilerine o koridordan tahıl gelmesini bekliyor. Türk devleti de bütün gücüyle bunu yapıyor ve gönül coğrafyamızdaki insanlara bunu göndermenin mutluluğunu yaşıyor. Duasını alıyor. İnancımız odur bizim.

‘DEMOKRASİ İTTİFAKI 6’LI MASANIN AYAĞI’

Türkiye’deki seçim atmosferini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye’deki seçim atmosferini iyi değerlendiremiyorum. 6’lı masada, 6 ortak var. Masanın ayağı da PKK. Aslında 7’li bir masa var. Yedincisi masanın altında, gözükmüyor. Milletten saklamaya çalışıyorlar ama ayan beyan gözüküyor. O kadar kötü bir döneme girdik ki, gece askerimizi şehit edenlerin temsilcileri gündüz 7’li masada Türkiye’nin geleceği hakkında karar vermeye çalışıyorlar, bu da bizi üzüyor.

Demokrasi ittifakını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Demokrasi ittifakı derken? Bir de o mu var?

Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) Emek Partisi (EMEP), Emekçi Hareket Partisi (EHP) Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), Halkevleri, Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP)... Sol ittifak…

Onların alayı 6’lı masanın içinde, yalandan rol yapıyorlar. Küresel emperyalistler öyle gözüküyordur. Öyle bir şey yok. Onlar 6’lı masanın gizli ayakları. Bunlar demokratik partiler değil bir kere. Bunlar demokratik örgütler değil bir kere. Demokrasi kelimesiyle, bunları konuşmak bana abes geliyor.

‘YIL SONUNA DOĞRU FİYATLAR YERİNE OTURACAK’

Ekonomiyi ve kurlardaki yükselişi nasıl değerlendiriyorsunuz?

Küresel salgın nedeniyle 10 milyon insan öldü. İki yıl insanlar evinden çıkamadı, üretemedi, çalışamadı, para kazanamadı. Dünya iki yıl böyle bir dönem yaşadı. Hemen arkasından yan kapımızda (Ukrayna-Rusya savaşı) savaş çıktı. Şu anda da bütün dünyada bir arz krizi yaşanıyor. Türkiye de bu yansımalardan etkilendi. Fiyat artışı var ülkemizde, bunu saklayacak halimiz yok. İnancımız şu ki, yıl sonuna doğru fiyatlar yerine oturacak.

Bir açıklamanızda pazardaki fiyatların yükselişinden bahsetmişsiniz?

“Pazardaki fiyatlar yüksek mi” dediler, ben de “evet, yüksek” dedim.

Çarşıda, pazarda iktidar ortağı olarak bir tepkiyle karşılaşıyor musunuz?

Hayır, karşılaşmıyoruz. Türk toplumu neyin nereden geldiğini biliyor. Fiyatları yüksek buluyorum dememdeki kastım, pazarda domates 6 TL. Markette 26 TL’ye domates satılıyor. Ben de gidip sorguluyorum. Ağustos ayında Tire’deki tarlada 3-4 TL’ye domates satılırken, burada bu domatesi 26 TL’ye nasıl satıyorsunuz diye sorguluyorum sadece. Suni bir artış yapılıyor. Milletimize kast ediliyor.

Biraz önce Tireli bir üretici gitti yanımdan. Diyor ki “Tarlada domatesi 3 buçuk TL’ye veriyoruz”. Tarlada üretici 3 buçuk TL’ye veriyor. Bostanlı’daki markette domatesin üzerinde 26 TL yazıyor. Böyle bir tezat yaşıyoruz. Halkımız da bunun farkında. Biz 26 TL’ye görüyoruz, almıyoruz. Biz almıyoruz ama kasıtlı olarak da o fiyatı indirmiyorlar.

Büyük marketlerin fiyatları kasıtlı olarak artırdığını görüyorum. Mazot artışından kaynaklı, bir artış tabii ki var. Ama ağustos ayında bunun dışında bir artış yaşanmadı. Evet, fiyatlar yükseliyor ama hükümetimiz de işçinin, memurun, dar gelirlinin, gelirlerini yükseltmeye çalışıyor.

'BİZ 2023'Ü BEKLİYORUZ'

İzmir özeline baktığımızda Aliağa’daki asbestli gemi gibi çevre sorunlarıyla ilgili bir çalışmanız veya öngörünüz var mı?

Büyükşehir Belediye Başkanı, işini gücünü bırakmış bu konuya el atmış. Çözüm beklediğimiz belediye başkanı, kuruluşlarla toplanıp tepki gösterecekmiş. Sanayi Odası Başkanı geçtiğimiz günlerde bu söyledikleri değerlerin söyledikleri gibi olmadığını, yalan olduğunu açıkladı. 900 ton asbest var dediler. Meğer 6 tonmuş. Bütün gemilerde de asbest oluyormuş zaten.

Aliağa çevresindeki köylerde, fabrikalarda veya tersanede çalışan insanların çoğu kanser hastası…

Kim diyor bunu?

Biz gidip yerinde gördük. Horozgediği köyündeki birçok insan kanser hastası.

Efendim ben PETKİM’de 25 yıl çalıştım, istifa ettim. Kim söylüyor onu? Türkiye geneli üzerinde yaşanan bir vaka mı varmış orada? Nerede bir ağaç kesildi, orada bir eylem yaptılar ya bunlar. Türkiye’de sol ekmeğini buradan yiyor. İşte burada ağaç eylemi, burada bilmem ne eylemi. Geçen yıl Türkiye’nin en büyük yangını oldu. PKK’nın da sebep olduğunu söylediler. Bu kuruluşlardan, çevrecilerin ağzından bir kelime duydunuz mu? Ne tepkisi çekildi biliyor musunuz? “Türk Hava Kurumu’nun uçakları neden kullanılmıyor” diye çekildi. Olayın aslı başkaydı.

Seçim sonrası ekonomiye dönük yeni planlarınız var mı? Ne yapmayı düşünüyorsunuz?

Ben seçim öncesi de seçim sonrası da ekonominin iyiye gideceğini düşünüyorum. Önümüzdeki sene doğal gazımız çıkıyor, ilk insansız hava uçağımız hangardan çıkıyor, enerji üretim tesislerimiz hizmete giriyor. Türkiye’nin 2023’de vizyonu değişiyor. Biz heyecanla o günleri bekliyoruz.

Son olarak, geçtiğimiz yıl HDP İzmir İl Başkanlığı'na düzenlenen saldırıda parti üyesi Deniz Poyraz katledildi. Katil Onur Gencer’in sosyal medyaya yansıyan fotoğrafları ise kafalarda soru işaretleri bıraktı. Onur Gencer in MHP’li olduğu konusundaki iddialar hakkında neler söylemek istersiniz?

Bizimle uzaktan yakından bir ilgisinin olmadığını, onlar da biliyor. Herkes biliyor. Öyle bir şey asla yok. Öyle bir şey olsaydı şimdiye kadar çıkardı ortaya. O konuda da zaten konuşmak istemem.