Mimar Ercüment Kimyon: Samandağ-Arsuz yolu kamu zararı oldu

Hatay’da Samandağ-Arsuz ilçeleri arasında ÇED raporu hazırlanmadan yapılan yol temmuz ayında açılmıştı. Yol çevresinde eğim çok dik olduğu için heyelan riskinin yüksek olduğunu belirten Mimar Ercüment Kimyon, “Bilimsellikten uzak, doğa, can ve mal kaybına ne tür zararlar verir diye düşünülmeden yapılmış bir yol. Kamu yararı için yapılan proje kamu zararı oldu” dedi.

Abone ol

Burcu Özkaya Günaydın

HATAY - Giresun’da yaşanan sel felaketi gözleri başka kentlerde dere ve göllerin genişletilerek yapılaşmaya açılmasına, çevresel etkiye bakılmadan yapılan yollara çevirdi. Geçtiğimiz ay Hatay’da Samandağ-Arsuz yolunun açılışı gerçekleştirildi. İçişleri Bakanlığı desteğiyle yapılan Samandağ-Arsuz yolunun 26 km olduğunu ve yolun henüz tamamının bitirilmediğini söyleyen Mimar Ercüment Kimyon, yolun yapılan kısmının ise denize sıfır, kıyı ile ormanlık alanın buluştuğu noktalar olduğunu ve bu dokunun bozulduğunu söyledi.

‘KUVVETLİ YAĞIŞTA MOLOZ YIĞILACAK’

Yolun Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu hazırlanmadan ve “Çevreye ne tür zararları var?”, “Şiddetli yağış halinde can ve mal kaybı olur mu?” gibi soruları düşünülmeden yapıldığını vurgulayan Kimyon, “Bilimsel, teknik hiçbir detay düşünülmeden bu aşamaya gelindi. Yol yapılan bölgedeki şevler (eğimli yüzey) çok dik. Eğimin dik olmasından kaynaklı heyelan riski çok fazla. Kuvvetli bir yağışta eğimli bölgeden yola moloz yığılması olacak. Yol kenarlarında yağmur toplanma kanalları yok. Şiddetli yağmur yaşandığında yağmur suyunun gidecek alanı yok. Bu nedenle yol göle dönecek. Yolun menfezlerin ağzı yeterince geniş değil, yağmur debisine uygun değil. Olası şiddetli yağmurda menfez ağızlarının geniş olmaması nedeniyle yağmur suları yolda birikecek. Bu yolda mevcut haliyle ciddi kazalar yaşanacaktır” ifadelerini kullandı.

Mimar Ercüment Kimyon

‘GİRESUN BENZERİ BİR OLAY BURADA DA YAŞANACAK’

Bölgede şu an yerleşim yeri olmadığını, acil durum halinde hastane, telekomünikasyon gibi hizmetlerin çok uzakta olduğunu belirten Ercüment Kimyon, “Bir trafik kazası olduğunda ambulans gelene kadar yaralı ölür. Kaza yaşanma olasılığının bu kadar yüksek olduğu bir yolun yerleşim alanına uzak olması, projenin ne kadar bilimsellikten uzak yapıldığının kanıtıdır. Bu bölgeyi turizm bölgesi yapmak istiyorlarmış. Otel gibi yerleşkeler olacak. Bu kadar riskli bir yerin böyle bir yerleşkeye açılması can ve mal güvenliği açısından çok tehlikelidir. Giresun benzeri bir olayın bu yolda da yaşanacağını düşünüyorum” şeklinde konuştu.

‘YOLUN SORUMLULUĞUNUN KİME AİT OLDUĞU BELLİ DEĞİL’

Kimyon, yol ile ilgili bir başka sorunun da aitlik konusu olduğunun altını çizerek, “İlçe belediyesine mi bağlı, büyükşehire mi, karayollarına mı? Bu belli değil. Bu da şöyle bir sorunu doğurmuş oluyor; yarın öbür gün olası afet ya da olayda hiç kimse sorumluluk almayacak. Sorumlu kurum neresiyse bir an önce belirlenmelidir” dedi.

‘KAMU YARARINA YAPILACAK PROJE KAMU ZARARINA OLDU’

Havaalanı yapımı sırasında Amik Gölü’nün kurutulmasına da değinen Ercüment Kimyon, “Göl aynasına, kuş geçiş noktasına havaalanı yapılır mı? Mimarı, mühendisi dinlemediler. Rant sağlamak için havaalanını buraya yaptılar. Kamu yararına yapılacak proje kamu zararı oldu” şeklinde konuştu.

Geçen sene su baskınında Aşağıoba Mahallesi’nde 5 yaşındaki bir çocuk hayatını kaybetmiş, çok sayıda ev ve ahır da kullanılamaz hale gelmişti. Evleri su altında kalan mahalleliler, “Havaalanı su altında kalmasın diye suyun yönünü çevre mahallelere çevirdiler. Bizim evimiz, ahırımız su altında kaldı. Gölün üstüne havaalanı yapılır mı?” demişti.