Monokritik'ten yeni video: Basmane Çukuru

İzmir Dayanışma Akademisi bünyesinde kurulan Monokritik, kentte yıllardır tartışmalara konu olan “Basmane Çukuru” ile ilgili hazırladığı belgeseli yayınladı.

Abone ol

İZMİR - İzmir Dayanışma Akademisi bünyesinde kurulan Monokritik isimli Youtube Kanalı, İzmir Kent Hakkı Merkezi ile işbirliği içerisinde hazırladıkları, Türkiye’de kentsel siyasetin 1980 sonrası dönüşümünü ve bir kamu arazisinin özelleştirilme hikayesini anlatan “Basmane Çukuru” isimli belgeselini yayınladı. Belgesel, kısa sürede yalnızca İzmirlilerin değil, farklı şehirler de yaşayanların da yoğun ilgisi ile karşılaştı.

İzmir kent merkezindeki Basmane Meydanı’nda bulunan ve kamuoyu tarafından “Basmane Çukuru” olarak anılan kamu arazisinin 1997 yılında yüzde 11’lik bir kısmı İzmir Büyükşehir Belediyesi mülkünde kalacak şekilde özelleştirilmesinin, özelleştirilme süreci öncesi ve sonrasında yaşananların hikayesinin anlatıldığı belgeselde, şu isimler yer adlı;

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Mazhar Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Zorlu, Dr. Öğretim Üyesi Gökhan Erkan, Doç. Dr. Ayşegül Altınörs Çırak, ŞPO İzmir Yürütme Kurulu Üyesi Yusuf Ekici ve Şehir Plancısı Özlem Şenyol.

'NEO-LİBERAL POLİTİKALARIN KENTLER ÜZERİNDEKİ ETKİSİNİN HİKAYESİ'

Belgeseli hazırlayan ekip Basmane Çukuru’nu seçme nedenlerini “Basmane Çukuru’nun hikâyesi sadece İzmir’i, İzmirlileri etkileyen bir konu değil. Bu hikâye aynı zamanda neo-liberal politikaların kentler üzerindeki etkisinin, kamuya ait olan varlıkların kamudan alınmasının hikâyesi. Bu anlamda pek çoğumuz için tanıdık.” sözleriyle açıkladı.

'HER ZAMAN ÇUKUR DEĞİLDİ'

Karadeniz Teknik Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü’nde öğretim üyesi olan ve doktora tezini Basmane Çukuru üzerine tamamlayan Gökhan Erkan, Basmane bölgesinin İzmir için merkezi öneminden söz ederken buradaki alanın her zaman bir çukur olmadığını belirtti. Erkan, çukurlaşma sürecini şu sözlerle anlattı;

“İzmir kamuoyunun Basmane Çukuru olarak bildiği alan her zaman bir çukur değildi. Bu alan önceden kentin çok önemli merkezî işlevlerinin sürdüğü alanlardan bir tanesiydi ve çukur haline gelmesi insan eliyle, insan tercihleriyle, yönetici kararlarıyla, kentteki aktüel süreçlerle oluşmuş bir sonuçtur.”

SOYER: GELDİĞİMİZ GÜNDEN BERİ ÇOK YOĞUN BİR ÇALIŞMA SÜRDÜRÜYORUZ

Göreve geldiklerinden beri Basmane Çukuru konusunun gündemlerinde olduğunu ve kördüğüm olmuş bu meseleyi bir çözüme kavuşturabilmek için yoğun çaba içerisinde olduklarını vurgulayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ise “Aslında herkesin bir parça içinde kendisinin sorumluluğunu bulabileceği, sorumluluğunu görebileceği bir çukur. Maalesef çok üzücü bir tablo. Ama buradan bir fırsat doğurmak mümkün, öyle gözüküyor. Biz de o fırsatı yakalamanın peşindeyiz. Bu duruma kayıtsız kalmamak gerektiğini düşündük ve geldiğimiz günden beri de bununla ilgili çok yoğun bir çalışma sürdürüyoruz” dedi.

ZORLU: UZLAŞMADAN YANAYIZ

Burhan Özfatura’nın 1994-99 yılları arasında ikinci kez İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini yürüttüğü süreçte bir kamu arazisi olan alanın, ihale yoluyla satışa çıkarılmasındaki süreçte ihaleye katılan Mazhar Zorlu Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Zorlu ise sürecin kendileri açısından da zorluklarla dolu olduğunu ve artık çözüme kavuşturulmasını istediklerini söyledi. Zorlu, “Maalesef bir uzlaşma sağlanamadı. Eğer sağlanabilseydi zaten biz de işi artık uzatmak niyetinde değiliz. Sonuç olarak bu duran varlık maddi bir değeri olan duran varlık. Bize getirebileceği kâr kadar zararı da var. Biz uzlaşmadan yanayız ama hakkaniyetli, uygun bir uzlaşma olsun diyoruz” dedi.

'1980 SONRASI NEO-LİBERAL POLİTİKALAR KENT SİYASETİ ÜZERİNDE ETKİLİ'

1980 sonrası yaşanan neoliberal politikaların kent siyaseti üzerinde çok önemli etkileri olduğunu belirten Doç. Dr. Ayşegül Altınörs Çırak ise “Yeni kutupların oluştuğu, güç odaklarının değiştiği, küresel ekonomik süreç içerisinde kentlerin rollerinin değişmeye-dönüşmeye başladığı bir dönemden söz ediyoruz. Fakat bu yeni liberal sistem, liberal sistemden daha fazla etki edecekti kentler üzerine. Yani mekânı dönüştürme etkisi, mekânı sermaye ve piyasa baskıları dolayısıyla dönüştürme etkisi aslında bir önceki dönemden frekans olarak daha fazla olacaktı.” diye konuştu.

Öte yandan belgeselde, İzmir merkezde bulunan ve kent için önemli yeşil alanlardan biri olan, Basmane Çukuru’nun da hemen yanındaki Kültürpark’a da değinildi. Basmane Çukuru’nda yapılacak beton ağırlıklı herhangi bir projenin Kültürpark üzerindeki etkisini anlatan şehir plancısı Özlem Şenyol, “Kültürpark doğal niteliğiyle ön plana çıkan ve bugün aslında İzmir'in oksijeninin bu kadar korunuyor olması, bu kadar kirlilikle çevrili bir kentin nefes alınabilir bir halde olmasında önemli bir doğal alan olması Kültürpark’ı bu niteliği ile ön plana çıkartıyor. Dolayısıyla etrafındaki tüm yapı yoğunluğu, yapısal kullanım, insan yoğunluğu, araç kirliliği… Tüm bunların bu alana zarar vermeyecek ve bu niteliği düşürmeyecek nitelikte olması önemli” ifadelerini kullandı.