Montella'nın Haaland'ı kim olacak?

Montella'nın böyle bir oyuncu havuzundan seçeceği kadronun herkesi memnun etmesi mümkün değil. Mecburen birileri dışarıda kalacak. Montella da doğal olarak almadığı oyuncular nedeniyle eleştirilecek. Ancak mücadeleci oyun yapılarıyla öne çıkan bu oyuncu grubunun turnuvada doğru bir oyun kurgusu ile iyi performanslar izleteceği de kesin.

Eren Topuz etopuz@gazeteduvar.com.tr

Avrupa Şampiyonası Elemeleri’nde grubunu lider tamamlayarak Almanya’daki finallere gitme hakkı kazanan A Milli Futbol Takımı, 2 haftalık milli takım arasında ilk hazırlık maçını Macaristan deplasmanında oynadı. Montella yönetiminde yeni bir defter açan milli takımda ilk kriz, ilk kez kadroya çağırılan Şemih Kılıçsoy ve Ahmetcan Kaplan’ın Macaristan maçı öncesi Ümit Milli Takım kadrosuna gönderilmesi oldu.

Özellikle Beşiktaş cephesinden Montella yönetimine sert tepkiler geldi. Feyyaz Uçar, Kılıçsoy’a hiçbir taktik idmanda yer verilmediğini, oyuncunun kendisini “ağlamaklı” bir sesle aradığını, Kılıçsoy’a Beşiktaşlı olduğu için mobbinge varan bir muamelenin yapıldığını ve hatta Montella’nın “birileri” tarafından yönlendirilmiş olabileceğini söyledi.

“A Milli Takımımız'da bir Haaland var da haberimiz mi yok?” diye soran Uçar’ın Montella ile ilgili iddiaları bir kenara, Semih Kılıçsoy kararının doğru mu yanlış mı olduğu elbette bir tartışma konusu.

MONTELLA’NIN TERCİHLERİ

Montella milli takımın başında henüz 5 maça çıktı. Bunlardan üçü eleme grubu, ikisi hazırlık maçıydı. Macaristan maçı, ilk mağlubiyeti oldu. İtalyan teknik direktörün 5 maçta da sahaya sürdüğü 11’de kendine özgü tercihleri oldu. Örneğin kasım ayında Almanya ile oynanan hazırlık maçında Emre Akbaba’ya forma verdi, Yusuf Yazıcı’yı da forvet oynattı. Yine kasım ayında Galler’le oynanan eleme grubu maçında bu sefer Abdülkadir Ömür’ü 10 numara oynattı, sağ açıkta Yusuf Sarı’ya, forvette ise Barış Alper’e forma verdi. Macaristan karşılaşması ise şu ana kadar en az sürpriz yaptığı maç olabilir.

İtalyan çalıştırıcı maçtan önce yaptığı açıklamada “Sonuca değil gelişimimize bakacağız” dedi. Kılıçsoy’la ilgili soruya ise, “Bütün kararlarımı taktiksel veriyorum, formaların rengine göre karar vermiyorum” yanıtını verdi. Milli takımın başında henüz yeni olduğunu ve haziran ayında başlayacak turnuva öncesi bir oyun oturtmaya çalıştığını düşünürsek Montella’nın hangi oyunculardan nasıl performans alacağını ölçtüğü bir dönemde olduğunu söyleyebiliriz.

Zaten şu ana kadar çıktığı maçlarda Adana Demirspor’dan eski öğrencileri Samet Akaydın, Yusuf Sarı, Yunus Akgün ve Emre Akbaba’ya şans vermesi de bu oyunculardan nasıl verim alacağını iyi biliyor olmasından. Bu nedenle bu aşamada Montella’ya yapılacak eleştirilerin bir sınırı olması gerekir, çünkü Montella asıl sınavını yazın düzenlenecek turnuvada verecek.

TOPLU OYUN, TOPSUZ OYUN VE DEFANSTAN OYUN KURMA

Montella yönetiminde çıkılan 5 maçta sahaya konulan oyunun turnuva için de şu aşamada umut verdiğini söylemek mümkün. Milli takım Macaristan maçında ilk yarı topu rakibe bırakıp ikinci bölgede kazandığı topları solda Kenan Yıldız, sağda Yunus Akgün’ün hızıyla rakip kaleye götürmeyi denedi. İkinci yarıda ise skor olarak geriye düşüldükten sonra yapılan değişiklerle topu alıp rakip sahaya yerleşti. Milli takımın her ne kadar skor üretememiş olsa da her iki oyunu da oynayabilmesi, turnuvada kendisinden güçlü takımlara karşı farklı, kendisinden zayıf takımlara karşı farklı oyunlar oynayabilmesine de imkan sağlayacak.

Ayrıca Macaristan’ın, kaleci Mert’e kadar uyguladığı hücum pres karşısında da defanstan sakin şekilde top çıkarmayı denemesi, milli takım için bir diğer önemli gelişme. Günümüz futbolunda artık rakip defansa baskı uygulamayan takım yok denecek kadar az. Yazın turnuvada karşılaşılacak takımlar da milli takımın defanstan topla çıkmasına müsaade etmeyecektir. Pres karşısında geriden oyun kurmaya çalışıldığının gösterilmesi turnuva için umut vadeden gelişmelerden birisi.

MİLLİ TAKIM’IN KADRO GÜCÜ

Montella’nın pozitif oyununa ek olarak, bu milli takımın en çok umut veren yanlarından biri de kadro kalitesi. Kalede Mert Günok’un bu sezonki performansıyla Uğurcan Çakır’dan daha güven verdiğini söylemek yanlış olmaz. Macaristan karşısında da 2 tane net gol pozisyonunu çıkardı, üstelik önündeki defans hattıyla iletişimi de Çakır’ın önünde. United’da forma şansı bulamayan Altay Bayındır’ın bu rotasyona girebilmesi zor gözüküyor.

Defans hattında Macaristan karşısında sakatlıklar nedeniyle bütün opsiyonlar değerlendirilemedi. Dünkü maçta kadroda olmasalar da Ferdi Kadıoğlu ve Abdülkerim Bardakçı’nın ilk 11’de yer bulması muhtemel. Çağlar Söyüncü, Ozan Kabak, Merih Demiral, Ahmetcan Kaplan ve Samet Akaydın’dan oluşan stoper havuzundan kimin dışarıda kalacağı Montella’nın zor tercihlerinden birisi olacak. Ancak eski formunu yakalarsa Çağlar ve Abdülkerim’in Montella’nın oyununda ideal stoper ikilisi olarak formaya daha yakın olduğunu söyleyebiliriz.

‘REGİSTA’ ÇALHANOĞLU

Montella ilk defa Hakan Çalhanoğlu’nu milli takımda Inter’de oynadığı gibi derin oyun kurucu rolünde değerlendirdi. Çalhanoğlu, kulüp kariyerinde ne kadar parlak performanslar sergilese de milli takımda ofansif rollerde oynadığı maçlarda genellikle eleştirilere maruz kalıyordu. Yeni rolünde ise yanında İsmail Yüksek gibi fizik gücü yüksek bir oyuncuyla oynadığında merkezde ne kadar verimli olabileceğini gösterdi. Kendisi de Inter’deki yeni rolünü benimsemiş gözüküyor. Oyuna defansif katkısı bir yana, 70’inci dakikada Kenan Yıldız’a attığı uzun topu o mevkiden atabilecek başka bir oyuncusu yok milli takımın. Bu açıdan büyük bir kazanım.

Bu ikilinin önünde kimin oynayacağı Montella için yine zor bir karar olacak. Macaristan karşısında Orkun Kökçü ile başladı, Arda Güler ile bitirdi. İki oyuncu, yetenek anlamında farklı tarzda oyuncular. Arda Güler, dar alanda mucizeler yaratabilecek, oyun her sıkıştığında sahada mutlaka olmasını isteyeceğiniz tarzda bir oyuncu. Orkun Kökçü ise fiziksel gücü ve bağlantı oyuncusu olma özellikleriyle ön plana çıkıyor. Montella’nın bu mevkide rakibe göre bir tercih yapması muhtemel. Yusuf Yazıcı ve İrfan Can Kahveci’yi de bu bölgede kullanma lüksüne sahip.

HIZLI KANATLAR, BİTİCİ FORVET

Kanatlarda hızlı ve doğrudan kaleye gidebilen oyuncuları sevdiğini Adana Demirspor döneminde biliyoruz İtalyan teknik direktörün. Bu konuda elinde Kenan Yıldız, Cengiz Ünder, Kerem Aktürkoğlu, Barış Alper Yılmaz, Yunus Akgün, Yusuf Sarı gibi oyuncular bulunuyor. Sağlıklı bir Cengiz Ünder, milli takım tecrübesi ve mevcut formuyla sağ kanatta formaya daha yakın olur. Bu sezonki patlamasıyla Barış Alper’in de Ünder’le forma rekabetine girmesi muhtemel. Sol kanatta Kenan Yıldız ve Kerem Aktürkoğlu arasında yapacağı tercih de Montella’yı zorlayacaktır. İrfan Can Kahveci, Arda Güler ve Yusuf Yazıcı’yı da oyun tercihine göre kanatlarda görme ihtimalimiz yüksek.

Forvette ise Burak Yılmaz sonrası bir boşluk yaşanıyor. Enes Ünal her ne kadar potansiyeli yüksek bir oyuncu olsa da kendisinden beklenen patlamayı bir türlü gerçekleştiremedi. Macaristan karşısında da sahada kaldığı 61 dakikada isabetli bir şut çıkaramadı. Bu noktada Feyyaz Uçar’ın eleştirilerini de haklı çıkaran bir performans ortaya koyduğunu söylemek gerek. Arkasındaki Bertuğ Yıldırım, Can Uzun ve Semih Kılıçsoy gibi isimlerin de henüz kariyerlerinin başındaki genç oyuncular olması kendileri için dezavantaj. Son maçtaki performansına rağmen ileri uçta formaya en yakın ismin Enes Ünal olduğunu söylemek yanlış olmaz. Ancak Montella'nın güveneceği bir forvetinin, yani Feyyaz Uçar'ın deyimiyle bir Haaland'ının olmadığı da bir gerçek. İtalyan teknik direktörün Yusuf Yazıcı ve Barış Alper’i de ileri uçta değerlendirmeyi düşündüğü önceki maçlardaki tercihlerden belli oldu. Muhtemelen kararını rakibe göre, ya da kanat ve orta saha kurgusuna göre verecektir.

2005 JENERASYONU

Mevcut kadroda öne çıkan isimlerin çoğu yeni yeni milli takımda forma giyen isimler. “2005 jenerasyonu” olarak adlandırılan Arda Güler, Kenan Yıldız, Semih Kılıçsoy ve Can Uzun, alt yaş kategorilerde birbirleriyle oynamış oyuncular. En önemli özellikleri ise konfor alanı aramıyor oluşları. Örneğin Semih Kılıçsoy, Beşiktaş’ın zorlandığı bir sezonda sorumluluk alarak çıkışını başlattı. Arda Güler de Fenerbahçe’de benzer bir süreçten geçtikten sonra Real Madrid’de nadir bulduğu dakikalarda kendisini göstermek için her şeyini veren bir oyuncu. Aynı durum, Juventus’ta bulduğu dakikalarda kendisini gösteren Kenan Yıldız için de geçerli. Kısacası aldıkları dakikaların değerini bilen, oynamaya hevesli bir jenerasyonun geldiğini söylemek yanlış olmaz.

Abdülkerim Bardakçı, İsmail Yüksek, Barış Alper Yılmaz, Ferdi Kadıoğlu gibi isimler de milli takımda son dönemde forma giymeye başlayan oyuncular. Her ne kadar takımın en tecrübelilerden olsa da Hakan Çalhanoğlu’nu da yeni rolüyle yeni oyuncular grubuna ekleyebiliriz.

Montella'nın böyle bir oyuncu havuzundan seçeceği kadronun herkesi memnun etmesi mümkün değil. Mecburen birileri dışarıda kalacak. Montella da doğal olarak almadığı oyuncular nedeniyle eleştirilecek. Ancak mücadeleci oyun yapılarıyla öne çıkan bu oyuncu grubunun turnuvada doğru bir oyun kurgusu ile iyi performanslar izleteceği kesin. 

Tüm yazılarını göster