Mustafa Murat Kubilay: Hiperenflasyon ülkenin yeni normali olacak

ANKARA - Hükümet ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun aldığı bir dizi önlemden sonra pazartesi güne 6.80’den başlayan dolar kuru bu sabah 5.90 seviyelerine kadar geriledi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın,  dolar kurundaki düşüş seyrinin alınan önlemlerin etkinliğini gösterdiğini ifade etti. Ancak 2 yıllık gösterge tahvillerindeki faiz oranı yüzde 28’in üzerine çıktı. Temmuz ayında yüzde 20’nin üzerine çıkan gösterge faizi 10 yıllık rekoru kırmıştı. Ağustosun ikinci haftasındaysa tahvillerin faiz oranı yüzde 28’in üzerine çıkarak yeni bir rekora imza attı. Gösterge faizindeki bu durumu uluslararası finans uzmanı ve akademisyen Murat Kubilay’a sorduk.

Londra’daki King’s College’de araştırmacı olarak görev yapan Kubilay'ın, tespitleri ve öngörüleri şöyle:

Gösterge faizinin ekonomi açısından çok önemli olduğu biliniyor. Buna rağmen sizce neden pek gündeme gelmiyor?

2 yıllık gösterge tahvilin üst üste rekor kırması sürekli dolar kuruna odaklanıldığı için gözden kaçırılıyor. Türkiye faiz-kur kıskacına sıkışmış durumda.

Peki bu sıkışma ve faiz artışı ne anlama geliyor?

Bu faiz artışı Merkez Bankası’nın politika faizinin sözlü etkisinden öte doğrudan hem Hazine'nin hem de özel sektörün daha fazla maliyetle borçlanması demek.

Neden böyle bir artış var? Buna neden olan bir faktör var mı?

Evet var. Söz konusu artışın nedeni  önümüzdeki 2 yıl boyunca her yıl için en az yüzde 20 enflasyon beklentisi olması. Yerel seçimlere az kalması nedeniyle piyasa oyuncuları hükumetin kemer sıkmayı erteleyeceğine ve önümüzdeki yılda da ücret artışlarını enflasyonun altında bırakmamaya çalışacağına inanıyorlar. Tüm bunların doğal sonucu yüzde 20’lerin üzerinde hiper-enflasyonun 2019’larda yeni normalimiz haline gelmesi olacak.

Çözüm nedir?

Kur-faiz kıskacına takıldığımız müddetçe geleceğe ilişkin iyimser olmak çok zor. Öncelikle bu kıskaçtan çıkmak gerekiyor.