Mustafa Şentop son kez Genel Kurul'a başkanlık etti
TBMM Genel Kurulu özel gündem toplantısında Meclis Başkanı Mustafa Şentop son kez kürsünden seslendi.
DUVAR - TBMM'nin açılışının 103'üncü yıl dönümü ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle TBMM Genel Kurulu bugün özel gündemle toplandı. TBMM Genel Kurulu’ndaki özel oturum saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.
Meclis Başkanı Mustafa Şentop, özel oturumun açış konuşmasını yaptı.
Şentop’un konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle oldu:
YÜCE MECLİS’İMİZİN 103. YILDÖNÜMÜNÜ İDRAK ETMEK İÇİN BİR ARAYA GELDİK: Milli değerimiz olan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’mızı kutlamak ve yüce Meclis’imizin kuruluşunun 103. yıldönümünü idrak etmek amacıyla 27. Dönemin son oturumunda bir araya gelmiş bulunuyoruz. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ve TBMM’mizin 103. açılış yıldönümü milletimize, soydaş ve akraba topluluklara ve mutluluğumuzu ve kederimizi yüreğinde hissedecek kadar Türkiye’yi seven farklı coğrafyalardaki bütün dostlarımıza kutlu olsun.
TÜRKİYE BÜTÜN SEÇİMLERİNİ ŞAİBESİZ BİÇİMDE GERÇEKLEŞTİRMİŞTİR: Cumhuriyetimizin 100’üncü, çok partili siyasi hayata geçişimizin 77’nci yıldönümünü idrak ettiğimiz bir dönemde Türkiye olarak hayatî önemde bir seçime gitmekteyiz. Evvelemirde bu seçimin memleketimiz ve milletimiz için hayırlı neticeler vermesini temenni ediyorum. Bu temenniyle birlikte şu hakikati de ifade etmeye mecburum; 1946'daki usulsüzlükler hariç çok partili siyasi hayata geçtikten sonra Türkiye bütün seçimlerini şaibesiz, şeffaf ve adil bir biçimde gerçekleştirmiş, milletin iradesi bu seçimler neticesinde ortaya çıkmıştır. 14 Mayıs’ta gerçekleşecek seçimlerin de bugüne kadar olduğu gibi adil ve şeffaf bir biçimde yapılacağından kimsenin kuşkusu olmamalıdır. Türkiye’nin siyasi birikimi ve demokratik tecrübesi bunu gerektirmektedir. 14 Mayıs’ta gerçekleşecek seçimin ülkemiz adına önemli bir eşik anlamı taşıdığına şüphe yoktur. Bu seçim, dünyanın ve bölgemizin derin çalkantılarla ve altüst oluşlarla sınandığı bir dönemde gerçekleşmektedir. Otuz yılı aşkın süredir güneyimizde yaşanan siyasi belirsizliklere, bu sefer kuzeyimizde ve Doğu Avrupa’da yaşanan bunalımlar eklenmiştir. Şunu iftiharla ve büyük bir memnuniyetle görüyoruz ki Türkiye, sancılı ve kanlı geçen bir mücadeleden sonra terörü hem sınırları içinde hem de sınırları dışında büyük ölçüde sona erdirmiştir. Şüphesiz ki milletimiz kendi hür iradesiyle 14 Mayıs’ta siyasi tercihini ortaya koyacak milletvekillerini ve Cumhurbaşkanını seçecektir. Milli irade, demokrasimizin ve siyasi sistemimizin en hassas terazisi olarak vazifesini ifa edecektir. İnancımız, Türkiye’nin terörle mücadelede, savunma sanayiinde, üretime dayalı ekonomik ilerleyişinde, teknolojik gelişiminde kesintiye uğramak bir yana; daha da ivmelenmesini sağlayacak bir neticenin çıkacağı yönündedir.
ÇOCUKLAR VE GENÇLER, TOPLUMUNUN GELECEĞİ, YARINA İLİŞKİN TEMİNATIDIR: Bilindiği üzere 23 Nisan, 1927’den bu yana çocuk bayramı olarak kutlanmaktadır. Bu durumun dünyada istisnai olduğu ve Türkiye’nin bu tavrının önemi açıktır. Zira çocuklar ve gençler, toplumunun geleceği, yarına ilişkin teminatıdır. Konuşmamın bu kısmında çocuklarımıza ve gençlerimize seslenerek devam etmek istiyorum. Sevgili çocuklarımız ve gençlerimiz, tarihi baştan başa bir fazilet kitabı sayılması lazım gelen şerefli bir milletin mensubusunuz. Tarihimizi öğrendikçe ve milletimizin neyi, hangi gerekçeyle ve ahlakla yaptığını gördükçe daha büyük işler yapmak kudretini kendinizde bulacaksınız.
28’İNCİ YASAMA DÖNEMİNDE BU ÇATI ALTINDA BULUNMAYACAK MİLLETVEKİLLERİNDEN BİRİSİ DE BENİM: Demokraside temsil, bir bayrak değişimidir. Bugün oturumda hazır bulunan arkadaşlarımızın bir kısmı önümüzdeki dönem burada bulunmayacak. 28’inci Yasama Döneminde bu çatı altında bulunmayacak milletvekillerinden birisi de benim. Şunu belirtmek isterim ki, hayatımın en büyük iftiharlarından birisi, Milli Mücadele’ye karargahlık yapmış ve 15 Temmuz hain darbe teşebbüsüne direnmiş bu Gazi Meclis’in iki kez seçilerek, üstelik 100’üncü kuruluş yıldönümüne denk gelecek şekilde başkanlığını yapmaktır. Bu fevkalade gurur verici vazifeyi nasip ettiği ve mensubu olmaktan şeref duyduğum aziz milletime hizmet fırsatı lütfettiği için Cenab-ı Allah’a şükrediyorum. Meclis Başkanlığı’na seçilmemde gösterdikleri tensip ve yakınlık için Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan’a, MHP Genel Başkanı sayın Devlet Bahçeli’ye, her partiden bütün milletvekili arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum. Bu uzun ve zorlu çalışma dönemi içinde, mesai mefhumu gözetmeksizin, samimiyetle ve bu Gazi Meclis’e layık olmak için fedakarlıkla çalışan bütün Meclis çalışanı arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. 14 Mayıs’ta gerçekleşecek seçimlerin milletimizi müreffeh, ülkemizi bayındır, devletimizi kudretli kılacak hayırlı neticeler vermesini temenni ediyorum. Bu gurur gününde, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve mücadele arkadaşları olmak üzere, açıldığı günden itibaren TBMM çatısı altında görev yapmış bütün milletvekillerimizi ve devlet adamlarımızı; büyük Türkiye yolunda şehadete yükselen, gazi olan; son olarak 15 Temmuz’da darbeye direnen bütün vatan evlatlarını rahmetle, minnetle ve şükranla anıyorum.(HABER MERKEZİ)