Dünya basketbolunun zirvesi NBA'de bir All-Star Hafta Sonu'nu geride bıraktık. Charlotte'da düzenlenen organizasyon heyecanlı bir o kadar da renkli görüntülere sahne oldu. Charlotte Hornets takımının sahibi Michael Jordan'ın mükemmel ev sahipliği yaptığını söylemeden geçemeyiz. Normal şartlarda bu organizasyon aylardır beklenirken Michael Jordan'dan ekstra işler bekleniyordu. Onun varlığının bütün hafta sonunun önüne geçeceği, organizasyondan rol çalacağı öngörülüyordu. Ama Jordan isim olarak da, uygulama olarak da organizasyonun bir milimetre önüne geçmedi. Hafta sonu boyunca düşük bir profil çizdi diyebiliriz. Peki 2019 All-Star nasıl geçti? Şöyle bir üzerinden geçelim bence, ne dersiniz?
ALL-STAR ÜNLÜLER MAÇI
Bu maç tam bir eğlence. Eski NBA oyuncularıyla ünlü şarkıcı ve film yıldızlarını aynı maçta toplayan bir organizasyon olan “Ünlüler Maçı”nda ABD'de yaşayan ünlü kalp cerrahı Dr. Mehmet Öz de forma giydi. Eski NBA efsanesi Ray Allen, eski Amerikan futbolcusu Steve Smith, komedyen Amanda Seales, aktör Mike Colter, rap müzik yıldızı Quavo ve birçok televizyon yıldızı bu maçta sahada yer aldı. Takımlar Maviler ve Beyazlar olarak kuruldu. Maçı 82-80 kazanan taraf Maviler oldu. Maçta seyirci tarafından en çok ilgi gören kişi Ray Allen'dı. Ray Allen, potaya her uzun menzilli şut gönderdiğinde seyirciler coşmaya başladı.
YÜKSELEN YILDIZLAR MAÇI
Bir nevi gençlerin maçı olan bu organizasyon bir önceki yazımda da anlattığım gibi birçok konsept ve format değiştirdi. Şu anda Amerika ve dünya olarak NBA'de forma giyen gençlerden iki takım kuruluyor. Dünya takımında milli oyuncumuz Cedi Osman da forma giydi. Maçı 161-144 Amerika takımı kazandı. 35 sayısıyla Los Angeles Lakers'ın genç yıldızı Kyle Kuzma maçın “MVP”si yani “En Değerli Oyuncusu” seçildi.
ÜÇ SAYI YARIŞMASI VE YETENEK YARIŞMASI
Öncelikle şuradan başlayalım: Geceye Brooklyn Nets'in şutörü Joe Harris damga vurdu. Her turda olağanüstü forma grafiği yakalayan Harris adeta şov yaptı. Ama bu yarışmada konuşulacak başka şeyler de yaşandı. Örneğin yarışmada büyük ihtimalle bu sene emekli olacak Dirk Nowitzki de yer aldı. Taraftarın hatırı için organizasyonda yer alan Nowitzki, sevenlerini kırmadı. Yarışmada Steph Curry ve Seth Curry kardeşler de vardı. Babaları eski NBA oyuncusu Dell Curry ile maç başlamadan seyirciyi selamlayan aile unutmaz bir fotoğrafa imza attılar. Zira Dell Curry aktif basketbol kariyerinde en güzel yıllarını Charlotte Hornets formasıyla yaşamıştı. Yetenek yarışmasını ise Boston Celtics'in genç yıldızı Jayson Tatum kazandı.
SMAÇ YARIŞMASI
Smaç yarışması eski günlerini bir hayli arattı. Oklahoma City Thunders'ın genç yıldızı Hamidou Diallo'yu ayrı tutarak söylüyorum, yarışma tam bir skandaldı. Birçok oyuncunun bilmem kaçıncı denemesinde smacı gerçekleştirmesi zaten işin gazını baştan kaçırdı. Çok iyi hazırlanmamış oldukları aşikardı. En son 2016 yılında muhteşem geçmişti. Zach Lavine ve Aaron Gordon'lu son yarışma herhalde ikonik hale gelen son yarışmaydı. Ama Diallo'dan azıcık bahsetmemiz gerekir. Hep ilk denemesinde başarılı oldu. Kattığı şov abartısız ve yerindeydi. Bir smacı eski NBA efsanesi Shaquill O'neal ile beraber gerçekleştirdi. Shaq, boyalı alanın içinde ayakta durdu ve Diallo üzerinden zıplayıp geçerek smacı vurdu. Bu, geceye damga vuran smaçtı ve Diallo şampiyon oldu.
NBA ALL-STAR MAÇI
Son yıllarda işin suyu iyice çıkmıştı. Savunma yok, bomboş sahada vurulan smaçlar, atılan şutlar... İş iyice abartılmıştı. “Bu bir şov!” diye diye maç maçlıktan çıkmış resmen sirke dönmüştü. Bütün basketbolseverler bu işten muzdarip olmaya başladı. Çünkü özellikle Amerika dışından “canlı” izleyecekler gecenin köründe kalkıp izlemek zorunda kalıyorlardı. Manasız yere, boşu boşuna uykusundan olmayı kim ister ki? Ancak ve ancak kalkmaya değecek bir şey olması lazım. Bu yüzden de geçen seneyle beraber iş biraz da basketbola döndürülmeye başlandı. Tabii ki sertlikten ve ciddiyetten hayli yoksun oynandığı gerçek ama en azından son yıllara göre fazla laubali değil. Maç güzel geçti.
Yunan süper star Giannis Antetokounmpo maça müthiş başladı. İlk çeyreğe resmen tek başına damga vurdu. Team Giannis, maçın başında hemen öne geçti ve maçı önde götürdü. Giannis de böylelikle maçın MVP'si olma konusunda bir göz kırptı. Maçın ikinci yarısında ise işler tam tersine döndü. LeBron James maça ağırlığını koymaya başladı, Kevin Durant de seri bir şekilde skor üretince maçı Team LeBron, 178-164 kazandı. Maçın MVP'si yani en değerli oyuncusu ise 31 sayıyla Kevin Durant oldu.
Maç başlamadan telefonuma sayısız mesaj geldi; “Maçı kim kazanır?” , “MVP kim olur?” gibi soru yağmuruna tutuldum. Hiçbir şeye dayanmayarak maçı “Team LeBrone'un kazanacağını ve MVP'nin Kevin Durant olacağını yazdım herkese. Bu, sabah maçtan bir saat sonra yeniden mesaj yağmuruna tutulmama neden oldu. Bu sefer ise gelen mesajlar doğru tahminim konusundaki tebrik mesajlarıydı.
Dün All-Star maçını izlerken birçok şeyi aynı anda düşünüyordum. Maçın eski havası olmadığını ve eski NBA yıldızlarını özlediğimi fark ettim. Sonra düşündüm ki aslında herkes özlüyor o eski yıldızlarını. Bu işe biraz kafa yordum. Şöyle bir sonuca vardım; Son 30 yıldır All-Star maçlarını izliyorum. Her dönem bir önceki yıldızlarını özlüyorum. Mesela Shaquille O'neal, Kobe Bryant, Tracy McGrady, Allen Iverson gibi starları izlerken sahada Michael Jordan, Karl Malone, Charles Barkley gibi yıldızları özlüyordum. Şimdi ise Kobe Bryant ve Allen Iverson gibi yıldızları özlüyorum. Bu demek oluyor ki izlerken, daha doğrusu tanıklık ederken birçok oyuncunun tadını çıkarmak gerekiyor. Çünkü zamanın kanatları olduğu bir gerçek ve hiç beklediğimiz anda uçup gidecek. Bir gece oturup NBA All-Star maçını izlerken ve sahada o dönemin yıldızları oynarken şunu düşüneceğiz: LeBron James'i, Kevin Durant'i, Dwyane Wade'i, James Harden'ı hatırlayacağız ve “Ah ne günlerdi be!” deyip özleyeceğiz.