Ne oldu yahu FIFA'nın kadın futbolu yardımı?

Erdem Göktürk

Kadın Futbolu’nda pandemi kararlarının ardından gündem ısınmaya başladı. Hem milli takım, hem lig cephelerinde yoğun bir döneme girilirken kulüpler de ligin statüsünü heyecanla bekliyorlar.

MİLLİ TAKIMLARDA YOĞUN MESAİ

Bu haftanın gündemi en meşgul eden konularından birisi milli takım deneme kampları oldu. Hem A milli takımda, hem de U17 milli takımda kamp kadroları açıklandı. Beğenenler, beğenmeyenler oldu. Kişisel görüşüm, milli takım oyuncu seçimlerinin teknik göreve getirilen sorumluların tercihleri doğrultusunda olması gerektiği yönünde. Belli ilkeler çerçevesinde olduğu sürece bu sorumluların başarıları için takdir almaları, başarısızlıkları için ise hesap vermeleri gerekir. Kendileri de başarısızlıkta hesap verecek olanlar arasında olan TFF’nin kadın futbolundan sorumlu yöneticileri de, ilkelerin doğruluğunu denetlemek zorundadır.

A MİLLİLERİN NEFES ALACAK ZAMANI YOK

A milli takım 18 Eylül ile birlikte çok yoğun bir döneme giriyor. 18 Eylül’de deplasmanda Slovenya ile oynayacak milli takım, 23 Ekim’de içeride Kosova, 27 Ekim’de dışarıda Rusya ile karşılaşacak. 27 Kasım’da Estonya deplasmanında sahaya çıkacak olan kadın futbolcularımız 1 Aralık’ta içerideki Rusya maçı ile Avrupa Şampiyonası gruplarına noktayı koyacaklar.

Milli takımların başında bulunan Necla Kırağası’nın aynı zamanda kadın futbolu lig operasyonunun başına geçeceği daha önce Kulüpler Birliği tarafından duyurulmuştu. İki buçuk ayda beş maç oynayacak milli takım ile birlikte, sorunlar yumağı olan ligi beraberce yönetmek bir hayli gayret gerektirecek. Lige yeterli özen gösterilmezse kulüpler talepkâr olacaktır.

Oyuncu seçimlerinden uzak duralım demiştik ama bazı konuların da altını çizmek gerekiyor. Öncelikle 2005 doğumlu ve liglerde yer almayan bir takımdan gelen, henüz lig maçı görmemiş bir kaleciyi, U17 milli takım kampını da es geçerek doğrudan A milli takıma çağırmak büyük cesaret. Teknik heyeti kutlamak gerekiyor. Bu arada Avrupa Şampiyonası kurallarının 41.03 maddesine göre 16 yaşından küçük oyuncunun sahaya çıkma hakkı olmadığını da buraya bırakalım. Ek olarak da, TFF’nin hararetle savunduğu, liglerde alt yaş sınırını belirtelim. Kulüplerin ısrarla istediği 2006 doğumluların ligde maç oynayabilmesine oyuncunun fiziksel ve ruhsal gelişimi açısından karşı çıkan TFF’nin 2005 doğumlu oyuncuyu A milli takıma çağırması tutarsız. Keşke, yeteneğinden şüphe duymadığımız bu kızımız, kendi yaşıtları ile U17 milli takımında değerlendirilseydi öncelikle.

Bir diğer eleştirilen konu da kampın deneme kampı olarak yapılması tercihi. Beş aydır çalışmayan bir milli takımın, bir ay içinde maç kondüsyonuna ulaşabilmesi için tüm oyuncuların olabildiğince bir arada çalışması gerekli. Yoğun maç temposu ve antremansızlık yüzünden olabilecek sakatlık riskleri de düşünüldüğünde, Kırağası’nın geniş kadro oluşturma tercihi anlaşılabilir. Ancak, kadronun as oyuncularının da bulunduğu, genişletilmiş bir kamp çok daha anlamlı olabilirdi. Kırağası’nın bunu talep etmiş olduğunu tahmin ediyorum. Bu fırsatın verilmemesi çok üzücü. Daha ötesinde, umuyorum ki ciddi sakatlıklar göreyiz bu süreçte.

U17'LERİN YURT DIŞI SEVGİSİ

U17 milli takımımız da 20 Eylül haftasında Portekiz’de Avrupa Şampiyonası elit turu oynayacak. Rakiplerimiz Portekiz, İspanya ve Slovenya. Bunlardan İspanya ve Portekiz 2019 U17 şampiyonasında yarı final oynama başarısı gösteren önemli ekoller. Kızlarımız hemen ardından da 2021 Şampiyonası eleme turunu Türkiye’de oynayacaklar. Burada da çok yoğun bir gündem ve yine bir deneme kampı tercihi var.

Kadronun dokuz oyuncusunun yurdışından gelmesi herhalde çok başarılı bir Avrupa scout organizasyonumuz olduğunu gösteriyor. Buna karşılık, Türkiye içinde bir oyuncu dışında sürpriz bir takımdan oyuncu olmaması da Anadolu milli takım scoutlarının yetersizliğinin belgesi sanırım. Boyabat Çeltikspor’a ise kocaman bir tebrik gerekiyor. Henüz lige dahi katılmadan, hem A milli takıma, hem de U17 milli takıma 2005 doğumlu iki oyuncu göndermenin sanırım Türk futbol tarihinde başka bir örneği yok. Kimlerin emeği geçtiyse yürekten tebrikler. Herkes ilgiyle takip edecek bu oyuncuları.

STATÜ HÂLÂ DEMLENİYOR

Kulüpler Birliği, 8 Temmuz tarihinde yaptığı açıklamasında statünün hazır olduğunu ve bazı ek taleplerin görüşülmesi amacı ile yayının geciktirildiğini iletmişti. Temmuz ayı sonuna gelindiği halde henüz bu konuda bir açıklama yapılmadı. Bayramın hemen ardından yayınlanması umut ediliyor. 24 maddelik talep listesinin ne kadarının gerçekleşeceği ve Kulüpler Birliği’nin gerçekleşmeyebilecek istekler konusundaki tavrı merak ediliyor.

Talepleri kısaca hatırlarsak;

1 – Futbol Gelişim Direktörlüğü dışında bir Kadın Futbol Departmanı yapılanması sağlanmalı, bir yönetim kurulu üyesinin gözetiminde en az üç yıllık stratejik plan oluşturulmalıdır.

2 – Kadın futbol kulüpleri bu alanın ana paydaşıdır. Her türlü süreçte iletişim korunmalı, kulüp görüşleri dinlenmeli, çözüm önerileri dikkate alınmalıdır.

3 – Ligler işlevsel bir piramit yapısına çevrilmeli. 1. Lig için bir program dahilinde elit profesyonelleşme getirilmelidir. 2. Lig için çok gruplu bölgeselleşmeye geçilmeli, 3. Lig’de kulüp yeterliliği göz önüne alınarak düşme getirilmelidir. 3. Lig’e çıkış yeterlilik veya performans değerlendirmesine tabi tutulmalıdır. İllerde futbola erişim ASKF’ler tarafından yürütülecek yerel ligler ile sağlanmalıdır. Bu amaç ile TASKK yönetiminde kadın futbolu temsil edilmelidir.

4 – Karma oynanacak U11-12 şenlik liglerinden başlayarak, devamlılığı olan bir sistem oluşturulmalıdır. U13 il şampiyonlarının yapılması sağlanarak, illerde kadın futbolu yayılımı için de kullanılmalıdır. Son yıllarda yaşlandırılan Türkiye Şampiyonaları tekrar eski yaş gruplarına, U15 ve U17’ye döndürülmelidir. Şampiyonaların son aşamalarının, kulüplerin taşıyabileceği bir lig formatında oynanması sağlanmalıdır.

5 – Teşvik ve ödüllerde kadın futbolunun Gelişim Ligleri ve Bölgesel Ligler’den on kat daha dezavantajlı olması düşünülemez. Burada adalet gözetilerek kadın futboluna ayrılan teşvikler artırılmalıdır. Kadın Futbol 3. Ligi TFF’nin yönettiği deplasmanlı ligler arasında teşvik almayan tek ligdir. Bu ayrımcılık sona erdirilmelidir. Bölgesel Amatör Lig’de olduğu gibi Spor Toto benzeri isim sponsorlukları ile lige fon girişi sağlanmalıdır.

6 – Müsabaka organizasyonuna dair planlama gereksinimleri statüye eklenmeli, maçlar öncesi ve sonrasında Bölgesel Amatör Lig gibi zaman bırakılarak kadın sporcuların rahat ve sağlıklı spor yapmaları sağlanmalıdır. Lig oynanacak statlar, uygunluk açısından denetlenmeli ve onaylanmalıdır.

7 – Üst düzey hakem yetiştirmek için MHK tarafından özel bir program uygulanmalı, kadın hakemlere Süper Lig maçı verebilmek bir MHK başarısı kriteri olmalıdır.

8 – Bölgesel Amatör Lig’deki altyapı antrenör teşvik sistemi benzer bir sistem, kadınlar liginde kadın antrenör istihdamını artırmak için kullanılmalıdır. Kurs puanlamalarında kadın antrenörlerin erkeklere göre dezavantajlı durumu çözülmelidir. UEFA A ve B kursları için öncelik ve teşvik uygulanmalıdır.

9 – 1. Lig’de UEFA A zorunluluğu gibi, bütünün bir parçası olmayan uygulamalardan vazgeçilmeli, ya da ligin emektarlarına gereksinimleri sağlayabilmek için öncelik verilmelidir.

10 – Kadın futbolu federasyon içinde delegeler ile temsil edilecek bir yapıya sahip değildir. Profesyonelleşme ile gelecek temsil olanağına kadar, Türkiye Amatör Spor Kulüpleri Konfederasyonu (TASKK) bünyesinde kapsanmalıdır. TASKK delegelerine ek olarak kadın futbolu delegeleri hakkı verilmeli, TASKK yönetiminde temsil sağlanmalıdır.

NE OLDU YAHU FIFA'NIN KADIN FUTBOLU YARDIMI?

Kulüpler Birliği başkanının ilettiği bilgiye göre 500 bin dolar tutarındaki FIFA kadın futbol yardımı, Futbol Gelişim Direktörlüğü bütçe havuzuna aktarıldı ve özel olarak kadın futbolu için harcanmayacak. Futbol Gelişim Direktörlüğü, kadın futbolu yanında tüm erkek gelişim ligleri, plaj futbolu ligi ve futsal ligini de organize ediyor. Kadın futbol bütçesinin mali tablolarda ayrı olarak belirtilmediği, delege hakkı olmayan kadın futbol kulüplerinin ise Mali Genel Kurul’da söz hakkı olmadığını hatırlatalım.

FIFA başkanı Gianni Infantino da 29 Temmuz tarihinde kadın futbol yardımına dair açıklamalar yaptı. Infantino, bu yardımı alacak Federasyonların “Kadın Futbol Stratejisi” geliştirmeyi taahhüt etmelerinin şart olduğunu söyledi. Bunun yanında her Federasyon FIFA’ya kadın futbol yardımının nasıl kullanıldığı ve tahhütlerin gerçekleştirilmesi konusunda bir rapor gönderecek. Kadın futbol kulüpleri de, bu bilgilerin şeffaf olarak paylaşılması konusunda gerekli olan her türlü teması yapma iradelerini sürdürüyorlar.