Nova Norda: Single, günlük tutmak gibi...

DUVAR - Yeni nesil popun habercisi olarak görülen Nova Norda, 'Kuzeye Kaç!' isimli teklisiyle müzikseverlerle buluştu. Bir nevi isminin manifestosu olan, kuzey yıldızını nereye konumladığını açıklayan single, kendi iç sesini dinleyip özüne dönmek üzerine bir anlam taşıyor. Aynı zamanda 'kendin ol!' diyen parça, yine Nova Norda tarzının özgünlüğünden ödün vermiyor. Şarkıda anlattığının gerçek hayattan bir farkı olmadığını söyleyen müzisyen, “Parça, tehlikelerle dolu bir ormanda yönünü bulmaya çalışan birinin hikayesi” diyor. Bu kez rock ve kendine özgü rap ögeleri taşıyan şarkı cesur soundu ve ilham veren sözleriyle fark yaratıyor. Müzik piyasasına girdiği günden bu yana hızla yükselişini sürdüren Nova Norda ile yeni single çalışmasını ve müzik serüvenini konuştuk.

İsminizin bi nevi manifestosu olan kuzey yıldızına göndermeli bir de şarkı yazdınız. Kuzeye Kaç'ın hikayesini sizden dinlemek isteriz...

Nova Norda, Kuzey Yıldızı anlamına geliyor evet. Yeni teklim 'Kuzeye Kaç!'da dediğiniz gibi ismimin manifestosu olmuş oldu. Parça, tehlikelerle dolu bir ormanda yönünü bulmaya çalışan birinin hikayesi. Gerçek hayattan hiçbir farkı yok esasında. Ne kadar gelişsek de dünyada hala ormanın kanunu hüküm sürüyor, herkes kendi yaşam savaşında ve bozulmadan içinden gelen sesleri dinleyerek hayatta kalabilmek ayrı bir savaş gerektiriyor. Parça bununla ilgili aslında.

'KENDİM OLMA YOLUNDAYIM'

Şarkı kendin olmanın önemine de vurgu yapıyor. Siz tümüyle kendiniz olmayı başaranlardan mısınız?

Öyle bir şeyin mümkün olduğunu pek sanmıyorum. Ne kadar kendi özümüzü bulmaya, orada kalmaya çalışırsak çalışalım, içimize işlemiş toplumsal alışkanlıklar oluyor. Kendim olmayı başardığımı düşünmüyorum ama oraya yaklaşmayı amaç edinmiş bir yolda olduğumu düşünüyorum.

Bu parça rock ve rap ögelerini ağırlıklı olarak barındırıyor. Alternatif adı altında üreten müzisyenler için bu tür bir özgürlük alanı diyebilir miyiz?

Kuzeye Kaç!’ın hibrit bir durumu var evet, birkaç müzik türünün karışımı gibi. Diğer tüm parçalarım da öyle. O kadar fazla farklı türden müzik dinlemeye erişimimiz var ki, ortaya çıkardığımız parçalar da ister istemez türler arasında gezinmeye başlıyor. Bu hem alternatif müzisyenler hem de ana akım müzisyenler için bir özgürlük alanı bence.

'ALBÜM YERİNE TEKLİ YENİ BİR YOL'

Single teknolojiyle birlikte gelen yeni nesil müzik sektörünün bir stratejisi mi? Neden bu kadar çok tercih ediliyor sizce?

Albüm yerine tekliler çıkarmak da oldukça yeni bir yol, ben de çok seviyorum. Günlük tutar gibi, başımdan ne geçtiyse hızlıca paylaşarak anlatabiliyorum bu sayede.

Siz de bu furyaya katılanlardansınız. Doya doya Nova Norda dinlemek isteyenler için albüm müjdesi var mı ufukta?

Henüz düşünmüyorum. Kariyerimin hala henüz başında olduğum için işin bu en heyecanlı kısmını bahsettiğim gibi günlük tutar gibi anlatmayı tercih ediyorum. Albüm biraz beklemede o yüzden.

'SÖZ YAZMAK EN ZOR KISIM'

Şarkılarınızda tüm sözler size ait. Söz yazmak için ilham mı bekliyorsunuz? Nasıl ilerliyor süreç?

Söz yazmak benim için en zor kısım. Derdini kısacık sürede, sınırlı kelimelerle, en anlamlı şekilde anlatmaya çalışıyorsun ya, o işte hiç kolay değil. İlham beklersin gelmez, beklemediğin andaysa başında beliriverir. Zaman içinde ilhamı zorlamamam gerektiğini öğrenmiş oldum. Doğru an gelince doğru kelimeler dökülüyor nasılsa.

Peki sözü mü besteye göre yoksa besteyi mi söze uyduruyorsunuz?

Neredeyse her seferinde önce beste, sonra söz geliyor.

'BU KADAR İLGİ BEKLEMİYORDUM'

Neredeyse yaptığınız her şarkı çok seviliyor. Böyle bir ilgi bekliyor muydunuz?

Çok şanslı hissediyorum! Acayip kısa bir sürede çok büyük bir sevgi gördü parçalarım. Tabii ki umut ediyordum böyle gelişmesini ama gerçek olunca tahminimden çok daha fazla şaşırdım. Bu kadarını beklemiyormuşum hakikaten...

Müzik tarzınızın dışında her yeni şarkıda özgünlüğünüzü korumayı nasıl başarıyorsunuz?

Bu konular üzerine pek düşünmüyorum, içimden ne geliyorsa ona göre müzik yapıyorum sadece. Henüz biz özgünlük kaygım olmadı.

'BÜTÜNCÜL BİR ATMOSFERİ ÖNEMSİYORUM'

Sadece şarkılarınızla değil imajınızla da çok özenlisiniz. Bunun için özel bir çalışma yürütüyor musunuz?

Styling’inden klibine, fotoğraflarına, bir bütün olarak görüyorum müziğimi. Sadece ses üzerine gelişmektense, görseliyle de bütünleşen bir atmosfer oluşturması gerektiğini düşünüyorum müziğimin. Çok da keyif alıyorum bu tarafa da müziğe olduğu kadar yoğunlaşmaktan. Çok yetenekli insanlarla yollarımız kesişti bu sayede. Stylist Nil Ninat veya fotoğraf stüdyosu Matter Istanbul gibi. Kuzeye Kaç!’ta hep beraber çalıştık.

'SERTAB ERENER BANA ULAŞTI...'

Geçtiğimiz günlerde Sertab Erener'le bir konser verdiniz. Sizin gibi müzik piyasasına yeni adım atmış birinin dikkatini çekmiş olmak sizin için özel olsa gerek. Yollarınız nasıl kesişti? Nasıl bir deneyimdi sizin için?

Sertab Erener’in bana ulaşmasıyla gelişti her şey. Bir gün yeni müzikler dinlerken beni keşfediyor ve çok seviyor. Ardından bana ulaşıyor ve tanışıyoruz. Kendisini, vizyonunu ve hayata bakışını o kadar sevdim ki, Sertab’ı tanımak benim için beraber sahne almaktan bile daha heyecan verici oldu diyebilirim. Çok şanslı hissediyorum onunla böyle güzel anılar paylaşabildiğim için.

Siz neler dinliyorsunuz?

Benim ergenliğim Kanye West ve Depeche Mode dinleyerek geçti. Hala oralarda bir yerdeyim sanırım.