Nurettin Oral Türkiye'ye iade ediliyor

İsviçre'de siyasi iltica talebiyle yaşayan Nurettin Oral, Türkiye'nin talebi üzerine ziyaret için gittiği Hırvatistan'da tutuklandı. Oral'ın Türkiye'ye iade edilmemesi için, İsviçre'deki Hırvatistan konsolosluğu önünde eylem düzenlendi.

Abone ol

DUVAR - Türkiye'den Avrupa ülkelerine siyasi iltica başvuruları son aylarda giderek artarken, Türkiye'nin göçmen statüsü alanları geri iade talepleri de devam ediyor. 2004 yılında siyasi nedenlerden dolayı İsviçre'ye iltica eden Nurettin Oral, ziyaret amacıyla gittiği Hırvatistan'da gözaltına alındı. Türkiye'nin 13 yıl sonra başvurusu üzerine İnterpol'un hakkında çıkarmış olduğu kırmızı bültenle yakalama kararı nedeniyle tutuklanan Oral, Hırvatistan'da cezaevine konuldu.

Siyasi Haber'de yayınlanan Cihan Başakçıoğlu'nun haberine göre, "Avrupa Suçluların İadesi Anlaşması" çerçevesinde Hırvatistan hükümetinin Türkiye ile yaptığı yazışmalar çerçevesinde ise Türkiye Oral'ın iadesini talep etti. Türkiye'nin bu talebi üzerine adli süreç başlatılırken, 17 Ekim günü görülen ikinci duruşmada Oral'ın Türkiye'ye iade edilmesine karar verildi.

HIRVATİSTAN KONSOLOSLUĞU ÖNÜNDE EYLEM

13 yıldır "politik göçmen" olarak yaşayan Oral'ın ailesi ve arkadaşları, Oral'ın OHAL koşullarını yaşayan Türkiye'ye iade edilmesi durumunda işkence başta olmak üzere birçok hak ihlali ile karşı karşıya kalmasından endişeli.

Söz konusu kararın ardından Oral için ailesi, arkadaşları ve İnsan Hakları ve Dayanışma Derneği aktivistleri tarafından İsviçre'de kampanya başlatıldı. Bern'de bulunan Hırvatistan Kosolosluğu önünde Oral'ın iade edilmemesi için basın açıklamaları ve çeşitli demokratik eylemler gerçekleştirilirken, yine Oral'ın durumu hakkında İsviçre Dışişleri Bakanlığı ve Hırvatistan Konsolosluğu'na birçok dilekçe yazıldı.

CENEVRE SÖZLEŞMESİ SAVUNMASI

Hırvatistan Mahkemesi'nin Oral hakkında verdiği kararı değerlendiren avukat Ahmet Tamer de kararın 1951 tarihli Cenevre Mülteci Sözleşmesi'ne aykırı olduğunu söyledi. Sözleşmenin 33/1. Maddesi'ne dikkat çeken Tamer, "'Hiçbir Taraf Devlet, bir mülteciyi, ırkı, dini, tâbiiyeti, belli bir sosyal gruba mensubiyeti veya siyasi fikirleri dolayısıyla hayatı ya da özgürlüğü tehdit altında olacak ülkelerin sınırlarına, her ne şekilde olursa olsun geri göndermeyecek veya iade (refouler) etmeyecektir'. Hırvatistan bu sözleşmenin bir tarafı. Dolayısıyla iade etmeme yükümlülüğüne uyması kendisi açısından yasal, hukuksal bir zorunluluk. Buna rağmen Hırvatistan mahkemesi bu yönde bir karar verdi" dedi.

SON SÖZ HIRVATİSTAN'DA

Hırvatistan'da da avukatların hukuksal süreci takip ettiklerini belirten Tamer, bir üst mahkemeye itirazda bulunulduğunu ancak son sözün Hırvatistan Adalet Bakanlığı'na ait olduğunu ifade etti. Oral'ın Türkiye'ye iadesi durumunda kötü muamele ve işkence görme riski altında olduğuna dikkat çeken Tamer, "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne de işkence yasağı nedeniyle başvuru yapmak mümkün. Zira Nurettin Oral Türkiye'ye iade edilirse işkence görme riski altında. AİHM'in bunu dikkate alması lazım. Ancak hukuksal mücadele haklı olmamıza rağmen bize garanti sunmuyor. Hukuk ne yazık ki bütün dünyada haklılar için tam bir güvence vermiyor. Hırvatistan gibi ülkeler de hukukla sorunu en çok bulunan ülkeler arasında" diye kaydetti.

Söz konusu uygulamaya karşı İsviçre'de başlattıkları kampanyaya Türkiye ve diğer ülkelerden tüm insan hakları savunucularını destek olmaya davet eden Tamer, tüm demokratik haklarını kullanacaklarını dile getirdi.

NURETTİN ORAL KİMDİR?

Politik göçmen olan Nurettin Oral, Türkiye'de 3,5 yıl cezaevinde kaldıktan sonra 2004 yılında ara kararla tahliye edildi. Yargılama devam ederken İsviçre'ye iltica eden Oral, 13 yıl boyunca yurtdışında parke döşemeciliği gibi işlerde çalışarak yaşamını idame ettirmeye çalıştı. Biri 7 diğeri 5 yaşında olmak üzere iki çocuk sahibi olan Oral hakkında 13 yıl sonra Türkiye devletinin başvuruları sonucu İnterpol tarafından yakalama kararı çıkarıldı. Türkiye'ye iade edilmesi durumunda yeniden cezaevine girecek olan Oral'ın, ne kadar ceza aldığı veya alacağı ise İnterpol dosyasının henüz kendisi ve avukatlarıyla paylaşılmaması nedeniyle bilinmiyor. (Kaynak: Siyasi Haber)