Nuriye Gülmen: Leyla Hanım’ın talepleri elbette karşılanabilir

Nuriye Gülmen: Leyla Hanım’ın talepleri de elbette karşılanabilir. Açlık grevlerinde her evre, her gün, her an kritiktir. Kritik evre diye bir şey yok. Açlık pek çok hayati riskle sürdürülen bir eylem. Leyla Güven bugün 84. gününde. Bir insan 84 gündür yemek yemiyor. Bize bir şey anlatmak istiyor. Buna duyarlı olmak için ölümün yaklaşmasını beklemeye gerek yok.

Abone ol

DUVAR - Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven 86 gündür açlık grevinde. HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in talebi, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın ailesi ve avukatları ile görüştürülmesi.  Olağanüstü Hal (OHAL) sonrası ilan edilen Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edildikten sonra öğretmen Semih Özakça ile birlikte 324 gün açlık grevinde kalan akademisyen Nuriye Gülmen, Leyla Güven'in açlık grevini değerlendirdi.

Açlık grevinin güçlü bir eylem olduğunu söyleyen Gülmen, "Biri açlık grevine başladığı zaman öncelikli olarak talebinin meşruluğuna, haklılığına bakmak gerekir. Bir yandan da, haklılığına inanmayan insanlar böyle bir eyleme kalkışamaz. Açlık çok güçlü bir inanç ve motivasyon ister. Beslenme insanın en güçlü güdülerinden biri. Hatta belki de en güçlüsü. İçgüdüsel bir davranış. Bunu yapmayı reddediyorsunuz. Talebinizin gerçekleşmesi uğruna açlığı, sakatlığı, ölümü göze alıyorsunuz. Bu yüzden de çok saygı uyandırıyor. İnsanın kendi bedeniyle savaşı. Aynı zamanda insan iradesinin ne kadar güçlü olduğunu da gösteren bir eylem. Özellikle açlık grevi yapan kişi bunu çok iyi duyumsar” dedi.

'HALK DESTEĞİ BELİRLEYİCİ'

Medyablok'a konuşan Gülmen şöyle devam etti; "Ben bir akademisyen olarak açlık grevi yaptım ama esas meselenin açlık grevi yapan kişinin kimliğinden ziyade haklılığı ve direnişi azimle ve sonuna kadar sürdürmesi olduğunu düşünüyorum. Eğer haklıysanız ve talebinizi, halka anlatacak araçlarınız varsa tabii ki kazanırsınız. Leyla Hanım’ın talepleri de elbette karşılanabilir. Çünkü haklı bir taleptir. Ama halk desteği belirleyici. Bütün halk kesimlerini kapsayan, talebi onların da talebi haline getiren bir duyarlılık yaratmak ve eylemi kazanım elde edinceye kadar sürdürmek gerekir. "