OHAL'de 'teşvik' tepkisi: Kriz sarmalına girilir

23 proje için 19 firmaya verilecek teşviklere muhalefetten tepki var. CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, demokratikleşme ortamının sağlanmaması halinde Türkiye ekonomisinin daralmaya ve kriz sarmalına sürükleneceği uyarısında bulundu. HDP Ekonomi Komisyonu Başkanı Garo Paylan ise "Bu tip teşvikler normal yatırımcıyı da kaçırır. Normal yatırımcı gelip yatırımını yapıp vergisini vererek yatırım yapmaz. Bu da kamu maliyesini, ülkenin genel bütçesini sarsar. Vergi yine yoksulların sırtına kalır” dedi.

Abone ol

ANKARA - Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı Proje Bazlı Teşvik Sistemi muhalefetten geçer not almadı. CHP Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, acil ihtiyacın ekonomi paketi değil, demokratikleşme paketi olduğunu söylerken; HDP Ekonomi Komisyonu Sözcüsü Garo Paylan “Ekonomi üzerindeki en büyük risk şu anda Recep Tayyip Erdoğan’dır” dedi.

Erdoğan’ın açıkladığı Proje Bazlı Teşvik Sistemi kapsamında 23 proje için 19 firmaya teşvik belgesi verilecek. 135 milyar lira yatırım bedeli olan projeler sayesinde 34 bin 111 doğrudan istihdam beklentisi var. Bu yatırımların ihracat ve ihracata katkıları ile 47 milyar dolara ulaşan cari açıkta 19 milyar dolarlık bir iyileşme sağlaması hedefleniyor. Teşvikten yararlanacak firmalara vergi muafiyeti ve KDV istisnası gibi haklar da tanınacak.

'TEFECİ FAİZİ KATLANARAK ARTAR'

CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, 'yüzbinlerce şirket finansman sıkıntısı çekerken, dövizdeki artış, faizdeki aşırı yükselme nedeniyle firmalar kıvranırken; birçok büyük şirket yeniden yapılanma için bankalara başvuru yaparken' teşvik verilecek şirketlerin hangi kriterlere göre desteklendiğini anlayamadıklarını söyledi.

Erdoğdu şöyle devam etti: “Bir teşvik paketi açıklanacaksa ilk yapılması gerekenler OHAL’in kaldırılması, yargı bağımsızlığı ve hukuk düzeninin tesis edilmesi ve adil demokratik şeffaf seçimlerin güvence altına alınmasıdır. Acil ihtiyacımız ekonomi paketi değil ekmek, su gibi muhtaç olduğumuz bir demokratikleşme paketidir. Aksi takdirde ödediğimiz tefeci faizi katlanarak artacak, faiz kuru, kurda enflasyonu yükseltmeye devam edecek ve Türkiye ekonomisi daralmaya doğru, merkezinde kriz olan bir sarmalın içine girecek.”

'AKP’YE GÜVEN YOK'

Erdoğdu teşvik sistemi açıklandıktan sonra döviz kurundaki hareketliliği de değerlendirdi. Doların 4 lira üzerinde devam ederken euronun 5 lira üzerine çıkmasını yorumlayan Erdoğdu “Piyasalar mesajlarını bu göstergelerle verirler. Demek ki piyasalardaki karar vericiler bu teşvik paketinin hiçbir işe yaramayacağını görerek daha güvenli liman olarak gördükleri dövize doğru hareket ediyor. Çok yüksek faiz vermemize rağmen TL’de kalma güveni yok. Piyasa karar vericileri Türkiye ekonomisinin geleceğine ve AKP’ye güvenmiyor” dedi.

'TEŞVİKLER NORMAL YATIRIMCIYI KAÇIRIR'

HDP Ekonomi Komisyonu Sözcüsü Garo Paylan, Türkiye’nin demokratik bir ülke olma hikâyesi varken yerli ve yabancı yatırımcının bu tür ilave teşvikler olmadan Türkiye’ye yatırım yaptığına dikkat çekti, “Ancak demokrasi yolundan çıkıp otokratik bir yola sapıldığından bu yana yerli ve yabancı yatırımcı ülkemize güvenmiyor ve kaliteli yatırımlarla ülkemize gelmiyor. Bu paket ancak vergi indirimi, bedava arazi, enerji fiyatlarında indirim gibi ilave teşviklerle yatırım yapılabildiğinin göstergesi. Bu da kısa vadede iktidarın seçime kadar bir hikaye yaratma çabasını gösteriyor” dedi.

Paylan şöyle devam etti: “Bu tip teşvikler normal yatırımcıyı da tamamen kaçırır. Normal yatırımcı gelip yatırımını yapıp vergisini vererek yatırım yapmaz. Bu da kamu maliyesini ülkenin genel bütçesini sarsar. Vergi yine yoksulların sırtına kalır. Bu da daha fazla yoksulluk anlamına gelir. Bu anlamda teşvik paketinin büyük sakıncalar getirdiğini görüyorum.”

'PİRİNCE GİDERKEN EVDEKİ BULGURDAN OLACAĞIZ'

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ağrı, Van ve Iğdır gibi geri kalmış bölgelere yatırım çağrısına karşın söz konusu yatırımların İstanbul, İzmir, Kocaeli, Mersin gibi sanayileşmiş ve kalabalık bölgelere yapılacağına dikkat çeken Paylan, bunun da geri kalmış bölgelerin daha da geri kalmasına, kırsal göçün daha da artmasına yol açacağını söyledi. Söz konusu teşvik paketinin birçok handikap barındırdığını belirten Paylan, “Bu teşviklerle Dimyata pirince giderken eldeki bulgurdan olabileceğiz” dedi.

'EN BÜYÜK RİSK ERDOĞAN'

Teşvik paketine döviz kurunun verdiği tepkiyi de değerlendiren Paylan şunları söyledi:

“Ekonomi yönetimi rasyonel değil. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bakan Mehmet Şimşek’i azarlarken kullandığı 'faiz bütün kötülüklerin anasıdır, benim aldığım eğitim de budur' derken dini eğitiminden bahsediyordu. Faiz günahtır ve ben faizi yükseltmek istemeyeceğim, diyor. Elbet biz de faizin yükselmesini istemeyiz ama faiz bir sonuçtur. Ülkenizin parasına güvensizliği gösterir. Kurların hala yükseliyor olması da güvensizliğin işareti. Tüm bunlar ekonomi yönetimi ve ekonomi yönetimi üzerinde Cumhurbaşkanına olan güvensizliği gösterir. Ekonomi üzerindeki en büyük risk şu anda Recep Tayyip Erdoğan’dır. Recep Tayyip Erdoğan’a yatırımcılar güvenmiyorlar. Türkiye Cumhuriyeti parasına güvenmiyorlar, çünkü ülkeyi yönetenlerde rasyonel bir akıl yok.”

(DUVAR)