Ömer Çelik: 31 bin sanatçıya 250 milyon TL'ye ulaşan destek verilecek

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, 31 bin sanatçıya 250 milyon TL'ye ulaşan destek verileceğini, tiyatrolara ise 25 milyon tutarında turne desteği yapılacağını açıkladı.  

Abone ol

DUVAR - AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin MKYK toplantısı sürerken açıklamalarda bulundu. 

Ömer Çelik, "Tüm sanatçı arkadaşlarımızın mesajlarını aldığımızı, seslerini duyduğumuzu ifade etmek isterim. 31 bin sanatçıya 250 milyon liraya ulaşan destek verilecek. Tiyatroya ise 25 milyon tutarında turne desteği olacak" dedi.  

Salgın çerçevesinde çeşitli tedbirlerin alındığını hatırlatarak, normalleşme sürecine geçildiğini söyleyen Çelik, tüm dünyanın etkilendiği gibi Türkiye'nin de salgından olumsuz etkilendiğini bildirdi.

Bu doğrultuda çeşitli sektörlere verilen desteklerin devam ettiğini dile getiren Çelik, şunları kaydetti:

"Özellikle son günlerde müzisyen arkadaşlarımızın seslerini duyduğumuzu, onların ilettikleri mesajları sosyal medyadan ve başka mekanizmalardan değerlendirdiğimizi bilmenizi isterim. Bu çerçevede Kültür ve Turizm Bakanlığımızın, sanatçılarımıza, tiyatrocu ve müzisyenlere verdiği destek önemlidir. Sayın Bakanımıza, Kültür ve Turizm Bakanlığındaki arkadaşlarımıza bu yakın ilgilerini sürdürmelerinin önemli olduğunu ve bunun için de kendilerine teşekkür ettiğimizi ifade etmek isterim."

'9 SİVİL TOPLUM KURULUŞU 31 BİN SANATÇIYI BİLDİRDİ'

"Müzik susmasın" projesi kapsamında bu desteklerin müzisyenlere ulaştırılacağını belirten Çelik, şöyle devam etti:

"Nasıl gerçekleşecek mekanizma? Müzik sendikası, müzik birlikleri ve müzik derneklerinden oluşan 9 sivil toplum kuruluşu, Bakanlığımızın hiçbir müdahalesi olmaksızın 31 bin sanatçıyı bildirmiştir. Bu çerçevede toplam verilecek bu son desteklerle birlikte 250 milyon liraya ulaşan bir destek verilmiş olacaktır. Burada esas tabii ki bu pandeminin yoğun zararlarını telafi etmektir ama bu konuda Kültür ve Turizm Bakanlığımızın da çok yakın bir ilgiyle, Sayın Bakanımızın da konuyu takip ettiğini, bizim parti olarak takip ettiğimizi ve bütün sanatçı arkadaşlarımızın mesajlarını aldığımızı, seslerini duyduğumuzu, bunun bizim gündemimizde olduğunu bir kere daha ifade etmek isterim."

'25 MİLYON TL TURNE DESTEĞİ'

Salgın döneminin başından itibaren tiyatrolara verilen desteğin de önemli olduğunu savunan Çelik, "Bu kapsamda şimdiye kadar 37 milyon destek sağlandı. 1 Temmuz-30 Eylül tarihleri içinde 25 milyon tutarında bir turne desteği söz konusu olacak. Dolayısıyla bugün sanat susmasın, müzik susmasın, bu projeleri yakın bir şekilde parti olarak da bizim takip ettiğimizi belirtmek istiyorum" dedi.

Çelik, daha fazlası için gayret ettiklerini ve çalıştıklarına dikkati çekerek, "Bütün dünyayı olumsuz etkileyen bir süreç halen devam ediyor. İnşallah bu dönemi de atlattıktan sonra müzisyenlerimizle özgür bir şekilde, eski günlerdeki gibi buluştuğumuz ortamlara kavuşmayı temenni ediyoruz" diye konuştu.

'RADİKAL BİR ŞEKİLDE MÜDAHALE GEREKİYOR'

Çelik, Marmara’daki deniz salyası sorununa ilişkin ise "Partide yakından takip ettiğimiz bir meseledir. Ortaya çıkan tablo radikal bir şekilde müdahale etmek gerektiğini gösteriyor" ifadelerini kullandı.

Çelik, şunları kaydetti: "Marmara Denizi'ndeki müsilaj, yani balıkçıların deyimiyle, denizcilerin deyimiyle deniz salyası son derece tedirgin edici ve asla hiçbir şekilde tahammül edemeyeceğimiz bir kirliliğe işaret ediyor. Tabii şimdiye kadar yapılan ilk tespitler iklim değişikliği, denizin durgun bir deniz olması ve tabii ki yoğun bir kirliliğin söz konusu olmasının buna yol açtığını söylüyor. Artık ortaya çıkan tablo radikal bir şekilde müdahale etmek gerektiğini gösteriyor. Çünkü bu müsilajın, bu deniz salyasının yüzeyden temizlenmesi hiçbir şekilde bunu ortadan kaldırmıyor. Bu artık yüzeyden temizlense bile tekrar tekrar ortaya çıkıyor. Tabii Marmara Denizi'nin etrafında 25 milyona varan bir nüfus yaşıyor, burada belediyelerin yaptığı deşarjların, bu atıklardan arınmış olması, tarımsal faaliyetler, denizcilik, balıkçılık faaliyetleri bir sürü bileşen yan yana geliyor.

Dolayısıyla bu müsilaj meselesi bizim partide en yakından takip ettiğimiz meselelerimizden bir tanesidir. Çevre ve şehircilikten sorumlu Genel Başkan Yardımcımız Çiğdem (Karaaslan) hanım başkanlığında bir heyet, Çevre ve Şehircilik Bakanımız Murat Kurum'un yaptığı çalışmalar, bakanlığımızın yaptığı çalışmalarla birlikte parti olarak bu konuyu takip ediyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız yarın zannediyorum bir çalıştay düzenleyecek. Şimdiye kadar yaklaşık 91 noktada zannediyorum çeşitli örnekler alındı. Bunlar akademisyenlerle ve ilgili kurumlarla paylaşıldı. Çok kapsamlı bir hazırlık yaptıklarını biliyoruz. Yani ta Bandırma'dan, Erdek Körfezi'ni kapsayan, Tekirdağ'daki atık suları ilgilendiren çok kapsamlı bir çerçevede bakıyoruz. İnşallah bu çalıştayın sonuçları da bu hafta sonu sayın bakanımız tarafından paylaşılacak. Konuyu yakın bir şekilde takip etmeye devam ediyoruz."

'ERKEN SEÇİM SÖZ KONUSU DEĞİL'

AK Parti Sözcüsü Çelik, muhalefetin "erken seçim" çağrısında bulunmasına ilişkin değerlendirmelerinin sorulması üzerine şöyle konuştu:

"Erken seçim herhangi bir şekilde söz konusu değil. Her girdiği seçimi kaybetmiş bir genel başkandan tutun da oy oranı yüzde 1'de gezene kadar herkes erken seçim diye bir şey tutturmuş. Bakıyorsunuz anketlerde yüzde 1,5'i bile hiç görmemiş bir parti erken seçimden bahsediyor ya da her girdiği seçimi kaybetmiş olan bir genel başkan da çıkıp erken seçimden bahsediyor. Seçimlerin zamanında olacağını ifade etmiştik. Esas olan bütün bu süre içerisinde yapacağımız işlere yoğunlaşmaktır."

Çelik, erken seçim için muhalefetin ortaya koyduğu gerekçelere ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı:

"Siyaset bir tez, iddia ortaya koymak için yapılır. Fakat öyle bir konumlanma var ki tamamen AK Parti'nin antitezi olmaktan öteye gidemeyen argümanlar... Hiçbir tez, iddia yok. AK Parti'nin yaptığıyla meşgul olmaktan başka siyasetle ilgili söylenmiş bir söz yok. Bir siyasi parti kendi varlığını esasında topluma ulaştırmaya çalıştığı mesajla, tezlerle gösterir. Şimdi kendisini sadece AK Parti'nin ve Cumhur İttifakı'nın antitezi olarak konumlandırmış, hepsi birbirine benzeyen bir yapının hiçbir siyasi argüman üretemeyip siyasi olaylarla ilgili çözüm üretemeyip sürekli olarak gündeme getirdiği bir konu olarak görüyoruz."

'İHTİLAF ALANI BİR KARADELİĞE DÖNÜŞÜYOR'

ABD ile karşılıklı ekonomik ilişkilerin nasıl büyütüleceği, dünyanın çeşitli yerlerindeki sorunların çözümünde beraber nasıl pozisyon geliştirilebileceği, Suriye'nin geleceği, Akdeniz'deki olaylar, Libya'nın geleceği konusunda ortak birtakım değer ve ilkelerin nasıl üretilebileceği konusunda çalışılması gerektiğinin altını çizen Çelik, "İhtilaf alanı olan kısımlar giderek bir kara deliğe dönüşüyor ve bu pozitif ajandayı yutuyor" değerlendirmesinde bulundu.

Biden'ın ABD Başkan Yardımcısı olduğu dönemde Cumhurbaşkanı Erdoğan'la çeşitli görüşmelerinin bulunduğunu ve yakın ilişkilerinin olduğunu söyleyen Çelik, "Yeni dönemi ABD ile pozitif ajanda temelinde değerlendirmek istiyoruz. Eğer pozitif ajanda temelinde değerlendirirsek, odak noktamız o olursa negatif unsurları çözmek daha kolay olur aynı zamanda da daha büyük işleri Türkiye ve ABD'nin beraber başarması gibi bir tabloya beraberce imza atabiliriz." (HABER MERKEZİ)