'Otopark duvarı yıkılsa Cengiz'e veriliyor'
Halkalı-Sirkeci Banliyö tren hattı İspanyol yüklenici OHL firmasından alınıp Kolin Kanyon Cengiz İnşaat'a verildi. BTS Genel Sekreteri İshak Kocabıyık, "Artık bir otoparkın veya bir evin duvarları yıkılsa Cengiz İnşaat'a veriliyor" dedi.
DUVAR - Marmaray’a entegrasyon için kapatılan Sirkeci-Halkalı ve Söğütlüçeşme-Gebze arasındaki hattın yenileme işlemleri yılan hikayesine döndü. 2012'de kapatılan bu hattın projesini İspanyol ortaklığı olan OHL firması üstlenmişti. 2 ay önce proje OHL Firmasından alınıp Kolin Kanyon Cengiz İnşaat'a verildi. Projede çalışan bir işçi, "Burası OHL'den alındıktan sonra küçülmeye gidiyoruz gerekçesi ile birçok arkadaşım işsiz kaldı" diyor. Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası Genel Sekreteri İshak Kocabıyık ise, "Bir otoparkın veya bir evin bahçesinin duvarı bile yoksa Cengiz'e veriliyor" diyerek, bu hatta meydana gelecek herhangi bir işçi katliamına veya tarihi eser katliamına karşı takipte olacaklarını söyledi.
'BİRÇOK KİŞİ İŞTEN ÇIKTI, ÇIKARILDI'
Halkalı-Banliyö Tren hattında çalışan bir işçi bu hattın projesinin OHL firmasından alındıktan sonra birçok işçinin işten çıkarıldığını söylüyor: “Azalmaya gidiyoruz diyerek birçok işçi işten çıkarıldı. OHL firmasında çalışan birçok işçi de projeyi devralan Kolin Kalyon Cengiz İnşaat'a geçti.”
Sirkeci-Halkalı ve Söğütlüçeşme-Gebze arasındaki banliyö hatları, Marmaray’a entegrasyon kapsamında üç yıl önce kapatılmıştı. Gebze-Halkalı arasında kesintisiz raylı sistem kurulmasını hedefleyen entegrasyon çalışmalarının 2015’in son aylarında tamamlanması planlanmıştı. İspanyol yüklenici OHL firması tasarla-yap modeliyle hayata geçecek olan proje için 1 milyar 42 Euro’luk teklif vermişti. Yüklenici OHL firması, Ağustos 2014’te, “Bitiremeyeceğiz 400 milyon Euro daha verin tamamlarız” diyerek işi durdurdu. 2015 yılının Mart ayında hattın açılması planlanmasına rağmen, bütçe yetersizliğinden ötürü çalışmalar süresiz olarak askıya alındı. 19 Haziran 2015 tarihinde firmanın sözleşmesi uzatılarak inşaat tekrar başladı. Ulaştırma, Denizcilik ve Habercilik Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü ise projenin 2018'de tamamlanacağını söyledi. 2 ay önce bu proje OHL firmasından alınarak Kolin Kalyon Cengiz İnşaat'a verildi.
'TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ'
Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası Genel Sekreteri İshak Kocabıyık, 'şirket değiştirmeler çok sık olmaya başladı' diyerek, bu projenin Cengiz İnşaat'a verilmesinin de son zamanların 'trend' haline geldiğini söyleyerek, "Bir evin veya otoparkın bahçesi yıkılsa Cengiz İnşaat'a veriliyor, biz bunun takipçisi olacağız'' diyor, “Şirket değiştirmeler çok sık olmaya başladı. Bu durum kaynak transferinin başka bir nedeni. Proje bir şirkete ihale ediliyor ya da bu şirket bir süre sonra bütün hak edişlerini alıp 'Ya ben bu işi bitiremiyorum süre uzatalım, zaten aldığım fiyat çok düşüktü, ihale fiyatını revize edelim' diyerek kaynak transferini gerçekleştiriyorlar. İkincisi de projelere firmalar giriyor herhangi bir şekilde ihaleyi alıyor ama ondan sonra farklı gerekçelerle başka firmalara aktarılıyor. Bütün kaynak transferleri Cengiz İnşaat üzerinden yapılıyor. Bütün kendi sermaye birikimlerini yine Cengiz İnşaat üstünden yapıyorlar. Bu anlamda Cengiz İnşaat bir simge şirket ve simge isim haline geldi.”
'BÜTÜN ŞİRKETLER PAY İSTİYOR'
"Marmaray'ın zaten yılan hikayesine dönmesinin bir sebebi de bu şirketler arasındaki çatışmalardan kaynaklanıyor" diyen Kocabıyık, bütün şirketler buradan pay elde etmek istiyor diyerek şöyle devam etti: "Marmaray çok büyük bir proje. İhaleye çıkılan projenin çok çok üstüne çıktı. Süre olarak da çok üstüne çıkıldı. Bütün şirketler bundan bir pay, bir kâr elde etmek istiyor. Bu süreci tamamıyla buna bağlıdır. Artık öyle bir noktaya geldik ki Cengiz İnşaat'a mı yaptıracaklar kime yaptıracaklarsa yaptırsınlar bir an önce bu projenin bitirilip demir yolu işletmeciliğine açmaları gerekiyor. Kendi aralarındaki kaynak transferi çatışmalarının en büyük zararı halka oluyor. Halkın ulaşım hattına oluyor. Dolayısıyla bu çatışmaları bir an önce bitirip bu hattı demir yolu işletmeciliğine uygun halde yapacak kim varsa ona verip hattı da açmaları gerekiyor. Bu yapım çalışmalarında bir tarihi eserlere zarar verilmesi ne de çalışanların iş kazası adı altında iş cinayetlerine maruz kalmasını istemiyoruz."
'TAKİP ETMEMİZ ZORLAŞIYOR'
Yapılan projenin çalışmalarında binlerce yıllık tarih olduğunun altını çizen Kocabıyık, buna benzer büyük projeleri tek firma alsa bile birçok taşeron firmanın işin içerisine girdiğini, bu yüzden işi takip etmelerinin zorlaştığını belirterek, son olarak şunları söyledi: “Binlerce yıllık tarihin çarçur edilmesine izin vermeyeceğiz. Çünkü daha önce orada banliyö treni çalışıyordu. Şimdi daha iyisini yapacağız diye kapattılar. Bırakın daha yenisi hiçbir şey yapmadılar. Şimdi de kalkıp bir tarih katliamına girişirlerse, bu projeyi yaparken işçi ölümleri, işçi yaralanmaları ve kazalar çoğalırsa buna itiraz edeceğiz. Bu projeye OHL, Cengiz İnşaat ve birçok şirket daha girdi. Bu büyük projeleri tek firma alsa bile en az 20, 30 taşeron firmaya devrediyorlar. Bunu takip etmemiz de zorlaşıyor. En tehlikesi kimi zaman kamu ihale kanununu da bir tarafa bırakıp yok sayarak ihale iptalleri, ihale revizeleri, firmaların isim değiştirmesi, firmaların birbirine devretmesi çok sıkça karşılaştığımız bir şey haline geldi.”