Özak Tekstil’de bir haftada 150 işçi işten çıkarıldı

Fatma Keber

URFA - Urfa Organize Sanayi Bölgesi’nde (OSB) bulunan Özak Tekstil’de, ‘işlerin durgunluğu’ gerekçe gösterilerek işçiler işten çıkarıldı. Sadece son bir haftada 150 işçinin işten çıkarıldığı firmada işsiz kalan işçi sayısı 300'ü buldu.  BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen, “İşten çıkarmaların devam edeceği söyleniyor” dedi.

‘İŞKUR ÜZERİNDEN İŞÇİ ALIMI YAPILACAĞI SÖYLENİYOR’

İşten çıkarmalarda gerekçe olarak ‘işlerin durgunluğu ve yapılan sendika değişikliği’ gösterildi. Özak Tekstil’de geçen yıl da benzer süreç yaşanmıştı. İşçiler, fabrikada yetkili olan Öz İplik-İş’in, patronun ‘iş birlikçisi’ olduğunu öne sürerek DİSK/Tekstil’de örgütlenmeye başlamıştı. Ardından da işten çıkarılmışlardı.

30 bin işçinin çalıştığı ve ağırlıklı olarak tekstil fabrikaları bulunduğu Urfa OSB’de çalışmalarını sürdüren Birleşik Tekstil, Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) de gelişmeleri takip ediyor. BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen, Özak Tekstil’de yaşananlara dair şunları söyledi:

“Sadece geçen hafta 150 kişi işten atıldı. İşten atılmanın gerekçesi, siparişlerin az olması gösteriliyor ama aynı Özak Tekstil'in, şubat ayında İŞKUR üzerinden işçi alımı yapacağı söyleniyor. Burada başka fabrikalarda da işten atmalar var. Sektörde bir durgunluk ve daralma söz konusu ama şunu da unutmamak gerekiyor; tekstil iş kolunda, özellikle sokağa çıkma yasaklarında birçok tekstil firması rekor kırarak büyüme gösterdi. Bu rekorları kırarken elde ettikleri kardan işçilere vermediler. Hatta pandemiyi fırsata çevirerek işçilerin mevcut haklarından gasp ettiler. Şimdi ise işleri biraz rast gitmeyince, hemen işçileri kapının önüne koyuyorlar."

‘BİRİKMİŞ TAZMİNATA GÖZ KOYACAK KADAR AHLAK DIŞI DAVRANIYORLAR’

Türkmen, Özak Tekstil'deki işçilerin tazminatlarının gasp edildiğini belirterek “Bu, suçtur. İşçilerin birikmiş tazminatına göz koyacak kadar ahlak dışı bir şey var. Tekstilde hiçbir işçinin ihbar tazminatı ödenmiyor, kıdem tazminatı da eksik ödeniyor. İşçilere, yüzde 30'u ya da yüzde 40'ı teklif ediliyor. İşçiler de bu kriz ve işsizlik koşullarında, parasız olmayı göze alamadıkları için çaresizlikten patronun dayatmasını kabul etmek zorunda kalıyor. Ya patron dayatmasını kabul edecek ve 3-5 kuruşa razı olacak ya da bu işsizlikte beş parasız yıllarca mahkemede sürünmeyi göze alacak” diye konuştu.

‘YETKİLİ SENDİKA İŞÇİLERİN HAKLARININ GASP EDİLMESİNE YARDIMCI OLUYOR’

Patronların işçilerin çaresizliğini fırsata dönüştürdüğünün altını çizen Türkmen, “Biz geçen hafta Özak’tan atılan işçiler ile görüştük, tazminatları ödenmemiş kıdem tazminatlarının yarısını teklif ediyorlar, ihbar tazminatını zaten vermiyorlar” dedi.

Fabrikada yetkili sendika olan Öz İplik-İş’in işçilerin haklarını korumadığını söyleyen Türkmen, şunları dile getirdi: “İşçileri patron adına ara bulucuya götürüp imza attırmaya çalışıyorlar. Resmen işçilerin haklarının gasp edilmesine yardımcı oluyorlar. İşçilerin hakları patronun iki dudağın arasında kalınca böyle oluyor.”

‘KÜÇÜLMEYE GİDİYORUZ’

Özak Tekstil’de işten çıkarılan ve yaşanan baskıdan dolayı adını vermek istemeyen C. E. fabrikada yaşananları anlattı: “Son bir iki hafta içerisinde 150-200 arkadaşımız belki daha fazla arkadaşımız işten çıkarıldı. Bizlere işten çıkarken herhangi bir sebep belirtmediler. Herkese farklı bir şeyler söylüyorlar. ‘Biz küçülmeye gidiyoruz, işlerimiz yok’ diyerek işten çıkarıyorlar.”

Şu an Özak Tekstil’de yetkili olan Öz İplik-İş’e üye olmadığını, başka bir sendikaya üye olduğunu aktaran C.E., şu bilgileri verdi: “Müdür beni odasına çağırdı ‘o sendikaya üye olma, ben o sendikayı içeri koymayacağım’ dedi. Ben de dedim ki, ‘kötü bir şey yapmadım yasal hakkımı kullandım, sendikaya üye oldum. Bu sendikaya da üye olmak zorunluluğum yok’ dedim.”

“Biz işten çıkarılan arkadaşlarımıza şahitlik yapıyorduk ondan dolayı göze battık. Benim işten çıkış sebebim budur diye tahmin ediyorum” diyen C.E. birkaç gün önce işten çıkarıldığını belirtti.  

‘BİZ SANA 7000 TL VERELİM, KENDİ ÇIKIŞINI İMZALA’

C.E.’nin anlattıkları Mehmet Türkmen’i de doğrular nitelikte. Yaklaşık 10 yıldır bu fabrikada çalıştığını söyleyen C.E. “Hiçbir hakkımızı vermediler. Ne kıdem tazminatı ne ihbar tazminatı. ‘Gidin mahkemeye verin’ dediler. Bazı arkadaşlara ‘biz sana 7000 lira verelim sen kendi çıkışını imzala, seni üç ay sonra tekrar işe alacağız’ demişler. ‘Davacı, şikayetçi olma’ diye de belirtmişler. Bazı arkadaşlar da ‘ailevi sebeplerden dolayı işten ayrılmak istiyorum’ diye kağıt imzalamışlar. Orada olan sendikanın elemanları, işçileri ikna etmeye uğraşıyor. Bu kağıda imzayı at, çık git gibisinden” ifadelerini kullandı.

Hukuki mücadelelerini sürdüreceklerini belirten C.E., önümüzdeki günlerde konuyla ilgili basın açıklaması yapacaklarının bilgisini verdi.