Özel: Hans Almanya'dan Manavgat'a geliyor, Hasan manavın önünden geçemiyor
CHP lideri Özgür Özel, Almanya'dan emekli olan Hans'la Türkiye'den emekli Hasan'ı karşılaştırdı. Özel, Hans kalkıp Manavgat'a tatile geliyor Hasan manava bile gidemiyor" dedi.
ANKARA - Cumhuriyet Halk Partisi, bine yakın emekliyi CHP Genel Merkezi’nde ağırladı. Emekliler, SSK ve Bağkur emeklilerine ek yüzde 5 zam yapılması ve en düşük emekli aylığının 10 bin liraya yükseltilmesine yönelik tepkilerini CHP Genel Merkezi’nde dile getirdi.
‘MAAŞIM 9 BİN 780 LİRA, EN DÜŞÜK KİRA 10 BİN LİRA’
CHP Genel Başkanı, Özgür Özel’den önce kürsünün emeklilere bırakıldığı toplantıda ilk olarak Emine Alur söz aldı. Bir ev tutup kiralayabilecek güce sahip olmadığını, bu yüzden kız kardeşinin yanına taşındığını anlatan Alur, “Benim maaşım 9 bin 780 lira. En düşük kira 10 bin Lira. 20 yıllık emekliyim ve bir evim yok. Biz bir hayat mücadelesi veriyoruz. En düşük emekli maaşının 25 bin lira olmasını diliyoruz” dedi.
Bir başka emekli Ümit Kırmızı da evine tek maaş girdiğini, eşi ve işsiz oğluyla birlikte yaşadığını anlattı. Üç kişilik ailesinin aylık masrafının 10 bin lira olduğunu, maaşının ise 11 bin lira olduğunu ifade etti.
‘GERÇEKTEN AÇIZ, BEN NEDEN YAŞAYAYIM?’
“Geçimim yok, yiyecek sıfır, bize yazık değil mi?” Diyen Fatma Köksoy da geçinemediği için çocuklarıyla kaldığını söyledi ve “Açız, gerçekten açız” dedi. Köksoy, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Ben neden yaşayayım? Yaşamayayım, öleyim ben.”
‘BUGÜN EMEKLİLERİN GÜNÜ, BAŞKA BİR ŞEY KONUŞMAYACAĞIM’
Emeklilerin ardından söz alan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, en düşük emekli maaşının asgari ücretten az olmasının kabul edilemez olduğunu söyledi ve şu ifadeleri kullandı: öyle: “Çok farklı siyasi görüşlerden emekliler bugün burada misafirimiz. Burada siyasi bir toplantı yapmıyoruz. Bugün Türkiye’nin inanılmaz bir gündemi var. Ana muhalefet partisinin genel başkanı olarak, Recep Tayyip Erdoğan’ın dün söylediği, ‘Özgür Efendi’ diye söylediği dünya kadar söz var. Hepsi cevap bekler, Devlet Bahçeli’nin söyledikleri var, cevap bekler. Çok sayıda siyasinin değerlendirmeleri var, onlarla ilgili konuşmak ister. Ama bugün hiçbirini konuşmayacağım. Çünkü bu memlekette esas konuşulması gereken şey, hayat pahalılığı, enflasyon ve onun en başta ezdiği emeklilerken hep isterler ki başka şey konuşulsun. Bu seneyi emekli yılı ilan ettiler, emekli yılının başında emekli ile dalga geçecek rakamlar ilan ettiler. Madem ‘emekli yılı’ dediniz ama gereği yapılmadı, hiç olmazsa bugün emeklilerin günü başka bir şey konuşmayacağım, sırf emeklileri konuşacağım.”
‘ÜLKEYİ KRİZE SÜRÜKLEDİLER’
“Hepimiz yaşayarak görüyoruz ki ülkeyi 20 yılı aşkın süredir yönetenlerin, ülkeyi derin bir adalet, demokrasi, ekonomik krize sürüklediği ortada” diyen Özel, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu salondakiler, ekranı başındakiler ömürleri boyunca çalıştılar. Bu ülke için çalıştılar. Aileleri, evlatları için çalıştılar. Hatta birçoğu artık rahat etmesi gerektiği halde emekli olduktan sonra hiç bilmedikleri işleri yapamaya razı gelerek, bir ek maaş almak peşinde hala çalışıyor. Diyorlar ki, örneğin bayramda bir ikramiye verildiğinde, bir sefere mahsus bir para dağıtıldığında bile ‘Çalışan emekliye vermeyiz’ dediler, çok itirazlar ve mücadeleler sonunda alabildik hep beraber. Niye vermiyorsun çalışan emekliye? O zaten emekli, bir yandan çalışıyorsa emekliye yaptığımızı ona vermeye gerek yok. Yahu bir emekli niye çalışır? İşsiz bir çocuk vardır da torunlara bakmak için çalışır. Üniversitede okuyan bir evlat vardır da onun harçlığını yollayabilmek için çalışır” dedi.
‘HANS ALMANYA’DAN MANAVGAT’A GELİRKEN HASAN MANAVIN ÖNÜNDEN GEÇMEYE KORKUYOR’
Almanya’daki emeklilerin yaşam standartlarından örnek veren Özel, “Almanya’da emekli Hans. Emekliliğinde emekli maaşı ile devletinin ona sağladığı imkanlarla uçağa biniyor. Antalya Havaalanı’nda iniyor, Manavgat’a gidiyor. Manavgat’ta tatil yapıyor. Onunla aynı zamanda doğmuş, biri Almanya’ya çalışmış, biri bu güzel memlekete çalışmış Hans’ın muadili emekli Hasan, kendi memleketinde, Hans Almanya’dan Manavgat’a gelirken, bırak Manavgat’a, tatile gitmeyi parka çıkmaya, manavın önünden geçmeye korkuyor. Biri Manavgat’a gidiyor, öbürü manavın önünden geçmeye korkuyor. Bu ülkenin emeklisine bunları yaşatanlara yazıklar olsun” diye konuştu.
Gıda fiyatlarındaki artışa da dikkat çeken Özel, “1 yıl önce dana eti 197 liraymış, doğru mu? Bugün 482 lira, doğru mu? Aradaki fark yüzde 143. Koyun eti 200 liraymış, 538 liraya çıkmış. Doğru mu? Burada eğer bir tane yanlış rakam varsa, itiraz edin. Canlı yayın itiraz edeni versin. Doğruysa bu rakamları hep beraber onaylayın, Türkiye duysun. 200 liralık koyun eti 538 liraya çıktı mı? Aksini iddia eden var mı? Zeytinyağı 118 liradan 330 liraya çıktı mı? Yüzde 180 artmış mı? Aksini söyleyen var mı? Dana eti yüzde 143, koyun eti yüzde 157, zeytinyağı yüzde 180, patlıcan yüzde 123, çay yüzde 90 artmış. Havucun kilosu pazarda geçen sene 9 liraymış. Doğru mu? Şimdi 30 lira mı? 50 lira diyen var, 3 kat artmış. Ama enflasyon TÜİK’in, Tayyip’i Üzmeyen İstatistik Kurumuna göre yüzde 64 artmış. Böyle olunca ne oluyor? Emekliye zammı TÜİK’in hesabına göre veriyorlar. TÜİK’in hesabına göre verince ne oluyor? Memur emeklilerine yüzde 49 zam yapmıştı, en düşük emekli maaşı 7 bin 500 liraydı. Onu büyük müjde diye söylediler. Yüzde 33 zam yapıp 10 bin lira yaptı. SKK ve Bağ-Kur emeklisine 42,5 verdi. Fiyatlar yüzde 140, yüzde 160, yüzde 110 artarken ve ortalama enflasyon yüzde 127’yken size verilen zam ortada” ifadelerini kullandı.
‘HER AY 5,5 ÇEYREK ALTIN ADALET VE KALKINMA PARTİSİ ELİYLE ÇALINIYOR’
“Bizim memleket altın hesabını yapar ve sever” diyen Özel, şöyle konuştu: “Bakın çok basit bir hesap yapacağız bütün Türkiye’nin gözünün önünde. 2002’de 228 milyonken emekli maaşı, en düşük emekli maaşı asgari ücretin 1,5 katıyken, o maaşı çekip sarrafa gittiğinizde 8 çeyrek altın alıyordunuz. Bugün gelecek ayın ilan edilen 10 liralık en düşük emekli maaşıyla 2,5 tane altın alabiliyorsunuz, 5,5 çeyrek altın her ay Adalet ve Kalkınma Partisi eliyle emeklinin evinden çalınıyor, başka birilerinin cebine konuyor. 8 çeyrek altından 2,5 çeyrek altına gelinen noktadayız. Bunu bütün emekliler adına, bütün memleketimize, Adalet ve Kalkınma Partisi’ne, MHP’ye oy veren herkese şikayet ediyoruz. Siz oyu veriyorsunuz, onlar cebinizden her ay 5,5 çeyrek altını alıp zenginlere veriyorlar.”
‘YENİ EMEKLİNİN MAAŞINI ESKİ EMEKLİYE ÖDETİYORLAR’
İktidarı eleştiren Özel, “Hem ‘EYT’yi çıkardım’ diyeceksin, herkesten oy isteyeceksin, sonra yeni emeklinin maaşını eski emekliye ödeteceksin. Dünyanın hiçbir yerinde olmayan büyük bir adaletsizlik ve haksızlıkla karşı karşıyayız. Geçen gün 7 bin 500 liraları 10 bin yaptı ya, bir de yüzde 5 artış yaptı ya. Ertesi gün bütün yandaş gazeteler ‘Emekliye müjde, emekliye büyük zam’ yazdı ya. O gece dedi ki, ‘Bunun bize getirdiği yük tam 200 milyar lira. Size verdiği 7 bin 500’den 10 bin liraya çıkarmaya yük’ diyor ve 200 milyar lira diyor” dedi.
‘ERDOĞAN, YALAN ATMAYI BIRAK’
“Emeğimize, ekmeğimize, emeklilerimize sahip çıkacağız” diyen Özel, “Buradan Recep Tayyip Erdoğan’a sesleniyorum. Hakaret etmeyi bırak. Yalan atmayı bırak. İftirayı bırak. Şu emeklinin dön gözünün içine bak. 10 bin lira maaşla bu memlekette kira mı ödeyecek, doğalgaz mı ödeyecek, elektrik mi, su mu ödeyecek? Gidip de pazara mı çıkacak, erzak mı alacak, çorbayı nasıl kaynatacak, karnını nasıl doyuracak, bundan sonra hayatını nasıl geçindirecek? Ben buradan emeklilere şunu söylüyorum. Bugüne kadar hep ezildiniz. Hep unutuldunuz, ihmal edildiniz. Hep bir mesele vardı, sizin sorununuzdan önemliydi. Bundan sonra sizin sorununuzdan daha önemli bir sorun yok. Bunu kabul etmiyoruz” ifadelerini kullandı.
Özel, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Hepimiz bir gün emekli olacağız ve emeklilerini açlığa, sefalete, yokluğa terk eden, pazara çıkamaz hale getiren, alışverişte ‘Alışveriş torbasının yarısını kasada bıraktım’ dedirten, bir gelecek düşünen herkes için bu ülkenin emeklilik sorunu beka sorunudur. Bundan sonra emekliler sorunlarına sahip çıkacaklar. Bundan sonra Tayyip Erdoğan’a sesleniyoruz, yoksa biz emeklilerin sesini sana duyurmasını biliriz. Emekliler, emeklerine, geleceklerine sahip çıkacaklar mı? Çıkacak mısınız? Bu haksızlığa karşı hakkınızı arayacak mısınız? Hep beraber olacağız, kalkın ayağa alın hakkınızı. Tayyip Erdoğan emekliler bundan sonra susmayacak. Ya hakkımızı verirsin, ya emekliler hakkını almasını bilir.”