Özel'den Erdoğan'a 'İzmir' yanıtı: Elektrik dağıtım şirketlerini özelleştiren ben miyim?

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İzmir'de yaşanan faciaya ilişkin 'sorumlulardan özür beklediğine' yönelik açıklamasına yanıt veren Özel, "Elektrik dağıtım şirketlerini özelleştiren ben miyim?" diye sordu.

Abone ol

DUVAR - DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i CHP Genel Merkezi'nde ziyaret etti. Görüşmenin ardından iki parti lideri ortak basın toplantısı düzenledi.

Basın toplantısında Özgür Özel, 3 gündem maddesi görüştüklerini ve görüşmenin verimli geçtiğini söyledi.

Ali Babacan ise ülkedeki ekonomi gündemini ve yoksulluğu, Suriye ile diplomatik temas görüşmeleri ile sığınmacıların durumunu ve yeni anayasa tartışmalarını değerlendirdiklerini söyledi.

Babacan, anayasa tartışmalarıyla ilgili "Öncelikle anayasaya bağlı bir iktidar anlayışının olması gerektiğini ifade ettik. Yeni anayasaya tartışması sırasında iki parti arasındaki temasların sürmesinin kıymetli olduğunu belirttik" dedi.

Emekli aylıklarına yapılan zammın sorulduğu Ali Babacan, TÜİK'in açıkladığı verilerle ilgili toplumda oluşan tepkiye dikkat çekerek şu eleştirilerde bulundu:

"Milletimizin yaşadığı gerçek enflasyonu saklamaya çalışan bir yönetim anlayışı var. TÜİK'te derhal iç denetim mekanizması kurulmalı. Bu sağlanmadan açıklanan enflasyon rakamlarına güven olmaz. Merkez Bankası'nın hangi enflasyonla mücadele edeceğini belirlemesi de zor olur. 1 Temmuz'da asgari ücret zammının pas geçilmesi de kul hakkıdır. IMF programlarının bile bir sosyal ayağı olur. Şu anki uygulamaların bir sosyal ayağı da yok."

'EMEKLİNİN CEBİNDEN ÇALINIYOR'

Özgür Özel ise en düşük emekli aylığının asgari ücret seviyesinde olması gerektiğini söyledi ve şöyle konuştu:

"Bu zam geçinemeyen emeklilerle dalga geçmektir. Emekliler yıl başında 15 kilo kıyma alabilirken şimdi 20 kilo alabiliyor. Emeklinin sofrasından 5 kilo kıymayı aldılar. Dün yapılan ayarlama zam değil, emeklilerin cebinden çalmaktır."

'ERDOĞAN ÇIKIP ÖZÜR DİLEYECEK Mİ?'

İzmir'de iki yurttaşın elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetmesine dair Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözlerine yanıt veren Özel, şunları söyledi:

"Suç bizdeyse gereğini yerine getiririz. Peki suç elektrik dağıtım şirketindeyse Erdoğan çıkıp özür dileyecek mi? 2010-13 arası elektrik dağıtımlarını özelleştiren ben miydim Erdoğan mıydı? Elektrikte özelleştirme cinayettir diyenlere özür diliyorlar. Bunu söyleyen Erdoğan'ın 22 yıldır iktidarda olanla isim-soyisim benzerliği var. Yaşanan her şeyden sorumlu olan biri bunu söylüyorsa bunu verecek cevapta insan kelimeleri nezaketle seçmekte güçlük çekiyor.

Erdoğan özür davetinde bulunuyorsa ben de şunu sorayım. Depremin üzerinden 1.5 sene geçti. 1 yılda 620 bin konut yapacaklardı 76 bin yaptılar. Depremzedeler 1.5 sene sonra yine sokakta, çadırda, konteynırda. Sen 1.5 sene boyunca ev veremediğin depremzedelerden özür dileyecek misin?"

Özel ve Babacan, sokak hayvanlarının öldürülmesini de öngören yasa teklifine karşı atacakları adımları da değerlendirdi. Ali Babacan, yanlış politikalar nedeniyle sokak hayvanlarının sayısında 'patlama' yaşandığını söyledi. "Hayvan haklarından ödün vermeden çözüm bulmak durumundayız. Zor bir konu" diyen Babacan, iktidarın bu işi belediyelere devredip geri çekilme ihtimalini de takip edeceklerini söyledi.

Özgür Özel ise hayvan hakları komisyonunun raporuna dikkat çekti. Oluşturulabilecek bir fon bütçesiyle aşılama, kısırlaştırma ve barınaklar yapılabileceğini belirten Özgür Özel, şöyle devam etti:

"Bu, belediyelere sokak hayvanlarını katledin demek. CHP'Li belediyeler bunu yapmayacak ama yapacak onlarca belediye çıacak. Muğlak ifadeler var. Kamu tehdidine im karar verecek? Engelli hayvanların itlafına yol açabilecek kötü ifadeler var. Biz bu teklife karşı kırmızı alarmdayız. Çok özel ve sağlık sorunlarına dayalı mazaretler hariç grubumuz mücadelesini sürdürecek. Tarih önünde yapmamız gerekeni yapacağız.

Kadınların yalnızca kendi soy isimlerini kullanmalarının önüne geçilmek için de yasa hazırlığı olduğunu hatırlatan Özel, "Bu konuda karar kadınlarındır. CHP'nin de buradaki tutumu kadın haklarından, bu konuda mücadele eden derneklerin yanındadır. Bu konuda da kırmızı alarmdayız."

(HABER MERKEZİ)