Pandemide grev kazandı: Özer Elektrik işçilerinin hakları iade edildi

Ogün Akkaya

KOCAELİ- Türkiye’nin birçok noktasında fabrika işçileri, sendikalı oldukları gerekçesiyle korona virüsü salgını sırasında işverenleri tarafından ya ücretsiz izne çıkarıldı ya da kıdem ve tazminat ödemeleri yapılmaksızın işten atıldı. Çalışanlarını DİSK'e bağlı Birleşik Metal-İş sendikasına üye oldukları gerekçesiyle işten çıkaran Özer Elektrik firması da kovduğu işçilerin taleplerini 130 günün sonunda avukatlar aracılığıyla yerine getirme kararı aldı.

Fabrika önünde oturma eylemi yapan, Ankara’ya yürüyüşlerine valilik kararıyla izin verilmeyen ve gözaltına alınan işçilere dört buçuk ay sonra kıdem ve ihbar tazminatları iade edildi. Ödemesi geciktirilen maaşlar, işçilerin hesaplarına toplu bir şekilde yatırıldı. İşe geri dönüş konusunda ise kaç işçinin tekrar işbaşı yapacağı henüz netlik kazanmış değil. Yerel bir gazetede çıkan işe dönmek isteyen iki işçinin işe alınmadığı yönündeki iddiaların ise gerçeği yansıtmadığı belirtildi.

‘BU SÜREÇTEN SONRA İŞE DÖNME KARARI İŞÇİLERİN KENDİSİNE AİT’

İşveren şirket Özer Elektrik ile Birleşik Metal-İş arasında imzalanan protokol neticesinde dileyen işçilerin işe dönmelerinin önünün açıldığını belirten Birleşik Metal-İş Gebze 2 No’lu Şube Sekreteri Engin Kulu’ya göre işe geri dönüş konusunda artık herhangi bir engel bulunmuyor. İmzalanan protokol ile tazminat ve kıdem davalarının yıllarca sürmesinin engellendiğini belirten Kulu “İşten çıkarılan işçilerin de onayıyla sendika avukatı ve işveren şirketin avukatları arasında cuma günü bir anlaşma imzalandı. İşveren Özer Elektrik, geri dönmek isteyen işçilerin tekrar çalışabileceğini belirtti. İşçiler, kıdem ve ihbar tazminatlarını aldı. Sosyal hakları kendilerine iade edildi. Bu süreçten sonra işe dönme kararı işçilerin kendisine ait. Yapılan görüşmeler neticesinde ahlak dışı davranışlardan atılma anlamına gelen İş Kanunu'nun 25/2 maddesinin de kaldırılmasını sağladık” dedi.

‘BU BİRLİKTELİK, BAŞKA İŞYERLERİNDE ÇALIŞAN İŞÇİLERİ DE SEVİNDİRDİ’

2020 yılı içerisinde Türkiye’nin birçok noktasında işten çıkarılan, kıdem ve tazminatlarını alamayan işçiler anayasal hakları için direnmek zorunda kaldı. Soma’da ve Ermenek’te maden işçileri, İstanbul’da Bimeks ve Sinbo işçileri, İzmir’de Gofrette ve Gates Hortum işçileri aylarca sendikal hakları için mücadele etti, hala da etmeye devam ediyor. İşveren ile uzlaşma sağlanamadığı durumda sendika davalarının yıllarca devam ettiğini belirten Kulu, “Birçok işyerinde işçilerin sendikalaşma sürecinden kaynaklanan tazminatsız ve kıdemsiz işten atılmalarına yönelik davalar devam ediyor. Burada ise iki yıla yakın sürecek sendikal davalar şimdiden işçilerin lehinde sonuçlanmış oldu. Bu karardan dolayı işçiler çok mutlu olduklarını dile getirdiler. İşçilerin sendikalarına karşı bir güvenleri oluştu. Arkadaşlarımız ‘Yine olsa, yine yaparız’ diyerek haklarının arkasında durdular. Bu birliktelik, başka işyerlerinde çalışan işçileri de sevindirdi” şeklinde konuştu.

‘İŞÇİ HAREKETİ İÇERİSİNDE BİR SİMGEYE DÖNÜŞTÜ’

Yaşanan işten çıkarmaların pandemi döneminde gerçekleşmesinin işçileri ve ailelerini zor duruma soktuğunu ama işçilerin bu durumun üstesinden geldiğini belirten Kulu’ya göre yeni yıl içerisinde sendikalaşmada ‘patlama’ yaşanacak. Sendika bilincinin önemli olduğunu vurgulayan Kulu “İşe geri dönüş için başlatılan direniş zor bir dönemde gerçekleşti. Pandeminin ortasında, herkesin kabuğuna çekildiği bir zamanda işçiler haklarının peşini bırakmadı. Ama bu direniş hem ülke çapında hem de Kocaeli bölgesindeki işçi hareketi içerisinde bir simgeye dönüştü. Bu şartlarda ve koşullarda da insanların sendikal hakları, emekleri için mücadele edebileceğini görmüş olduk" dedi.

'SENDİKALAŞMADA PATLAMA YAŞANACAK'

Altyapının güçlendirildiği, sürecin işçiye iyi anlatıldığı, olanakların ve kazancın işçilere ifade edildiği işyerlerinde sendikalaşmanın önünü açmanın daha kolay hale geldiğini belirten Kulu, "Şu anda altı işyerinde birden sendikalaşma çalışmaları devam ediyor. Bununla beraber birçok fabrika işçisinin yakında sendikalaşacağını ve bir patlama yaşanacağını düşünüyoruz. Her şartta her koşulda mücadele devam ediyor. İşçiler, öyle veya böyle ne kadar baskıya maruz kalırsa kalsın mücadelesinden vazgeçmiyor. İşverenlerin ve sendikaların bu mücadeleyi görerek kendilerini yeniden konumlandırması lazım.” açıklamasında bulundu.