Piri Reis'in 508 yıllık dünya haritası yeniden Topkapı Sarayı'nda
Piri Reis’in çizdiği dünya haritası, uzun bir aradan sonra yeniden Topkapı Sarayı’nda sergilenmeye başladı.
DUVAR - Piri Reis’in 1513 yılında çizdiği dünya haritası, yeniden Topkapı Sarayı’nda sergilenmeye başladı. Deri üzerine mürekkep ve suluboya ile çizilmiş olan harita bir süre önce bakıma alınmıştı.
Dünya haritacılığının en önemli eserlerinden olan 508 yıllık dünya haritası Topkapı Sarayı'nın üçüncü avlusunda yer alan III. Ahmed Kütüphanesi'nde ısı, ışık ve nemden etkilenmemesi için belirli aralıklarla sergileniyor. Piri Reis'in 1513 yıllında portolan stilinde hazırladığı bu harita, 1924 yılında saraydaki kitaplıklar temizlenirken bulundu. Bulunduktan tam 7 yıl sonra ise tescillendi. Ebatları 87 çarpı 63 santimetre olan haritanın üzerindeyse "İş bu haritayı Kemal Reis'in biraderzadesi unvanı ile müştehir Piri ibn el-hacc Mehmed 919" ifadeleri yer alıyor. Haritada Avrupa ve Afrika'nın batı sahilleri, Atlas Okyanusu, Orta ve Güney Amerika'nın bir kısmı görülüyor.
'PİRİ REİS'İN ÇALIŞMASI HARİTACILIK TARİHİ BAKIMINDA BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR'
Milli Saraylar Başkanlığı'ndan haritanın bulunmasıyla ilgili yapılan yazılı açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
"Piri Reis'in dünya haritası, bu çalışmalar sırasında müze müdürü Halil Eldem'in gayretiyle ortaya çıkarılıyor. Topkapı Sarayı Kütüphanesi'nde 1929 yılında Gayr-i İslami Eserler Kitaplığı'nın kataloğunu yapan Prof. Gustav A. Deismann, haritanın önemini kavrıyor ve İstanbul'da bulunan Prof. Paul Kahle'nin özel izinle haritayı incelemesine önayak oluyor. İki profesörün ortak görüşüyle haritanın Piri Reis'e ait olduğu netlik kazanıyor. Prof. Kahle, Piri Reis'in Kitab-ı Bahriyye adlı kitabını Almanca olarak neşreden isim. Bu yüzden haritanın varlığından haberdar ve Piri Reis'in çalışmasının haritacılık tarihi bakımında büyük önem taşıdığını biliyor. 1931 yılında Kahle'nin yayınlarıyla Piri Reis haritasının bulunduğu ve Topkapı Sarayı'nda olduğu dünyaya duyuruluyor. Piri Reis haritası, sergi ortamının ısı, ışık ve nem gibi olumsuz şartlarından etkilenen hassas bir yapıya sahip. Bu hassasiyette, haritanın parşömen üzerine çizilmiş olmasının, ünik eser niteliği taşımasının ve aradan geçen 508 yılın etkisi büyük. Bu yüzden haritanın sergilenme periyodu, Milli Saraylar Bilim Kurulu öngörüsüyle sınırlandırılmış durumda. Yurt dışı sergilerine katılma ihtimali de aynı hassasiyetler göz önünde bulundurularak değerlendirilmeye tabi tutuluyor." (DHA)