Rusya basınında geçen hafta: 'Batıda kuraklık, Rusya’da hububat üretiminde rekor'

'Avrupa Komisyonu, AB topraklarının yüzde 46’sında kuraklık yaşandığına, yüzde 11’inde ise toprakta rutubet yetersizliği olduğuna dair bir rapor yayınladı. Rusya’da ise tarihi rekor beklentisi var.'

Abone ol

Hazal Yalın

Bu hafta Rusya basınından seçki, dört konuyu kapsıyor: Türkiye ve BM arabuluculuğunda imzalanan İstanbul memorandumları, Zelenskiy’in The Wall Street Journal’a açıklaması, Rusya liberallerinin Türkiye hayranlığı ve Rusya’da Sohnut Ajansı’nın yasaklanması girişimi etrafında İsrail ile ilişkiler. İzvestiya’da İstanbul memorandumları üzerine yazan Andrey Sıçev, Rusya Devlet Amme İdaresi Üniversitesi’nde doçent. Sohnut ve İsrail’in göç siyaseti üzerine yazan Gevorg Mirzayan da Maliye Üniversitesi doçenti. Resmi olarak “yabancı acentası” sayılan liberal Rosbalt’ın Türkiye liberalizmine coşkun hayranlığı dikkat çekici; Rosbalt böylece Kremlin’e Türkiye’de yakın yılların liberal asr-ı saadet devrini örnek almayı öğütlüyor.

'Batıda kuraklık, Rusya’da hububat üretiminde rekor'

Gıda krizi ve onu izleyecek açlık bu kış dünyayı vurabilir. Bu tedirginlik verici tahminleri medyada giderek daha sık görüyoruz. Bu tahminlerin nedenlerinden biri iklim faktörü: Avrupa, Çin ve ABD’yi anormal bir sıcak dalgası sarsıyor. İtalya’da pirinç üreticileri kuraklık nedeniyle bir buçuk aydır su tasarrufu yapıyor, bazı çiftçiler ekinlerinin yarısını şimdiden kaybetti. En büyük hububat ihracatçılarından biri olan Hindistan tarım hasatının önemli bir kısmını kaybetmek riskiyle karşı karşıya. Hintli medya kuruluşlarına göre buğday üretimi bu yıl yüzde 15 düşebilir. Bir de Rusya ve Ukrayna’dan gıda tedariki problemi var.

Tahıl koridoru kurulmasından ilk olarak 8 Haziran’da Lavrov ve Çavuşoğlu’nun Ankara müzakerelerinde söz edildi. 19 Temmuz’da mesele Tahran’da tekrar gündeme geldi ve Putin ile Erdoğan Ukrayna hububatının çıkarılmasını görüştüler. ...

22 Temmuz’da Türkiye’nin, daha somut olarak da Erdoğan’ın arabuluculuğunda, Ukrayna Altyapı Bakanı Aleksandr Kubrakov ile BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Ukrayna tahılının Karadeniz üzerinden çıkartılması mutabakatını imzaladılar; buna paralel olarak hububat nakliyesinin garantörü olarak Rusya savunma bakanı, Türkiye cumhurbaşkanı ve BM genel sekreteri arasında bir mutabakat ve bu kapsamda Rusya ve BM arasında Rusya tarım ürünleri ve gübresinin dünya pazarlarına arzına yönelik işbirliği memorandumu da imzalandı. ...

ABD, Kanada ve Fransa nezdinde batının dünya çapında tahıl ihracatçılarının Ukrayna ile gıda krizini kendi ihraç hububatları için daha kârlı sözleşmeler imzalamak amacıyla bilerek köpürttükleri duygusu güçlü. ...

AB, özellikle de batı kısımları kuraklık altında. Avrupa Komisyonu pazartesi günü, AB topraklarının yüzde 46’sında kuraklık yaşandığına, yüzde 11’inde ise toprakta rutubet yetersizliği olduğuna dair bir rapor yayınladı. Strategie Grains analizcilerine göre geçen yıl 129,9 milyon ton hasat toplayan AB’in bu yılki hasatı 5 milyon ton azalabilir.

Rusya’da ise tarihi rekor beklentisi var. Tarımsal Piyasa Araştırmaları Enstitüsü tahminlerine göre bu yıl 90,5 milyon tonu buğday olmak üzere 138,5 milyon ton hububat toplanacak. ... (A. Sıçev / İzvestiya, 22 Temmuz)

'Zelenskiy: Kayıplarımız azaldı, günde sadece 30 ölü ve 250 yaralı'

Ukrayna Devlet başkanı Vladimir Zelenskiy The Wall Street Journal’a verdiği demeçte Rusya ile Ukrayna ordusunun kaybedilen topraklara geri dönmesini kapsamadan varılacak ateşkes ve mütarekenin sadece askeri çatışmayı uzatacağını söyledi. Zelenskiy’e göre bu, Moskova’ya “bir sonraki raund için ikmal ve silahlanma imkânı verir”.

Zelenskiy, Ukrayna silahlı kuvvetlerinin günlük kayıplarının azaldığını da söyledi. Ukrayna ordusunun kayıpları günde yaklaşık 30 ölü ve 250 yaralı. Zelenskiy’e göre “ateş kapasitesi dengelerindeki değişiklik” Kiev’in askeri kayıplarını durdurdu. ...

Zelenskiy hastaneye kaldırıldığı ve yoğun bakıma alındığı haberlerini de yalanladı. Ukrayna devlet ajansına göre kimliği meçhul hackerler TAVR Media radyo istasyonlarına saldırdılar, Melodiya FM radyo kanalını hacklediler ve Zelenskiy’in yoğun bakımda bulunduğu, başkanlık görevlerini Yüksek Rada Başkanı Ruslan Stefançuk’un yerine getirdiği haberlerini yaydılar. ... (M. Rodionov / Gazeta.RU, 23 Temmuz)

'Türkiye’nin ekonomik mucizesi'

Batı’yla ilişkilerin kopmasından sonra Rusya’nın Doğu’dan ders almaktan başka yolu kalmadı. Çin erişilmez. Geriye Türkiye ve İran kalıyor.

Kremlin artık Batı’ya bakmıyor. Uzun yıllar moda olan, Çin’i örnek alma fikri de az çok soldu. Rusya ikliminin Çin’e hiç benzemediği ortaya çıktı. Moskova Uzakdoğu’daki büyük komşusundan şimdi mümkün olduğunca çok emtia, para, teknoloji ve iyi söz bekliyor. Ama Rusya’nın yapılandırılmasıyla ilgili yönerge beklentisi yok. ...

İran’ın kendi batı-karşıtı imparatorluk projesi var, Türkiye’nin kendi projesi. Bugünkü İran rejimi 1970’lerin sonunda, İslam devriminden sonra ortaya çıktı. Türkiye rejimi ise Erdoğan tarafından yaklaşık 20 yıl önce kuruldu. Her ikisinin de beka kabiliyeti var. Her ikisi de taklit edilebilir. Tek gereken seçim yapmak.

Pek çok biçimsel gösterge itibariyle iki devlet şaşılacak kadar benzer. Nüfus itibariyle, Türkiye’de 83, İran’da 87 milyon kişi yaşıyor. Ortalama yaşam süresi ikisinde de 75-76 yıl. Şehirleşme itibariyle de öyle: iki imparatorlukta toplam nüfusun yüzde 77’si şehirlerde yaşıyor. Ve elbette, ikisi de büyük silahlı kuvvetlere (İran’da 600 bin kişi silah altında, Türkiye’de 440 bin kişi) ve ihtiraslı askeri-sınai komplekslere sahip.

Ancak maddi başarılar karşılaştırıldığında benzerlik kayboluyor. Tüketici fiyatlarına göre kişi başına GSYH 2021’de Türkiye’de 30 bin, İran’da ise sadece 17 bin dolar. ... İran’ın ihracatı 100 milyar dolar, Türkiye’nin 250 milyar dolar. İran’ın ihracatı petrol ve petrol ürünlerinden oluşuyor ve Çin ve Hindistan’a gidiyor. Türkiye ise dış pazarlara ev eşyaları, elbise, otomobil ve kimyasal satıyor; bu ihracatın yarısı da müşkülpesent alıcıların olduğu Avrupa’ya yapılıyor. ...

Türkiye’de son yarım yüzyılda bir ekonomik mucize gerçekleşti. 1970’lerden beri ekonomi bağlarından kurtuldu, devlet teşebbüsleri özelleştirildi, yabancı yatırımcılar çekildi, batı pazarlarına açıldılar. ... Gelişme, Erdoğan’ın yönetiminin ilk on beş yılında da devam etti.

Başarının sırlarından biri, bir ayağının Batı’da, diğerinin Doğu’da olmasındaydı. Bugün NATO Türkiye’ye bağımlı, Türkiye’nin herhangi bir konuda veto kararı alabileceği korkusuyla yaşıyor. Türkiye’nin AB kapısında beklediği zamanlar da olmuştu (resmi olarak halen aday üye). Ama artık AB, kâh Suriyeli mültecilere Avrupa kapısını açacağı, kâh yeni bir ticari-mali ültimatom vereceği endişesiyle gözlerini Türkiye’ye dikiyor.

Bu ilişki modeli uzun süredir sorunsuz işledi ve Ankara’ya sadece siyasi kazanım değil maddi pay da getirdi. Sonuçta Türkiye, İran’ı iki kat geride bıraktı. Türkiye rejiminin imparatorluk ilkeleri öyle görünüyor ki batılılaşan ekonominin kalkınmasına engel olmadı.

Ama son dönemde her mucizenin başlangıcı olduğu gibi sonu da olduğu ortaya çıktı. Türkiye ekonomisi yerinde tepiniyor. Enflasyon ülkeyi vurdu. Yabancı yatırımcılar şaşkın. Erdoğan mali doğaçlamalarıyla rasyonel olanın sınırında oynamaya alışkındı zaten, şimdi bu sınırı aştı.

Belki ileride geri alınamaz değişiklikler olur. Ama şimdilik tüm sarsıntılara rağmen Türkiye ekonomisi açık, güçlü ve İran’ın batı karşıtlığı içinde durağan ve izole ekonomisine göre çok daha üretken. ... (V. Grankin / Rosbalt, 21 Temmuz)

'Sohnut’un Rusya’da yasaklanmasına doğru'

Rusya, İsrail için en önemli kuruluşlardan biri olan Sohnut’u topraklarından kovan dünyadaki ilk ülke olabilir.

Önümüzdeki günlerde Rusya’yı üst düzey bir İsrail heyeti ziyaret edecek. Ziyaretin resmi amacı, Sohnut’u kurtarmak. Bu, Rusya’daki (ve dünyanın başka ülkelerindeki) Yahudilerin İsrail’e dönüşleriyle (yani aslında ülkelerinden ayrılmalarıyla) uğraşan bir örgüt.

İsrailliler bu örgütü, ajansın faaliyetlerinin lağvedilmesi talebiyle Basman Mahkemesi’nde dava açan Rusya Adalet Bakanlığı’ndan kurtarmak istiyorlar. İlk celse 28 Temmuz'da; büyük olasılıkla orada Rusya bakanlığının bu İsrail yapılanmasına karşı resmi itirazları seslendirilecek.

Kimi kaynaklar, Rusya’nın itirazlarının resmi evraklarda belirsizlik veya eksiklikle ilgili olmadığını ileri sürüyorlar. Dediklerine göre Rusya devleti Sohnut’un, İsrail için (doğal olarak Rusya için de) önemli ve gerekli bilim adamları, değerli uzmanlar vb.nin Rusya’dan ayrılmasını teşvik eden faaliyetlerinden rahatsız.

İsrail yetkilileri bu faaliyette hiçbir kötülük veya doğal olmayan yan görmüyorlar. Dahası bu onlar için ülkelerine ve bütün olarak Yahudi geleneğine karşı kutsal bir görev.

İsrail’de doğum oranları, gelişmiş ülkeler arasında en yüksek oranlar. 2022’de yetişkin kadın başına doğum oranı 2,954’ü buldu. Ama birincisi, bu oran düşmekte. İkincisi de bu orandan İsrailli aşırı ortodoksları düşmek gerek. Bu kesimde doğum oranı 2020’de yetişkin kadın başına 6,64 çocuktu. Ama aşırı ortodokslar orduya alınmıyor, vergi ödemiyor, yani onların çocuklarının da İsrail devletine pek bir yararı olmayacak. Üçüncüsü, bu doğum oranından Arap ailelerine doğan çocukları da düşmek gerek (2020’deki toplam doğumların yüzde 21,7’si Arap kadınlarından), zira pek çok Arap, Yahudi devletine sadakat beslemiyor. Son olarak doğan küçük İsraillileri büyütmek, yetiştirmek, eğitmek de gerek. Oysa “hazır” Yahudileri ithal etmek daha kolay ve daha hızlı. Eğitilmiş ve yetişmiş, İsrail yararına çalışmaya hazır insanlar. Bugün itibariyle İsrail nüfusunun yüzde 15’i bu “geri dönüşlerden” oluşuyor. İsrail’deki yaklaşık 900 bin Yahudi de Rusya ve eski Sovyetler Birliği kökenli, bu sayı Rusya vatandaşları hesabından artıyor. Bütün 2021 boyunca İsrail’e yaklaşık 7 bin Rusya vatandaşı göçtüğü halde bu yılın ocak ayından temmuz ortasına kadar toplam sayı 15 bini buldu. ... (G. Mirzayan / Vzglyad, 22 Temmuz)