Saadet Partisi mitinginde Haşimi rüzgarı

Saadet Partisi uzun bir aradan sonra Diyarbakır’da miting düzenledi. Mitinge katılanların büyük çoğunluğu orta yaşın üstündeydi. Gerilerde durarak mitingi izleyen orta yaş kitlesi ancak Haşim Haşimi’nin konuşma yapmak üzere platforma çıkmasıyla miting coşkusuna katıldı. Gençler temkinli konuşurken orta yaşın üstündekiler Haşimi’yi Meclis’e göndermek konusunda kararlı görünüyordu.

Abone ol

DİYARBAKIR - Saadet Partisi, tıpkı CHP gibi uzun bir aradan sonra Diyarbakır’da miting düzenledi. Miting alanında yaklaşık 3 bin kişi vardı. CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’nin mitingine HDP’liler de destek vermişlerdi. Saadet Partisi’nin diğer partilerden bir beklentisi var mıydı bilinmez ama en azından ben böyle bir destek görmedim.

Miting alanındaki insanların önemli bir kısmı orta yaşın üstündeydi. Orta yaş ve üstündeki insanlar sakindi. Bir kısmı kitlenin gerisinde gölgede oturarak konuşmaları dinlemeyi tercih etti. Önlerde duranlar yeri geldiğinde baş parmaklarını göstererek partinin işaretine katıldılar, bayrakları salladılar. Ama mitinge katılan herkeste, uzun bir aradan sonra bir mitingde buluşmuş olmanın heyecanı olduğu da gözleniyordu elbette. Kadınlar ile erkekler arasında bir bariyer vardı ama kadınların da sloganlara heyecanla katıldığı görülebiliyordu.

HAŞİM HAŞİMİ’YE BÜYÜK İLGİ

Saadet Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Temel Karamollaoğlu konuşmasını yapmak üzere platforma çıkmadan önce, partinin Diyarbakır milletvekili adayları çıktılar ve birer küçük konuşma yaptılar. En ilgi çeken aday, partinin 1. sıra adayı Haşim Haşimi oldu.

Haşim Haşimi platforma çıktığında alandan büyük alkış koptu. “Haşim Haşimi” sloganı, mitingde en istekle atılan slogan oldu. Haşim Haşimi’nin Kürtçe başladığı, Türkçe devam ettiği konuşması sık sık bu sloganla kesildi. Haşimi’yi ilk kez bir miting alanında dinleme fırsatı bulan benim için bu sevgi seli şaşırtıcı oldu doğrusu.

Bir dönem Cizre Belediye Başkanlığı, iki dönem Diyarbakır milletvekilliği yapmış olan Haşimi, uzun süredir aktif siyasetten uzak duruyordu. Ama her seçim dönemi adı değişik partiler tarafından anılırdı. Bazı seçimlere bağımsız milletvekili adayı olarak katılmışlığı oldu. Kendisine gösterilen ilgiyi görünce, Saadet Partisi’nin kendisini 1. Sıradan milletvekili adayı olarak göstermiş olmakla doğru tercih yaptığını düşünmeye başladım.

Haşimi’nin konuşması bitip sloganlar dinince, en yakınımdaki gençlerle konuşmaya çalıştım. Biri, “Buradaki herkes Haşim Haşimi için geldi diyebilirim” diyerek aslında kendisinin de Haşimi’ye duyduğu sevgiyi göstermeye çalıştı. Peki bu sevginin kaynağı neydi? Haşimi’ye “Seyid” demeyi tercih eden genç, “Çünkü herkese çok yardımı dokunmuştur, çok iyi bir insandır” dedi.

SAADET PARTİSİ SEÇMENİ İNCE’YE KAYITSIZ DEĞİL

Cumhurbaşkanlığı seçiminde Muharrem İnce ile Recep Tayyip Erdoğan ikinci tura kalırsa oyunu kime vereceğini sorduğum genç, tereddüt etmeden, “Oyumu İnce’ye vereceğim” dedi.

Yanında duran gençler ile tanışmıyordu. Biri, seçimlerde oy kullanmayacağını ve bunun nedenini anlatmasının uzun süreceğini söyledi. Miting alanında bulunma nedenini ise, “Merak ettim, geldim” diyerek açıkladı. Diğer genç, önce Haşimi’ye bağlılığını dile getirdi. Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kalırsa Erdoğan’ı tercih edeceğini ancak Haşimi’nin önereceği isim için oy kullanacağını söyledi.

Hani ilçesinden gelen Mahmut ve yanındakilerin de Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kalırsa ne yapacaklarıyla ilgili kafaları karışık gibi görünüyordu. En net olan yine de Mahmut’tu. “Tabii ki oyumu İnce’ye vereceğim” dedi ve “Adam güzel şeyler söylüyor. Ötekilerden daha iyi” diye devam etti. Aslında bugüne kadar oyunu hep AK Parti’ye vermiş ama artık Saadet Partisi iktidar olsun istiyor. Bunun zor olduğunun farkında ama Haşim Haşlimi’nin seçileceğinden hiç kuşkusu yok.

Hani’den gelen diğer seçmenler de inanıyor Haşimi’nin Meclis’e gideceğine. Ancak Cumhurbaşkanlığı seçiminde kullanacakları oy için emin değiller. Aslında Erdoğan’a oy vermek istediğini söyleyen adamlardan biri, partinin kararını bekleyeceklerini, bir diğeri Haşimi’nin işaret edeceği aday için oy kullanacağını söyledi. Boykot etmeyi düşünmüyorlardı ama partinin ya da Haşimi’nin önereceği adaya verecekleri oy için çok istekli de görünmüyorlardı.

HAŞİMİ Mİ, ENSARİOĞLU MU?

Miting alanında konuştuğum orta yaş üstündeki seçmen, gençlerin tersine, Haşim Haşimi’nin milletvekili olarak seçileceğine inanıyorlardı. Gençler Saadet Partisi’nin Diyarbakır’dan alacağı oylara daha mı gerçekçi bakıyorlardı. “Seyid kazanırsa az bir oyla kazanır, kaybederse yine az bir oyla kaybeder” şeklinde bir öngörüleri vardı gençlerin. Orta yaş üstündekiler ise Haşimi’yi Meclis’e göndermek için çok hevesli ve inançlıydılar.

Millet İttifakı içinde yer alan İYİ Parti’nin 1. sıra adayı salim Ensarioğlu’nu da konuştuk Saadet Partisi seçmeni ile. Onlara göre Ensarioğlu’nun kazanma şansı Haşimi’nin şansından daha azdı. Bunun için ikisinin de bağımsız aday olarak katıldıkları seçimi örnek olarak gösteriyorlardı. Ensarioğlu 2011 seçimlerine de bağımsız aday olarak katılmıştı 20 binin üstünde oy almıştı. Saadet Partili seçmen, “O zaman biz de onu desteklemiştik, bu nedenle çok oy aldı. Ama Seyid ile ikisinin bağımsız aday olarak katıldıkları seçimde Ensarioğlu ancak 7 bin civarında oy alabildi. Çünkü biz Seyid’i destekledik ve onun aldığı oylar daha çoktu” şeklinde tespit yaptı.

Saadet Partisi’nin Türkiye genelinde bir atak içinde olduğu gözlemleniyor. Temel Karamollaoğlu’nun Diyarbakır’da açıkladığı Kürt raporu belki beklenen heyecanı yaratmadı. Diyarbakır ve bölgenin diğer illerinde ama ilgiyle karşılandığına da hiç kuşku yok. Diyarbakır’da az da olsa oyunu arttıracağı da dile getiriliyor ama arttırdığı oylar, Haşimi’yi Meclis’e götürmeye yetecek mi? Bu sorunun cevabını alabilmek için 24 Haziran akşamını beklemek gerekecek.