Sabah kahvesi arzusu genetik olabilir
Bilimciler, içtiğimiz kahve miktarı ve vücudun kafeini nasıl işlediğini etkileyen bir gen buldu.
Erdal Kaplanseren @Kaplanseren
DUVAR - Sabah kahve içmeden kendine gelemeyenler, günün ilk sıvısını kahve olarak alanlar... Kahve içme ritüelleri ve insanlara verdiği hisler, sofistike zevklerden ve seçimlerden ziyade genetik unsurların müdahalesinden kaynaklanıyor olabilir. Edinburgh Üniversitesi'nden araştırmacıların yürüttüğü araştırmanın ölçüm grubunda (İtalya'da bir kasaba) PDSS2 geni taşıyan bireylerin taşımayanlara göre günlük bir bardak kahve az tükettikleri gözlemlendi.
Bu gen farklılığı kafeinin vücut tarafından işlenmesinin yavaşlamasına neden oluyor. Kafeinin ilenme süresi artınca, uyarıcı maddenin kanda ve vücutta geçirdiği zaman da artıyor ve kahveden alınan zindelik hissi daha uzun bir zamana yayılıyor. Araştırmanın yöneticisi genetik bilimcisi Nicola Pirastu, çalışmanın kahve içme sebebimizin en önemli nedeninin kafein olduğu olgusunu kuvvetlendirdiğini söylerken, PDSS2 geninin kafein ver biyolojik mekanizma arasında kurduğu ilişkinin daha geniş kapsamlı araştırmalarla kesinleştirilmesi gerektiğini de belirtiyor.
Kahve ve kafein üzerine daha önce tamamlanan çeşitli araştırmalar sonucunda en az 6 farklı değişkenin metabolizmamız ve bu ikili arasındaki etkileşim üzerinde söz sahibini ortaya koymuştu. PDSS2 geninin etkisini ortaya çıkaran bu son araştırma, Kuzeydoğu İtalya ve Güney İtalya'da yer alan 7 kasabadan toplam 1213 katılımcı ile gerçekleştirildi. Sonuçları kontrol etmek için bilim insanları Hollanda'da yaşayan 1731 kişi ile araştırmayı genişletti ve genin etkisinin biraz daha düşük olduğu gözlense de sonuçlar birbirine yakın çıktı.