İZMİR - İzmir'de bir grup sağlık emekçisi, 14 Mayıs'ta yapılacak seçimlerde Yeşil Sol Parti'yi desteklediklerini açıkladı. Alsancak'taki Halkların Köprüsü Derneği'nde düzenlenen basın toplantısında sağlık emekçileri adına hazırlanan bildiriyi okuyan Dr. Zeki Gül, sağlık ve sağlık anlayışı yeniden inşa edilirken öncelikle sağlıksızlık yaratan koşulların ortadan kaldırılması gerektiğinin altını çizerek, “Bu minvalde 14 Mayıs’ta AKP iktidarına son vermek hayati öneme haizdir” dedi.

Sağlık sisteminin, dönüşümü sağlanan sağlık anlayışı çerçevesinde demokratik bir şekilde yeniden inşa edilmesi gerektiğini vurgulayan Gül, “Demokratik bir sağlık sisteminin inşası başta sağlık emekçilerinin sağlığa dair tüm süreçlere demokratik katılımı ile mümkündür. Gerek pandemi, gerekse 6 Şubat depremlerine benzer bir şekilde yaklaşan iktidar on binlerce insanın yaşamını yitirmesinin, yüz binlercesinin yersiz-yurtsuzlaştırılıp göç ettirilmesinin, kentlerin insansızlaştırılmasının temel sorumlusudur. Sağlık ve sağlık anlayışındaki demokratik dönüşümün emekçileri olarak sağlığı yeniden inşa ederken onu iktidardan, sermayeden, patriyarkadan ve bu çetevari işbirliğinin anti-demokratik, tek tipleştirici, sömürgen tüm araçlarından kurtaracağımıza dair umudumuz tamdır. Yaşamlarımızı ve sağlığımızı geri kazanacağız, birlikte iyileşeceğimiz yeni iklim için biz sağlık emekçilerinin oyu Yeşil Sol Parti’ye” diye konuştu.

Sağlık emekçisi İsrafil Demir, neden Yeşil Sol'a destek verdiklerini açıklamak için toplandıklarını söyledi. Demir, “Elbetteki biz toplumsal sağlık derken savaş politikalarından, ekolojinin hiçe sayılmasından, kadın cinayetlerinden, özgürlüklerin kısıtlanmasından, kötü ekonomiden bağımsız bir sağlıktan bahsetmiyoruz. Bunların hepsi hem sağlık sistemi ile ilintili hem de toplumsal sağlığı olumsuz etkileyen unsurlardır. Diğer yandan kapitalist sistemin dayatmasıyla değil toplumun nasıl bir sağlık politikası üzerinden etkin bir rol alacağı sağlık sisteminden bahsediyoruz. Sağlığa, temel evrensel bir hak olduğu, sağlığın sadece insanlar için talep edilemeyeceği bilinciyle yaklaşıyoruz. Bu minvalde Yeşil Sol’un sağlık beyannamesini en yakın, en doğru beyanname olarak gördüğümüz için Yeşil Sol’a destek veriyoruz” dedi.

‘BU DEVLETİN OYUNLARI BİTMİYOR’

Toplantıda konuşan Prof. Dr. Cem Terzi, seçimlerin cumhuriyetin demokratikleşmesi için son fırsat olduğunun altını çizerek şunları kaydetti:

“Yeşil Sol Parti'ye destek vermek için İzmir ve çevresinde çalışan sağlık emekçileri olarak bir araya geldik. Aramızda doktorlar, hemşireler, psikologlar, ebeler, sağlık teknisyenleri, sağlık alanında çalışan pek çok sağlık emekçisi var. Tabii ki bizler toplumun sağlık sorunlarını önceliyoruz ve bu seçim birikmiş sağlık sorunlarının tartışılması için bir fırsat ama bundan çok daha önemlisi Türkiye çok kritik bir dönemden geçiyor. Bu seçim herkesin bildiği gibi demokrasi açısından çok kritik bir seçim. Uzun zamandır neredeyse faşizan diyebileceğimiz bir baskı altında yönetiliyoruz. Türkiye'nin üçüncü büyük partisi HDP kapatılma riski ile tehdit altında. Bu nedenle Yeşil Sol Parti ile ittifak yaparak seçime girmek zorunda kaldı. HDP, Yeşil Sol olarak seçimlere gidiyor. Bu yüzden Yeşil Sol’u destekliyoruz. Selahattin Demirtaş yıllardır boşu boşuna hapiste tutuluyor. Adeta rehin alınmış durumda. Demirtaş'ın dışında Gezi davasıyla ilgili olarak Osman Kavala, Mücella Yapıcı ve diğer arkadaşlarımız hiçbir suçları olmadığı halde tutsaklar. Bu seçimler hem onların özgürlüğü hem bu ülkenin özgürlüğü ve bu Cumhuriyetin demokratikleşmesi için son fırsatımızdır. Bu devletin oyunları bitmiyor. Türkiye’nin üçüncü büyük partisi HDP’yi kapatmaya kalktılar. Bu bize dert oldu. Ama biz de boyun eğmedik Yeşil Sol Parti ile seçime katılıyoruz bu da onlara dert olsun” dedi.

'TEK ADAM REJİMİ SAĞLIĞA, DOĞAYA ZARARLIDIR'

Yeşil Sol Parti 2'inci bölge milletvekili adayı Mevlüt Ülgen, sağlık emekçilerine destek ve katkıları için teşekkür ederek sözlerine başladı. Çalışma yaşamının 30 yılını sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin mesleki, özlük ve sendikal hak mücadelesinin yanında halkın sağlık hakkını savunmak ile geçirmiş bir sağlık emekçisi olarak Yeşil Sol’un sağlık politikasının ana başlıklarını vurgulamak istediğini söyleyen Ülgen şöyle devam etti:

“Yeşil Sol Parti sağlıklı yaşama hakkını temel bir hak olarak savunur.  Sağlıklı yaşam hakkı dediğimiz zaman öncelikle sağlıklı yaşamın koşullarından olan sağlıklı çevrede yaşama, sağlıklı barınma ile sağlıklı ve yeterli beslenme olanaklarından söz ediyoruz. Ayrıca koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelenmesinden söz ediyoruz. Sağlık hizmetinin ücretsiz, eşit, nitelikli ve ulaşılabilir olması gerekiyor. AKP ve MHP ittifakı sağlığı rant alanı olarak görmektedir. Sağlıkta özelleştirilme bunun bir parçasıdır. Hasta sayısındaki artışla övünen, hasta yatış garantisi ile sağlığı sermaye peşkeş çeken bir iktidar ile karşı karşıyayız. Tek adam rejimi sağlığa, doğaya zararlıdır.  Sağlığa zararlı olan bu iktidarı 14 Mayıs günü sandığa gömeceğiz. Bu seçimler Türkiye için dönüm noktasıdır. Yeşil Sol Parti olarak seçimlerden çok güçlü olarak çıkmak istiyoruz. Demokrasinin radikal ve yerelden inşası, adaletin tesisi ve barışın sağlanması için çok önemli. Ekolojik, eşit, özgür ve demokratik bir yaşamın kurulması, barış ve güven ortamı için, emek ve doğadan yana politikalar için oylar Yeşil Sol Parti'ye”

Semra Ustabaş ise sağlık alanında çalışanların yüzde 50'sinden fazlasının kadın olduğunu belirterek, “Öncelikle sağlık emekçileri kadınlar olarak da var olan bu siyasal kötülük haline son vermek için 14 Mayıs'ta oyumuzu Yeşil Sol Parti'ye veriyoruz” diye konuştu.