Sarı, kırmızı, yeşil şal tutuklamaları: Polis, savcılık kararı olmadan düğünü çekmiş
Sarı, kırmızı ve yeşil şal taktıkları için tutuklanan damat ve ailesinin avukatı Hüseyin Boğatekin, iki polisin savcılık kararı olmadan düğüne gidip çekim yaptıklarını kaydetti.
DUVAR - İstanbul’un Esenyurt ilçesinde sarı, kırmızı ve yeşil renkte şal takan damat ile düğüne katılan 9 kişi polis tarafından 14 Haziran’da gözaltına alındı. 12 Haziran’da Esenyurt Belediye Nikah Sarayı 2’nci katında yapılan düğün nedeniyle polis, damat Mesut Karçık ile birlikte 9 kişiyi ifadeye çağırdı. Kıraç Polis Karakolu’na giden 10 kişi burada gözaltına alındı.
Gözaltına alınan 10 kişiye sarı, kırmızı ve yeşil renkteki taktıkları şal, düğünde söylenen şarkılar ve “Bijî Serok Apo” sloganları da atıldığını ileri süren polis, söz konusu isimlerin, “örgüt propagandası” yaptığını iddia ederek, ifadelerini aldı. Söz konusu isimler, şalın ulusal renkleri olduğunu, herhangi bir “örgüt”ü temsil etmediğini ifade ederek, suçlamayı reddetti. Emniyette ifadeleri alınan 10 kişi, 15 Haziran’da savcılık ifadelerini alınması üzerine Büyükçekmece Adliyesi’ne sevk edildi. Savcılıkta ifadeleri alınan 10 kişi tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hakimliği’ne çıkarıldı. Hakimliğe çıkarılan damat Mesut Karçık ile Şefik Karçık, Tahsin Karçık, Savaş Karçık, Aydın Kaplan, İbrahim Kaplan, Umut Kaplan, İbrahim Baran, Cahit Karçık ve Burhan Topçu “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla tutuklanarak, Silivri Kapalı Cezaevi’ne gönderildi.
Öte taraftan düğünde şarkı söyleyen 4 müzisyen de gözaltına alındı. Aynı karakolda ifade işlemleri tamamlanan müzisyenler, savcılıkta ifadeleri alınmak üzere Büyükçekmece Adliyesi’ne sevk edildi. Müzisyenler, daha sonra yurt dışına çıkma yasağı uygulamasıyla serbest bırakıldı.
‘TUTUKLAMA SKANDAL’
Mezopotamya Ajansı'ndan Mehmet Aslan ve Rukiye Adıgüzel'in haberine göre söz konusu durumun kriminal bir olay olarak sunulduğunu ancak soruşturma ve davaya konu olabilecek bir durum veya meselenin ortada söz konusu olmadığına işaret eden Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukat Boğatekin, buna rağmen tutuklanmanın yaşandığına dikkat çekerek, durumu skandal olarak nitelendirdi.
'MİMLENMİŞ BİR AİLE'
Tutuklanan Karçık ailesinin yıllardan beri haksızlığa uğradığını anlatan Boğatekin, “Devletin içerisinde bulunan cemaat gibi birçok grubun zulmüne uğramış, hukuki olarak zara görmüş bir aile. Aslında tabiri caizse ‘mimlenmiş’ bir aile olduğunu söyleyebiliriz. Bu nedenle düğünleri bile denetim altına alınmış. Düğünden evvel polis içeri girmiş ve görüntü almış. Bu durum tutanaklara da aynı zamanda soruşturma aşamasında polisin sorduğu sorulardan da anlaşılıyor. Hatta bir polis memuru bize, ‘Biz aslında düğüne müdahale edecektik’ dedi” diye konuştu.
'TOMA İLE DÜĞÜNE MÜDAHALE ETMEYİ DÜŞÜNMÜŞLER'
Karçık ailesine yönelik “özel” bir yönelimin olduğunu söyleyen Boğatekin, “Neredeyse binlerce Kürdün katıldığı bir düğün törenine TOMA, gaz ve çevik kuvvetle müdahale etmeyi düşünmüşler” dedi. Polisin ‘düğünün kalabalık olması nedeniyle müdahale etmeyi göze alamadık’ dediğini dile getiren Boğatekin, “Eğer cesaret etselerdi yüzlerce kişiyi gözaltına alacaklardı” diye belirtti.
'POLİS, YARGIÇ VE SAVCI GİBİ HAREKET ETMİŞ'
Polisin düğünde görüntü kaydı tuttuğunu ancak buna dair herhangi bir savcılık kararı olmadığını da sözlerine ekleyen Boğatekin, ayrıca polisin böyle bir işlem yapmaya hukuken hakkının olmadığın hatırlattı.
Boğatekin, “İki polis kafasına göre Cumhuriyet Savcısı olmuş” diyerek, tepkisini dile getirdi. Boğatekin, “Polis, yargıç ve savcı gibi hareket etmiş. Gidip bazı çekimler yapmış. Polis belli tespitler yaptıktan sonra Büyükçekmece Cumhuriyet Savcılığına ulaşmış, Büyükçekmece Cumhuriyet Savcılığı da ifadelerinin alınmasını istemiş. Zaten düğün bitiyor. Yani düğündeki mesele de aslında onlarca yıldır alışık olduğumuz, bir şekilde soruşturmalara dahil edilse bile, soruşturmalardan, mahkemelerde bildiğimiz bir mesele” diye konuştu. (HABER MERKEZİ)