Savunma durdurulamaz
Bizler şunu biliyorduk ki; 60’tan fazla baro başkanının 200 metre yürüyemediği bir ülkede hiçbir vatandaş hakkını koruyamayacaktı. İşte mücadele de buydu, direnmek de buydu.
Çağrı Ayhan Şenel*
Her şey baro başkanlarının sadece 200 metre yürümek istemesi ile başladı ve hep beraber omuz omuza çıktık yola. Topu topu 60 kişiydik ama karşımızda 5-6 misli polis vardı içlerinde kravatlı sivil polisler de dahil olmak üzere. Ve bir adım bile attırmadılar ama sindiremediler de bizleri, "Arabalarınıza binin gidin" dediler ama oradaki baro başkanlarının yürüyerek Ankara’ya geldiklerini de unutmuşlardı sanırım. Konuştuk, anlattık, kanunu açıkladık oradaki polislere, hele hele birilerinin dediği gibi taşkınlık yapmadık, terörize etmedik. Direndik çevremizi kapattılar, itiraz ettik barikat kurdular, desteğe gelen meslektaşlarımız oldu polis dizdiler, yoldan geçenler kornalarla destek oldular otobüslerle kapattılar.
Saatler geçti akşam oldu, gündüz sıcağı yerini akşam yağmuruna, gece ayazına bıraktı ama fiili gözaltımız bitmedi. Bekledik ki bir aklı selim çıkacak ve bu hukuksuzluk bitecek ama kanunsuzluk başlamıştı bir kere. Onlarca destek mesajı, yüzlerce avukat desteğe geldiğinde kolluk bir sıra daha bariyer örüyordu etrafımıza.
Baro başkanları başta olmak üzere vazgeçeceğimizi düşündüler galiba, nasılsa bıkarlar diye düşündüler ki çaya, battaniyeye bile izin vermediler hakkımızda gözaltı kararımız dahi yokken.
Barolar Birliği Başkanı Anıtkabir'de boy boy fotoğraf verirken, bir de üstüne çıkıp yaşadıklarımızdan haberinin olmadığını anlatırken aslında BİRLİK başkanı olmadığını da ikrar etmiş oluyordu.
Soğuğa da dayandık, açlığa da ama en çok ülkedeki hukuksuzluk huzursuzluk yaratmıştı hepimizde. Ve bizler şunu biliyorduk ki; 60’tan fazla baro başkanının 200 metre yürüyemediği bir ülkede hiçbir vatandaş hakkını koruyamayacaktı. İşte mücadele de buydu, direnmek de buydu.
Sonunda barikatlar yıkıldı, yollar açıldı ve 28 saat süren hukuksuzluk son buldu. Başkanlarımızın yürüyüşü ile başlayan gün Atamızın huzurunda sona erdi. Her bir ildeki avukatların sahip çıktığı, vatandaşın bizlere destek olduğu, birlik başkanının aslında ayrıştırdığı bu iki günden bize kalan; iyi ki avukatız.
*Avukat