Savunma yürüyüşü: İnsanların adalete aç olduğunu gördük

ANKARA - Baroların yapısını değiştirecek düzenlemeye tepki olarak bulundukları illerden Ankara’ya “savunma yürüyüşü” başlatan 50’ye yakın baro başkanı, yargı bağımsızlığı ve savunma özgürlüğü için üç gündür yürüyor. Geçtikleri güzergâhlarda bulunan illerin baro başkanları ile buluşarak yürüyüşü birleştiren baro başkanları yarın Eskişehir yolu üzerinden saat 10.00’da Ankara’ya giriş yapacak. Baroları Ankara girişinde Ankara Barosu Başkanı Erinç Sağkan karşılayacak. Sonrasında toplu şekilde Anıtkabir ziyaretinde bulunacak olan barolar, bu hafta ’cübbeli yürüyüş’, ’duran başkan’ gibi bir dizi eylem gerçekleştirmeyi planlıyor.

Yürüyüş boyunca sahadan notlar paylaşarak yaptıkları eylemi değerlendiren barolar, halkın savunma yürüyüşüne destek verdiğine dikkat çekerek, “Gücümüzü haktan almak daha dik ve güçlü adımlar atmamızı sağlıyor” diyor.

MERSİN BAROSU BAŞKANI: HALKTAN ALDIĞIMIZ GÜÇ İLE YÜRÜYORUZ

Mersin Barosu Başkanı Bilgin Yeşilboğaz, üçüncü günde Adana ve Gaziantep baro başkanları ile birlikte yürüyor.

Yürüyüş güzergâhı boyunca halktan güçlü tepkiler aldığına dikkat çeken Yeşilboğaz, “Yaptığımız savunma yürüyüşü ile insanların adalete aç, muhtaç olduklarını yollardaki şahitliklerimiz ile bir kez daha gördük. İnsanlar, hukuk, adalet ve yargı ile doğrudan tek bağları olan savunmayı korumak adına bizlerle yürümek istiyorlar. Geçtiğimiz güzergâhlarda tahminimizden daha güçlü bir kucaklama ile karşılaşıyoruz. Halkın verdiği desteğin gücü ile mücadele azmimiz ve moralimiz yüksek. Nitekim yağmurda, çamurda, sıcak altında yaşa cinsiyete bakmaksızın adalet talebi ile yürüyoruz” diye konuşuyor.

'HİÇBİR BARO BAŞKANININ KİŞİSEL BİR MENFAATİ YOK'

TBB Başkanı Feyzioğlu’nun savunma yürüyüşü hakkında sarf ettiği sözlerin ne kadar büyük bir adım attıklarının ispatı olduğuna dikkat çeken Yeşilboğaz, baroların yürüyüş amacını şu sözlerle anlatıyor:

“Hiçbir baro başkanımızın bu yürüyüşten kişisel bir menfaati yok. Birçok baro başkanımız önümüzdeki seçimlerde aday bile olmayacak. Bizim amacımız bu ülkede yaşayan insanların hukuk devletinde özgür ve adaletli bir şekilde yaşamalarını sağlamak. Metin Feyzioğlu, bizi siyasi saiklerle ve ona karşı olmakla suçluyor. Bizleri terörize ediyor. Baroları bölmeye çalışan Sayın Feyzioğlu oldu. Ama tam tersine baroların birleşmesini sağladı. Feyzioğlu kendi yolunda yürüyebilir, biz de kendi yolumuzda Ankara’ya doğru yürüyoruz.”

73 YAŞINDA SAVUNMA YÜRÜYÜŞÜ: HİÇ ZORLANMADIM

Savunma için Ankara’ya yürüyen baro başkanlarından biri de 73 yaşındaki Zonguldak Barosu Başkanı Özel Eroğlu. Yürüyüşte 3 günü tamamlayan Eroğlu, şu ana kadar 42 kilometre yol kat etti. “Yürüyüşümüz amacına ulaştı” diyen Eroğlu, şöyle d evam ediyor: “Bizim derdimiz bu değişiklik teklifi ile ortaya çıkacak halkın hak kayıplarını anlatmaktı. Şimdi bakıyoruz ki, anlatabilmişiz. Geçtiğimiz yerlerde çok olumlu karşılandık, destek aldık. Bizim yürüyüşümüzün amacı 19 Mayıs ve 1 Haziran’da deklare ettiğimiz sonuç bildirisinin gereğidir. Yürürken de hiç zorlanmadım. Gerekirse Ankara’ya kadar da yürürüm."

DÖRT KADIN BAŞKAN YÜRÜYOR: İSTİSMARA UĞRAYAN ÇOCUĞUN, ŞİDDET GÖREN KADININ SESİYİZ

Türkiye’de 80 barodan altısını kadın baro başkanı yönetiyor. Savunma için Ankara’ya yürüyenler arasında Trabzon, Kocaeli, Düzce ve Bilecik Barolarının kadın başkanları da bulunuyor.

Trabzon Barosu Başkanı Sibel Suiçmez, “Kadınlar kara lastiklerini geçirip yürüyüşe geçerse bir ülke değişir” diyor ve ekliyor:

“Biz baroları kadın bakış açısı ile hassasiyet içinde yönetiyoruz. Biz, şiddete uğrayan kadınların, istismara uğrayan çocukların, özel durumu olan bireylerin sesiyiz. Bu yürüyüş ile de onların haklarını savunuyor, onların sesini duyuruyoruz. Yolda ilerlerken bu düşüncemizin amacına ulaştığını görüyoruz. Kadınlar kara lastiklerini geçiriş yürüyüşe başlarsa bir ülke değişir. Gücümüzü haktan almak daha dik ve güçlü adımlar atmamızı sağlıyor. Bu ülkeye demokrasi, adalet, özgürlük gelecek. Kadınların ölmediği, çocukların istismara uğramadığı bir ülke hayal ediyoruz. Bunun için de mücadele ederken yorulmuyoruz.”

GİRESUN BAROSU BAŞKANI: YÜRÜYÜŞ SİYASİLEŞTİRİLEREK DEĞERSİZLEŞTİRİLMEK İSTENİYOR

Olumsuz hava şartlarına rağmen yağmur altında yürürken ki görüntüleri sosyal medyada yayınlanan Giresun Barosu Başkanı Soner Kandemir de savunma yürüyüşünde üç günü geride bıraktı.

Giresun Ordu arası 3 saat yağmur altında yürüdüğü ifade eden Kandemir, şöyle konuştu: “Üç yıldır Giresun Barosu Başkanı olarak her zaman tüm siyasi yaklaşımlara aynı mesafede olduğumu beni tanıyan herkes bilir. Ben her zaman doğru gördüğüme doğru, yanlış gördüğüme yanlış demeyi tercih ederim. O nedenle yürüyen baro başkanlarımızın siyasi bir amaçla ya da sosyal medya da fenomen olmak gibi amacının olduğu yönündeki değersizleştirilmeleri asla kabul etmiyorum. Avukatlık Kanunu’nda değişiklik yapılması gerekiyor ancak baroların sürecin dışında bırakılması kabul edilemez. Hükümet yetkilileri barolar ile görüşüldüğünü söylüyor ama bizi onlar davet etmedi, biz gittik. Bu yürüyüş kamuoyunda siyasileştirerek değersizleştirilmeye çalışılıyor. Bu yürüyüşün hiçbir siyasi amacı yok. İstismara uğrayan çocuklar, öldürülen kadınlar, katledilen çevre, kötü muameleye maruz kalan insanlar hukuki güvenliklerini yitirecekler. Bizim derdimiz bu. Aynı zamanda çoklu baro sistemi devletin üniter yapısına da dinamit koymak demek. İllegal yapılanmaların yıllardır beklediği bir şey bu. Onların ekmeğine yağ sürmüş olunacak."

YÜRÜYÜŞE KATILMAYAN RİZE BAROSU: MÜZAKERE DEVAM EDİYOR

Savunma yürüyüşü yapan baroların yanı sıra eylemin bir seçenek olmadığını düşünen ve müzakere sürecine dikkat çekerek yürüyüşe katılmayan barolar da var. Bunlardan biri olan Rize Barosu Başkanı Ümit Peçe, yürüyüşün dışında kalmalarını, “Müzakere ve diyalog kapılarının açık olmasına” bağlıyor.

Peçe, "Bir kısım baro başkanı mevkidaşımız, bulundukları illerden Ankara’ya yürüme eylemi başlatmışlarsa da, bu eylemin şekline ve eylemin zamanına barolar olarak mutabık kalınarak karar verilmiş değildir. Bize göre 1 Haziran bildirisinde dile getirilen demokratik hak arama özgürlüğünün tüm gereklerini yerine getireceğimize ilişkin beyanımızı gerektiren koşullar oluşmamıştır. Çünkü yukarıda arz edildiği üzere görüşmeler halen devam etmektedir. Ayrıca bir an için koşulların oluştuğunu varsaysak bile “demokratik hak arama özgürlüğünün tüm gerekleri” ile ilgili yöntem konusunda da barolar arasında bir değerlendirme ve istişare de yapılmamıştır. Bu yüzden Ankara’ya yürüme eylemine katılmadık ve destek vermedik” diyor.