Sayıştay’ın Antalya raporu: Sahilde işgal, ihalelerde hata var

Sayıştay'ın Antalya Büyükşehir Belediyesi için hazırladığı raporlarda, sahillerdeki işgal, yıkılmayı bekleyen yapılar ve usulsüz işlemlerle ilgili değerlendirmeler yer aldı.

Abone ol

ANTALYA - Sayıştay’ın belediyelere yönelik 2022 yılı denetim raporlarında, Antalya Büyükşehir Belediyesi ile belediyeye bağlı işletme ve kurumların, imardan
denetime çeşitli konularda usule aykırılıkları sıralandı.

Raporda, Antalya’nın Konyaaltı Sahili’nde her yıl büyüyen işgal, Karaalioğlu Parkı’nda mevzuata aykırı işlemler ve yıkılmayı bekleyen binlerce kaçak yapıyla ilgili pek çok detay yer aldı. Büyükşehir ve ilçelerde CHP ve İYİ Partili belediyelerin faaliyetlerini çok detaylı olarak mercek altına alan Sayıştay’ın hazırladığı raporlarda, AK Parti ve MHP’li belediyelerin faaliyet ve işlemlerinin daha kısa anlatıldığı, geçen yılın aksine Kaş, Alanya gibi kaçak yapıların çok yoğun olduğu bilinen ilçelerdeki imar ve ruhsat problemlerine ilişkin bilgi olmadığı görüldü.

KONYAALTI SAHİLİ’NDE İŞGAL BÜYÜDÜ

2022 yılı raporunda, önceki yıl hazırlanan rapora da yansıyan Konyaaltı Sahili işgallerinin artarak devam ettiği saptandı. Sahildeki restoran, kafe ve büfe olarak işletilen alanların, projeye aykırı olarak genişletildiğine vurgu yapılan raporda, şu ifadeler yer aldı: “Konyaaltı Sahil Projesi olarak isimlendirilen bölgede, belediye tarafından kiralanan alanların şartnamelere aykırı olarak büyütüldüğü görülmüştür. Her işletmenin işyeri çevresini işgal ettiği, projede şezlong alanı olarak koordinatları belirtilen yerlerde ikinci bir büfe ve bar açıldığı, bu alanların da müzikli yerlere dönüştürüldüğü tespit edilmiştir.”

EK PROTOKOLLERLE MEŞRULAŞTIRILMIŞ

Belediyenin Hazine ile yaptığı ek protokollerde yapılan işgallerin meşru hale getirildiğinin altı çizilen raporda, “Akdeniz Bulvarı kısmında ihale ile verilen alan 20,5 dekar, Beach Park kısmında 16 dekardır. Bu alanların dışında kalıp işgal edilmiş olan Akdeniz Bulvarı’nda 4,5 dekar, Beach Park kısmında ise 16 dekar alan olduğu tespit edilmiştir. Hazine ile Büyükşehir Belediyesi arasında, işgallerin önlenmesi için birçok defa karşılıklı yazışmalar yapıldığı ancak işgallerin artarak ve şekil değiştirerek devam ettiği anlaşılmıştır. Büyükşehir ile Hazine arasında, Hazine’nin istemi doğrultusunda ek protokoller yapılmış ve bu protokollerle işgal edilen alanlar meşru hale getirilmiştir. Netice itibariyle işgal edilen alanların şartname hükümlerine uygun hale getirilerek ek protokollerin feshi gerekmektedir" denildi. 

BİR KOCAELİ PROJESİ KOPYALANMIŞ

Raporda, Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Konyaaltı Sahil Düzenlemesi Mimari Projesi’ni sürdürmek için ikinci etabı hazırlarken Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin ihale dökümanını kullanıldığı belirtildi. Raporda, “Konyaaltı Sahil Projesi kapsamında hatalı iş ve işlemler bulunmuştur. Yapılan incelemede yüklenici tarafından hazırlanması gereken ‘Konyaaltı Sahil Düzenlemesi 2. Etap Mimari Uygulama Projesi’nin teknik şartnamesinin Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin bir hizmet alım işine ait olduğu ve birebir kullanıldığı anlaşılmıştır. İhaledeki bazı detayların, yapılacak işle ilgisinin olmadığı görülmüştür” denildi.

Yapılaşmaya açıldığı tartışmalarıyla gündeme gelen 1’inci derece doğal sit tescilli Karaalioğlu Parkı’nın belediye tarafından rayicine uygun kiralanmadığının belirtildiği raporda, şu bilgiler yer aldı: “Belediye şirketi Anset’in, parkta bulunan 5,5 dekar büyüklüğündeki çay bahçesini yıllık 81 bin 200 TL bedelle 10 yıllığına kiraladığı ancak bu yeri kendisi işletmeyip, yıllık 1 milyon 320 bin TL bedelle kiraya verdiği görülmüştür. Yüzde 1626 daha fazla bedelle kiraya verilen bu alan için hazırlanmış olan bilirkişi raporunda, ‘Parkın şehir merkezinde, ağaçlar arasında olduğu, bir cephesinin denize diğerinin Kaleiçi’ne baktığı, kente gelen 15 milyon turistin çoğunun uğradığı kıymetli bir yer olduğu’ ifadelerinin yer aldığı görülmüştür. Anset, bu konuda yeterli veri sunamamıştır.”

EDS ZAMANINDA TAMAMLANMADI

Sayıştay’ın raporunda, ‘Antalya Büyükşehir Belediyesi Akıllı Kent Sistemleri’nin 6 projeden oluşan ilk etabının zamanında tamamlanmadığına ilişkin detaylar şöyle aktarıldı: "Yapılan incelemeler neticesinde; EDS projesinin yapımına 13 Kasım 2017’de başlandığı, 2 Ekim 2018’de 120 iş günü süre uzatımı verildiği, 2 Haziran 2020’de imzalanan ek sözleşme ile iş artışına gidildiği ve bu artışa istinaden 60 gün süre uzatımı verildiği tespit edilmiştir. EDS’nin kurulması için Antalya Büyükşehir Belediyesi ile Antalya İl Emniyet Müdürlüğü arasında yapılan 18 Mayıs 2017 tarihli protokolde, EDS’nin Büyükşehir tarafından kurulup, İl Emniyet Müdürlüğü’ne devredileceği, sistem aracılığıyla uygulanacak trafik cezalarının yüzde 30’unun hizmet bedeli olarak belediye bütçesine aktarılacağı belirtilmiştir. Bu kapsamda, EDS’nin hayata geçmemesi nedeniyle Büyükşehir Belediyesi’nin gelir kaybına uğradığı açıktır.”

‘Akıllı Kent Sistemleri’ olarak 1 milyon 557 bin 816 Euro bedelle tamamlanan ‘Şehir Bilgilendirme Ekranları’, ‘Akıllı Sulama Sistemi’, ‘Akıllı Aydınlatma Sistemi’ ve ‘Akıllı Şehir Yönetim Platformu’ projelerinin atıl durumda olduğundan bahsedilen raporda, şu tespitler yer aldı: “Şehrin belirli noktalarına yerleştirilen şehir bilgilendirme ekranlarının kabinlerinin amacı dışında kullanıldığı gerekçesiyle 2020 yılında kaldırıldığı, Antalya şehir merkezindeki Yavuz Özcan ve Serdengeçti parklarına kurulan akıllı sulama ve akıllı aydınlatma sistemleri ile Akıllı Şehir Yönetim Platformu’nun yıllık bakım ve işletme maliyetlerinin yüksek olduğu gerekçesiyle kullanımından vazgeçildiği tespit edilmiştir. Belediyenin projeleri gerçekleştirmeden önce maliyet-fayda analizlerini yapmadığını gösteren bu durumun sonucunda, Büyükşehir tarafından 11 milyon 671 bin 479 TL maliyete katlanılmış olup karşılığında herhangi bir kamusal fayda elde edilememiştir.”

ZARAR EDEN ŞİRKETLERE SERMAYE ARTIRIMI

Sayıştay, 2022 yılı faaliyetleri için hazırladığı raporda, Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin muhasebe kayıtlarını mevzuata uygun olarak yapmadığına, Ulaşım Hizmetleri Petrol Sanayi ve Ticaret A.Ş. gibi belediye şirketlerinin dolaylı olarak sübvanse edildiğine de değindi. Zarar eden belediye şirketlerine sermaye artırımı yoluyla sürekli kaynak aktarıldığı belirtilen raporda, şöyle denildi: “Sermayesinin yüzde ellisinden fazlasına sahip olunan EKDAĞ A.Ş., ANET A.Ş., ANSET A.Ş., ANTEPE A.Ş. ve Antalya Ulaşım A.Ş.’den oluşan beş belediye şirketine yıllar içinde zarar etmelerine rağmen sermaye artırımı yoluyla kaynak aktarıldığı görülmüştür. Yüksek oranlarda zarar etmelerine rağmen bu şirketlere son beş yılda toplam 168 milyon 144 bin 180 TL sermaye artırımı yoluyla kaynak aktarıldığı görülmektedir.”

İHALEYE GİREN VE ONAY VEREN AYNI KİŞİ

Raporda, bu belediye şirketleriyle ilgili saptanan mevzuata aykırılıklardan da söz edildi. ASAT Genel Müdürlüğü’ndeki bir yönetim kurulu üyesinin Büyükşehir Belediyesi Başkanı Muhittin Böcek’in danışmanı olduğunun altı çizildi. Belediyenin yüzde 84 oranında hissedarı olduğu Anset’in belediyeden aldığı ihalelerin, hem şirketin genel müdürü hem de Büyükşehir Genel Sekreteri olan Cansel Tuncer’in onayından geçtiğine dikkat çekildi: “Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri’nin ön izninden geçen bir ihaleye, yine aynı kişinin müdürü olduğu şirketin katılması ve yaklaşık maliyet bilgisinin önceden bilinmesi sonucunda, 4734 sayılı Kanun’un 11’inci, 17’nci ve 61’inci maddelerine aykırı hareket edilmiştir."

PANDEMİ DESTEĞİ SAYIŞTAY’A TAKILDI

Büyükşehir Belediyesi’nce yönetilen toptancı hallerinde yeterli denetimin sağlanamadığının belirtildiği raporda, İl Trafik Komisyonu tarafından ihale yoluyla belirli süreyle verilmesi gereken minibüs, otobüs, servis ve taksi plakalarının süresiz olarak verildiği tespiti de yer aldı. Pandemi döneminde ve petrol fiyatlarındaki hızlı yükselişlerde özel halk otobüsü esnafına verilen akaryakıt desteğine de yer verilen raporda, “Bu nakdi yardımın 2022 yılı içerisindeki toplam tutarının 28 milyon 427 bin TL olduğu görülmüştür” denildi.

BÜYÜKŞEHİR RUHSATLARINI İLÇELER VERİYOR

Antalya’nın altyapı çalışmalarında da kurala uygun olmayan işlemlerin olduğu belirtilirken, ‘Serik Kongre ve Kültür Merkezi Projesi’nin muhteviyatının değiştirilmesi, ‘Düden Şelalesi Turnike ve Yazılım Yenileme Projesi’nde ihaleden önce işin yaptırılması, alışveriş merkezi statüsünde en az otuz işyerine, Büyükşehir Belediyesi’nin vermesi gereken işletme ruhsatlarını ilçe belediyelerinin vermesi gibi tespitlere yer verildi.