'Seçmenlerin büyük çoğunluğu adaylara değil partiye oy verecek’
Yerel seçim öncesi kampanyalarıyla seçmeni ikna etmeyi amaçlayan adaylar, projeleri ikinci plana attılar. Soyut söylemlerle inşa edilen kampanya sürecini değerlendiren Gazete Duvar yazarı Reyya Advan, "Bu seçim, AK Parti tarafından, bilinçli bir stratejiyle bir genel seçim havasına sokulduğu için seçmenlerin büyük çoğunluğu adaylara değil, partiye oy verecek" dedi.
ANKARA - Yerel seçime iki gün kala siyasi partilerin liderleri ile başkan adayları meydanlarda seçmeni ikna etmek için son kozlarını oynuyor. Yerel seçimlerde seçmenin beklentisi, yaşadığı bölgenin sorunlarının konuşulması ve adayların bu sorunlara çözüm vaatlerini öğrenmekken, 31 Mart Yerel Seçimi öncesi hava çok farklıydı. Projeler, bizzat siyasetçiler tarafından ikinci plana itildi. Seçim süreci karşılıklı suçlamalar ve polemiklerle geçti. Son olarak muhalefet partilerinin belediye meclis üyesi adaylarının fişlenmesiyle tartışmaların yarattığı gergin ruh hali, yerini kaygıya bıraktı. Muhalefet partilerinin adaylarına oy verecek seçmenlerin bir kısmı, oy verdiği aday seçilse dahi göreve başlayıp başlayamayacağına dair endişeli.
‘YEREL SEÇİM, BİLİNÇLİ BİR TERCİHLE GENEL SEÇİM HAVASINA SOKULDU’
Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Görevlisi olan ve bugüne dek çok sayıda reklam kampanyası yürüten Gazete Duvar yazarı Reyya Advan, adayların ve partilerin seçim kampanyalarının sonunda şu yorumu yaptı, “Bu seçim, AK Parti tarafından bilinçli bir stratejiyle bir genel seçim havasına sokulduğu için seçmenlerin büyük çoğunluğu adaylara değil partiye oy verecek.”
Ankara’daki yarış, Türkiye’deki yerel seçim havasını yansıtması bakımından önemli bir örnek. Siyasi iktidar Ankara’yı kaybetme ihtimalini hayati bir mesele olarak koydu önüne. Bu nedenle CHP ve İYİ Parti’nin ortak adayı Mansur Yavaş sık sık çeşitli iddialarla hedef haline getirildi.
Ankara’da billboard reklamlarında projelerine en fazla yer veren büyükşehir belediye başkan adaylarından Cumhur İttifakı’nın Adayı, eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, partisinin kampanya sloganı olan "Memleket İşi Gönül İşi"ni kullandı. Özhaseki’nin her fırsatta, “proje konuşmuyor” diye eleştirdiği rakibi Mansur Yavaş, seçim afişlerinde "bereket” ve “huzur" temalarının yanı sıra, "Anaların Dualarıyla Geliyoruz", "Doğru Duvar Yıkılmaz", "Hak Yerini Bulacak" sloganlarına yer verdi. CHP tarafından, arkasında siyasi iktidarın olduğu iddiası dillendirilen DSP’nin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Haydar Yılmaz ise Alevi kimliğini vurgulayan, “Yavaş Yavaş Değil Haydar Haydar" sloganıyla dikkat çekti. Yılmaz bir diğer afişinde “Haydi Ankara Bu İkisini SOL'la, Ver Oyunu Haydar'a” sloganını kullandı. SAADET'in adayı Mesut Doğan’ın afişlerinde de partisinin Türkiye genelindeki sloganı olan "Dürüst Yönetim Dürüst Başkan" sözü yer aldı.
‘BİZE, DEVLETİN VE MİLLETİN KADERİNİ BELİRLEYECEĞİMİZ ANLATILDI’
Seçim kampanyası boyunca Ankara’nın en görünür yerlerindeki billboardlar, Cumhur İttifakı’nın ortak adayları ile AK Parti ve MHP adaylarına ayrılmıştı. En fazla afişi olan isim ise Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’dı. Erdoğan, billboardların yanı sıra medyada da en fazla görünen isimdi.
Reklam hocası Reyya Advan bu durumu şöyle yorumladı, "Afişlerde belediye başkan adaylarının yanında Erdoğan var. Mitinglerde Erdoğan var. Ekranlarda Erdoğan var. Önemli tüm konuşmaları Erdoğan yapıyor. Bu nedenle 'Bu seçimde yine Erdoğan’a oy vereceğim' cümlesini duyuyoruz. Buradaki sorun, kampanyada Erdoğan’ın etkisinin, gücünün ve oy potansiyelinin kullanılması değil. Mesele, zaten AK Parti’ye oy verecek seçmene seslenilmesi, 'Gönül Belediyeciliği' çatısı altında sürekli AK Parti icraatlarının hatırlatılması ve tabii ki, 'beka' tehdidi… ‘Belediyeler elden giderse ülke elden gidecek’ mesajı var sürekli. ‘Yanlış bir seçim, her şeyi bitirir!’ mesajı bu. Yerel yöneticileri seçiyoruz ama aslında ülkenin, devletin ve milletin kaderini belirlemek üzereyiz. Bize hep bu anlatıldı.”
‘AFİŞLERDE SEVGİ, KUCAKLAŞMA VARDI AMA TEHDİTLER, HAKARETLER HAVADA UÇUŞTU’
Yerel seçim olması nedeniyle hayata geçirilecek projelerin yer alması beklenen billboardlarda neden “beka, gönül, bereket, aşk, huzur, derman, hak” gibi soyut kavramları gördük? Reyya Advan’a göre bu seçimde afişleri süsleyen fotoğrafların altındaki sloganlarda çok fazla “sevgi” ve “kucaklama” vardı(!) ‘Bu sevgi ve kucaklamanın belediye başkanı seçtiğimizi unutturacak kadar fazla olduğunu’ söyleyen Advan,"Aynı kişilerin konuşmalarını dinliyoruz. Bu sevginin, kucaklamanın yerini, sonsuz bir nefret, düşmanlık ve kutuplaşma alıyor. Tehditler, sataşmalar, hakaretler havada uçuşuyor. Reklamlardaki duygusal mesajlar, iyi kalpler birer birer yok oluyor. Yerel seçim mi, genel seçim mi pek belli olmuyor" yorumunu yaptı.