Sevinç İnönü: Erdal yaşasaydı çok üzülürdü
Sevinç- Erdal İnönü’nün Vakfı’nın bulunduğu Komodor Remzi Bey Yalısı satışa çıkıyor. Kardeşine kefil olduğu için yalısı icra dairesince satışa çıkarılan Sevinç İnönü, ''Erdal yaşasaydı çok üzülürdü” diyor.
DUVAR - Erdal-Sevinç İnönü Vakfı’nın bulunduğu Komodor Remzi Bey Yalısı aynı zamanda Sevinç İnönü’nün de evi. Yalı en son 2013 yılında icra haberiyle gündeme gelmiş, son dakikada yalının icradan kurtulduğu duyurulmuştu. Ancak Boğaz’ın tarihi yalılarından biri olan Komodor Remzi Bey Yalısı 28 Şubat’ta Beykoz İcra Dairesi’nden yeniden satışa çıkacak. Üstelik borç da 20 milyon lirayı buldu. Sevinç İnönü; “Erdal burayı çok severdi. 1998 yılından 2007 yılına kadar da Erdal’la burada yaşadık. Güzel günlerimiz oldu. Bu sorunun çözüleceğine inanıyordu. Yaşasaydı bugünleri görseydi çok üzülürdü. Ama sanırım iyiler erken gidiyor” diyerek üzüntüsünü dile getiriyor ve 2013 yılında CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’yla da görüştüğünü ancak bir sonuç çıkmadığını söylüyor.
Hürriyet'ten Elif Ergu'nun sorularını yanıtlayan Sevinç İnönü'nün açıklamaları şöyle:
Çok uzun zamandır bu konu gündeminizde… 'Hep bir umut vardı' diye düşündüm buraya gelirken…
Evet çok uğraştım. Çok kişiyle görüştüm. Olmadı.
Burası vakfınızın binası. Sevinç-Erdal İnönü Vakfı’nın binası. Farklı bir yol izlenemez miydi, başka vakıflarla ortak bir çözüm gibi?
Herkese ulaştım dediğim gibi. Olmadı. Eşim Erdal İnönü fizik profesörü olduğu için bilimsel araştırmalara destek vermeyi çok önemsiyordu. Biz burayı vakıf olarak kullanmak istedik. Biliyorsunuz Erdal bilime ve sanata çok önem verirdi. Vasiyetinde de bilim ve sanatla uğraşan gençlere destek verilmesini istemişti. Ancak 15 yıldır bu borçla uğraşıyorum. Günümüze baktığımızda bunu daha çok önemsiyorum. En çok ihtiyacımız olan da sanat ve bilim değil mi? Vakıf kurmamızın birinci nedeni buydu. Ayrıca Anadolu Hisarı’nda Komodor Remzi Bey Yalısı olarak bilinen, 1970 yılında sahip olduğumuz bu yalının bizim yaşadığımız haliyle muhafazası ve sivil mimarlık örneği olarak gelecek nesillere korunarak taşınması da en büyük arzumuzdu. Vakfı kurmamızın ikinci nedeni de buydu.
'RESTORASYONUNU 20 YIL SONRA YAPTIRABİLDİK'
O tarihlerde İstanbul’da oturmuyorduk. Yalıda eski kiracılar oturmaya yıllarca devam ettiler. Biz birikimlerimizle yalının mimari özelliklerini koruyarak restorasyonunu 20 yıl sonra zor yaptık.
1999 yılında da yalıya taşındık. Ve aynı yıl yalıyı sivil mimari örneği olarak korunması için kurduğumuz vakfa bağışladık. Aile vakfı olsun istedik. Dünyada buna benzer aile vakfı örnekleri vardır. O dönemde onları da inceledik. Türkiye’de de dünyadaki örneklerine benzer olarak aile vakıfları kurulmaya başlandı.
Bu düşüncenin yaygınlaşmasının toplumsal dayanışma ve kalkınma için çok önemli olduğunu düşünüyorum. Amacımız bu vakıfla bilimsel çalışma yapan gençlere ve sanatla ilgilenen yetenekli gençlere destek olmaktı.
'İSTEDİKLERİMİZİ YAPAMADIK'
Maalesef istediklerimizi yapamadık. Her ay bilim insanlarına davet ettiğimiz toplantılar yaptık uzun süre. Çok değerli insanları buluşturduk. Sonra bu borç çıkınca çok zorlandık. Halen devam eden davalar var.